|
|
|
4 kurşun 1 bere ve yalnız bir gazeteci
Nagehan ALÇI
[email protected] |
|
Adem Yavuz Arslan Bugün Gazetesinin Ankara Temsilcisi başarılı bir meslektaşımız. Yakın zamanda yeni bir kitabı çıktı Adem'in: Bi Ermeni var: Hrant Dink Operasyonunun Şifreleri. Dink cinayetini adım adım, yeni bilgilerle soruşturan, işi emniyetten devlet içindeki başka bağlantılara da getiren bir kitap. Ancak...
***
Adem kitabını tamamlamanın verdiği keyfi yaşayamadan bir paket aldı birkaç gün önce. Paketin içinden beyaz bir Ogün Samast beresi ve dört adet mermi çıktı. İnanabiliyor musunuz? Dink cinayetinin üzerinden dört yıl geçtikten sonra cinayeti aydınlatmaya kalkan bir gazeteciye aynı karanlık zihniyet korkmadan, çekinmeden aynı iğrenç mesajı göndermeye cüret edebiliyor! Demek ki bu ülkeyi yıllarca dehlizlerden kontrol etmeye çalışan güçler yine aynı kendini bilmezliği sergileme cesaretine sahip...
***
Dün konuştum Adem'le. Paket Yozgat Yerköy'den gönderilmiş. Sahte bir kimlikle. Tekyol'daki kargo şirketinin kamera kayıtlarına da bakmak istemiş emniyet ancak sonuç hüsran. Bu işi planlayanlar kamera olmayan bir şube seçmişler... Bir not daha: Gönderilen kurşunların seri numarası kozmik oda soruşturmasında görevli Hakim Kadir Kayan'a gönderilenle aynı. Bu da gönderen merkezle ilgili aklımıza birkaç adres getiriyor, değil mi?
***
Adem'le konuşurken sesi endişeli ve kırgındı.
Endişeli, çünkü bu güçlerin bugün de yeni bir cinayete cüret edebileceklerini ve tehdidin çok ciddi olduğunu düşünüyor.
Endişeli, çünkü kendisine tahsis edilen koruma ona sürekli tehdit altında olduğunu hatırlatıyor. Endişeli, çünkü karısı bir ay içinde bebek bekliyor. Hem karısının sağlığı hem de büyüyen ailesini nasıl koruyacağının derdinde.
Kırgın, çünkü medyanın onu yeterince sahiplenmediğini düşünüyor. Kendi gazetesi, Star ve Zaman dışında konuyu büyüten, benim arkamda duran kimse olmadı, diyor.
***
Hakikaten de öyle. Adem Yavuz Hrant'la ilgili diğer kitapları yazanlardan ayrılıyor, çünkü o dindar kimliğiyle bilinen bir gazeteci. Bu cinayetin aydınlanması konusunda takipçi olanlar ise sol kesim ile özdeşleşen isimler. O nedenle de Adem yalnız. Üstelik duyduğuma göre dindar kesimler içinden de bu davaya sahip çıktığı için ona karşı bir mesafe alma girişimi var. Sanki İslam'da dinine göre insan ayırt etme mubahmış gibi...
***
Adem böyle zor bir süreçte yeterince sahip çıkılmamasına isyan ediyor ve soruyor: Dink davasının takipçisi olmak, onunla ilgili yazmak birilerinin tekelinde mi? Bu serzeniş hem başta Doğan medyası olmak üzere tehdide ya yer vermeyen ya da haberi sayfalarında saklayan gazetelere hem de Adem'in Gülen cemaati ile bağlantısını ön plana çıkarıp kitabı sanki cemaat yazdırmış gibi gösterip yerden yere vuran Kürşat Bumin'e...
***
Dink davası bugün şeffaf ve aydınlık bir ülke isteyen hepimizin ortak meselesi. Tıpkı Uğur Mumcu, tıpkı Gaffar Okkan, tıpkı Necip Hablemitoğlu davası gibi. Böyle 'ortak' bir davayı bile ülkedeki kutuplaşmaya, medya içindeki etiketleme ve bölünmeye kurban etmek hem ayıp hem de gazeteciliğe ihanet. O nedenle medya bir an önce bu 'mıymıntılığını' bir kenara koymalı. Hrant cinayetini hatırlatan bir tehdit alan meslektaşımıza kendine 'gazeteci' diyen her basın mensubu sahip çıkmalı!
|
|
29 Ocak 2011 - 11:58:13 |
|
|
Dolar |
|
|
1.594
|
1.604
|
|
Euro |
|
|
2.187 |
2.202 |
|
Sterlin |
|
|
2.525 |
2.570 |
|
Altın |
|
|
68.14 |
68.80 |
|
IMKB |
|
|
63278 |
|
|