Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Kırgızistan ziyareti dolayısıyla bu ülkede yayınlanan Zaman Kırgızistan'a özel bir özel makale yazdı.
Makalesinde Kırgızistan'ı kardeş ülke olarak tanımlayan Erdoğan, 16 Aralık 1991'de bağımsızlığını ilan ettiğinde, Kırgızistan'ı tanıyan ilk ülkenin Türkiye olduğunu hatırlattı. Başbakan Erdoğan, makalesinde şu ifadelere yer verdi; "1991'den bugüne, Türkiye ile Kırgızistan, iki kardeş ülkeye yaraşır şekilde her alanda dayanışma içinde oldular. 20 yıllık süreçte aramızda 100'den fazla anlaşma ve işbirliği protokolü imzalandı. Ülkelerimiz, NATO, Birleşmiş Milletler, AGİT, İKÖ, EİT gibi uluslararası teşkilatlarda da birlik ve dayanışma içinde hareket ettiler. Kardeşler, birbirleri arasındaki mesafe her ne olursa olsun, kurdukları gönül bağı sayesinde bütün hissiyatlarını paylaşırlar. Biz de Türkiye'de, Kırgızistan'ın sevinçlerini kendi sevincimiz, Kırgızistan'ın hüznünü kendi hüznümüz olarak her zaman yüreğimizde hissettik.
Geçtiğimiz yıl yaşanan üzücü olayları Türkiye olarak çok yakından ve kaygıyla izledik. Kardeş Kırgız halkının bir an önce huzura kavuşması için imkanlarımızı seferber ettik. Hazırladığımız eylem planını derhal harekete geçirerek, Kırgızistan'da ve Türkiye'de ihtiyaçların giderilmesi için çaba sarf ettik. Anayasa, halk oylaması ve ardından demokratik standartlar altında başarıyla gerçekleştirilen parlamento seçimlerini de aynı şekilde dikkatle izledik ve Kırgızistan'da huzur ve istikrarın tesis edilmiş olmasından büyük memnuniyet duyduk.
Bugün artık Kırgızistan için geçmişe değil, geleceğe bakma günüdür. Cumhurbaşkanı Sayın Otunbayeva ve değerli kardeşim Başbakan Atambayev liderliğinde Kırgızistan için yeni ve umut dolu bir geleceğin kapılarının ardına kadar aralandığına inanıyoruz. Kırgızistan, ekonomik potansiyel noktasında bölgenin önemli ve güçlü bir ülkesi. Bu büyük potansiyelin, parlamenter rejim ve demokratik standartlar altında Kırgızistan'ı çok daha ileri noktalara taşıyacağını biliyoruz. Türkiye olarak, Kırgızistan'ın kalkınmasına, ilerlemesine, huzur ve istikrarını pekiştirmesine her aşamada destek olmaya devam edeceğiz."
Şu anda Kırgızistan'da 300 civarında Türk firmasının, yaklaşık 400 milyon dolarlık bir yatırımla faaliyet gösterdiğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, işçi, öğrenci ve iş adamı olarak yaklaşık 6 bin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının Kırgızistan'da barış ve huzur içinde hayatlarını idame ettirdiklerini belirtti. İki ülke arasındaki eğitim işbirliğine değinen Erdoğan, makalesini şöyle sürdürdü; "Kırgızistan'da çeşitli yüksek öğretim kurumlarında bin 250 kadar öğrencimiz eğitim görürken, Türkiye'de de yaklaşık aynı sayıda Kırgız öğrenci eğitimine devam ediyor.
Ticaret ve eğitim noktasındaki bu büyük işbirliğini, Türk-Kırgız kardeşliğinin sarsılmaz nişaneleri olarak görüyoruz. Ancak, Türkiye ile Kırgızistan arasındaki mevcut işbirliğini yeterli görmediğimizi de burada ifade etmek istiyorum. Zira iki ülkenin potansiyeli, mevcudun çok çok üzerinde. Zamanla bu potansiyeli harekete geçireceğimize, her alanda çok daha güçlü işbirlikleri tesis edeceğimize inanıyor, bunun için de gayret gösteriyoruz. Dünya'da, Çin'den sonra en fazla iş hacmine sahip Türk müteahhitlerinin, tecrübelerini Kırgızistan'a daha fazla aktarması en büyük arzumuz. Kırgızistan'daki Türkiye yatırımları artarken, Türkiye'deki Kırgız yatırımlarının da artmasını istiyor, Kırgız yatırımcıları ülkemizde görmekten büyük memnuniyet duyacağımızı bilmelerini istiyorum. Kırgız vatandaşlarını turist olarak Türkiye'de ağırlamaktan ayrıca mutlu olacağız. Şundan emin olunuz: Türkiye vatandaşları kendilerini Kırgızistan'da nasıl yabancı hissetmiyorsa, aynı şekilde Kırgız kardeşlerimiz de Türkiye'de kendilerini evlerinde, yuvalarında hissedecektir."
Yaptığı ziyarete de atıfta bulunan Başbakan Erdoğan, ziyaretin iki ülkenin birbirine daha da yakınlaşması, kardeşlerin daha sıkı kucaklaşması bakımından önemli bir dönüm noktasını teşkil edeceğini ifade etti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, makalesini şöyle tamamladı; "Değerli dostum, kardeşim Atambayev ile ticaret ve işbirliğini artırmak için her konuyu geniş biçimde değerlendireceğiz. Güçlü ve katlanarak büyüyen ekonomisi, yüksek standartlara ulaşma hedefindeki demokrasisi, Avrupa Birliği adaylığı ile Türkiye, Kırgızistan'ın Avrupa'ya açılan kapısı, dünyaya uzanan köprüsü olmaktan memnuniyet duyacaktır. Aynı şekilde, Asya'nın güçlü ve büyüyen ülkesi Kırgızistan da Asya kıtasıyla iletişim ve işbirliğinde değerli bir dost ve kardeş olarak eminim ki her zaman yanımızda olacaktır. Farklı lehçelerde de olsa, bizler, aynı dili konuşuyoruz. Aynı kültürü paylaşıyor, ortak bir geçmişi gururla taşıyoruz.
Bütün bu ortaklıkları, ülkelerimiz, bölgelerimiz için refaha dönüştürmek elimizde. Türkiye olarak bunun için halisane bir gayret içindeyiz. Aynı gayret ve niyeti Kırgızistan'da da görüyor ve bundan mutlu oluyoruz. Bugün artık aradaki mesafeleri kaldırma günüdür. Bugün, kardeşlerin kavuşma, daha sıkı kucaklaşma, daha çok işbirliği kurma günüdür. Gün, hüzünleri olduğu kadar, sevinçleri; sıkıntıları olduğu kadar, tecrübeleri paylaşma günüdür. Kırgızistan'a ziyaretim öncesinde, Kırgız halkına barış ve kardeşlik mesajlarımı iletmemi sağlayan Zaman Kırgızistan Gazetesi'ne şükranlarımı sunuyor, kardeş Kırgız halkına selam ve sevgilerimi iletmesini diliyorum.
Yaşasın Türkiye Kırgızistan kardeşliği..."
|