DENİZLİ- Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Emine Ülker Tarhan,
referanduma sunulan Anayasa değişikliği paketine "evet" oyu vereceklere ağır
ithamlarda bulundu.
Tarhan, "evet" oyu verecekleri çocuk tacizini onaylayanlar, Danıştay'ın kana bulanmasına yol açanlar, Neomandacılar ve Alman muhibbi olmakla suçladı. Tarhan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü de tarafsız olmamakla suçladı.
Pamukkale Üniversitesi ve Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından ortaklaşa düzenlenen "Hukuk ve Demokrasi" adlı panel PAÜ Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapıldı. Panele konuşmacı olarak katılan YARSAV Başkanı Tarhan, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) MYK üyesi Prof. Dr. Süheyl Batum'la birlikte referandumda "hayır" oyu kullanmaya çağırdı.
Referandumda "hayır" diyenler içinde çeteler, mafya, muhalefet, terör ve YARSAV gibi söylemler üretildiğini ifade eden Tarhan, "Yargıçlar halkın gözünde çete, mafya ve teröristlerle özleştirilmeye çalışıldı. Özgür iradesiyle okuyup bilgi birikimiyle değerlendirip anladığı ve fark ettiği için olanları halka anlatmaya çalışan yargıçlara terörist muamele yapıldı bu ülkede. Terörle yan yana konuldular." dedi.
Bu sözlerle halkı zehirleme kolaycılığı ve sorumsuzluğu sergileyenlere karşı kendisinin de aynı mantıkla hareket ettiğini ifade eden Tarhan, şu ithamlarda bulundu: "Bunu yapalım mı? Yapmamalı mıyız? diye düşündüm, yapmak durumundayım. 'Evet' diyenler; yandaşı yaptıysa çocuk tacizini onaylayanlar. Görevini yaptı diye yargıçları hedef gösterip Danıştay'ın kana bulanmasına yol açanlar. Türk bağımsızlık savaşını bir fazlalık gibi görenler. Lozan'ı unutturmak isteyenler. Neomandacılar, kadını en az üç çocuklu kalabalık ev ortamına hapsetmek isteyenler. Boğaziçi sırtlarından tabela üniversitelerine orada hiç ders vermeyi düşünmeden çocuklarını orada okutmayı hiç düşünmeden alkışlayanlar değim mi? Bunlara bakınız ve fark ediniz. Bunlar hiç Doğubayazıt'ta yargıçlık yapmadan Alman yargısını kutsayan Alman muhipleridir. Yargı kararlarını 'kale alınmamalı' diyerek toplumu bir kaos ortamına sürüklemek isteyenler değimlidir? Terörle mücadele yerine terörle mücadele edenlerle mücadeleyi tercih edenler değil midir bunlar?"
Hükümeti 87 yıllık cumhuriyetle hesaplaşmakla suçlayan Tarhan, "Yapılan yargının korumakla yükümlü olduğu devletin bu ülkenin kurucu felsefesini yıkmaktır bizim bakış açımız budur." ifadelerini kullandı.
1982 Anayasasını Türkiye'nin en antidemokratik Anayasası olduğunu kabul eden Tarhan sözlerini şöyle sürdürdü: "En antidemokratik bölümü ise gerçekten yargıya ilişkin bölümüydü. Hiç kimseye sormamışlardı. Hiç kimseyi bilgilendirmeden referanduma sunmuşlardı. 5 generalin başı kendini cumhurbaşkanı seçtiriyordu. Hem yasama ve yürütme üzerinden, hem de yargı üzerinden en önemli görev ve yetkileri üstleniyordu."
Paneli CHP Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemür, PAÜ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fazıl Necdet Ardıç, CHP Denizli İl Başkanı Zafer Gönenç ve çok sayıda partili izledi.