AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu, CMK 102. maddede yapılan değişiklikler sonrasında Hizbullah davası sanıklarının tahliye edilmesi olayında Yargıtay'ın kasıtlı davrandığını söyledi. Yargıtay'ın kendisini bir cephe ve kararlarını cephane gibi gördüğünü ifade eden Babuşcu, tahliye kararları ardından tekrar bir araya gelerek Hizbullah davasını karara bağlayan Yargıtay için, "Neden 25 gün önce toplanıp bu kararı vermediniz?" tepkisinde bulundu.
AK Parti İl Başkanı Aziz Babuşcu, haber ajansları ve televizyonların haber müdürleriyle bir araya geldi. Feriye Lokantası'nda yapılan görüşmede, Babuşcu genel seçimler öncesi milletvekili olup olmayacağı, Hizbullah tahliyeleri ve siyasi hayatı hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Haziran seçimleri için partilerin yavaş yavaş seçim startı vermeye başladıklarını belirten İl Başkanı Babuşcu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Ulusal Kurtuluş Savaşı' tanımını hatırlatarak bunun normal bir bakış açısı olmadığını söyledi. Referandum sürecinde sokakta çalışan AK Partililerin tacize ve hatta saldırılara uğradıklarını anlatan Babuşcu, "Önümüzdeki kampanya döneminin demokrasi anlamında sıcak olmayacağını soğuk olacağını gösteriyor. Referandumda da aynı şeyi yaptık. Sokakta çalışan arkadaşlarımız çok tacize uğradılar, saldırılara uğradılar. Hala tedavisi süren arkadaşlarımız var. Böyle bir zeminde propaganda yapmayı istemeyiz. Nasıl olur da ana muhalefet lideri, iktidar partisine karşı tutumunu açıklarken, 'yeni bir ulusal kurtuluş savaşı' olarak tanımlayabilir? Bu çok tehlikeli bir süreç." eleştirisinde bulundu.
'REFERANDUM'DA SALDIRIYA UĞRAYAN ARKADAŞLARIMIZ HALA TEDAVİ GÖRÜYOR'
Yenibosna'da bazı CHP'li parti görevlilerinin dövüldüğü iddialarını hatırlatan Babuşcu, bu olayın CHP tarafından propaganda malzemesi olarak kullanıldığını söyledi. Referandum sürecinde saldırıya uğrayan ve hala tedavileri devam eden AK Parti teşkilatı üyeleri olduğunu bildiren Babuşcu, bu gibi konuları hiçbir zaman seçim malzemesi yapmadıklarını ifade etti. Babuşcu şöyle konuştu: "Bizim teşkilatlarımızda arkadaşlarımıza, eğer tokat yerseniz 'öteki yanağınızı çevirin' demiştim. Benim o dönemden farklı olarak söylediğim şey, şu andan itibaren ortaya konan tavra baktığınızda çok sert bir kampanya dönemi geçeceği gözüküyor. Nasıl olur da 'Ulusal kurtuluş savaşıyla" özdeş bir muhalefet anlayışı yürütülebilir. Bu normal bir şey değil, normal bir bakış açısı değil." ifadesini kullandı.
Hizbullah sanıklarının CMK 102. maddesinde yapılan değişiklikten sonra tutukluluk süresi 10 yılı aştığı için tahliye edilmesine değinen Babuşcu, Yargıtay'a tepki gösterdi. Yargıtay'ın önce dosyayı zaman aşımına uğrattığını ardından da kısa sürede tekrar karara bağladığını belirten Babuşcu şöyle konuştu: "25 gün önce bunu yapsaydınız ya, Yargıtay toplansaydı 9. Daire, 8 saate verdiği kararı o zaman verseydiniz. Bugün firar etmiş durumda olan insanlar hak ettikleri cezayı demir parmaklıklar arkasında çekiyor olsaydı. Nasıl oluyor da toplum vicdanını bu derece rahatsız eden bir dava, toplumun hafızasının henüz çok canlı ve diri olduğu bir konuda karar ötelenebilir. Ben kasten ötelenebilir diyorum. Öyle bir şey gibi."
Yargı'nın kndisini bir cephe haline getirdiğini savunan Babuşcu, verdiği kararları da bir cephane gibi kullandığını öne sürdü. Babuşcu, "Bu normal bir süreç değil. Referandum'da kullanılan da şimdi kullanılacak olan argümanlar da neden normal gelişmiş ileri demokrasilerdeki şeklini bizde alamıyor. Kendi propagandamızı bile bu milletin beklentilerine cevap verme adına parti programımızı öngörümüzü normal bir zeminde konuşamıyoruz."
'İSTANBUL'DA KALMAYI TERCİH ETTİM, BAŞBAKAN ANLAYIŞLA KARŞILADI'
Siyasete 2004 yılında girdiğini ancak siyasete başlamadan önce de sosyal aktivitelerin hep içinde olduğunu vurgulayan Babuşcu, "Yani hep elimi taşın altında olur. Eğer bu ülkede yaşıyorsak, bir şeylerin kaygısını taşıyorsak, bir şeylere bir dava yüklemişsek, Her yere bu dertle gideriz." dedi.
"Benim siyasette hesabım yok, ama hesabı olanları da yargılamam" diye sözüne devam eden Babuşcu, "Siyasette hedef koyarak kendinizi motive edebilirsiniz. Eğer o hedef doğrultusunda biçimlenirseniz ufkunuzu daraltırsınız. Özgün ve özgür olamazsınız. Ben önüme milletvekili olmayı koymuşsam, ilişkilerimi buna göre dizayn ederim ve ufkumu daraltırım. Ben arkadaşlarıma diyorum ki, 'Siz iyi bir taş olmayı hedefleyin. Eğer öyle olursanız, usta sizi duvarının en iyi yerine koyacaktır.' Ben iyi bir taş olmayı hedefledim." şeklinde konuştu.
Milletvekili olmama kararını paylaştığı bazı arkadaşlarının kendisini yadırgadığını belirten Babuşcu, kararını Başbakan Erdoğan ile paylaşmaya gittiğinde bir karşılaştığı bir 'bakan' ile daha sonra telefonda görüştüğünü ve kararını ilettiğini anlatan Babuşcu, " 'Kalıyorum' dedim. durumumu yadırgadı" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın düşüncesinden dolayı kendisine teşekkür ettiğini belirten Babuşcu, " 'Ben işime bakıyorum' dedim ve geldim." ifadesini kullandı. CİHAN |
