|
|
|
Grileştirme
Mustafa ÖZCAN
|
|
Günümüzde birçok alanda ve önemli oranda bir grileştirme ve grileşme yaşanıyor. Bu grileşme alanlarından birisi siyasi ise öteki de dinidir. Sosyal boyutta da grileşme etkisi ve hali yaşıyoruz. Cinsler ve aile yeni bir tanım kazanıyor. Bu tanım ise fıtrata yani ontolojik düzene aykırıdır. Dolayısıyla alışageldiğimiz sosyal düzenler yıkılıyor ve tepetaklak oluyor. Toplum olarak bu yıkılan düzenlerin enkazı altında kalma ihtimalimiz pek yüksek. Grileşme ve grileştirme manevi alanda da yaşanmaktadır. Bediüzzaman buna 'arzileşme' adını vermektedir. Buna sekülerleşme de denebilir. Lakin zemini modernizm ve küreselleşmedir. Grileşme üzerinden manevi alanlar dönüşmekte ve çevre yabancılaşması yaşanmaktadır. Kırılmalar ile çevreler birbirine yabancılaşmakta ve dolayısıyla sosyal çözülmeyi de beraberinde getirmektedir. Bunun yan arazlarından birisi sürekli değişim nedeniyle güven erozyonunun yaşanması ve kimsenin kimseye güvenemediği bir ortamın oluşmasıdır. Grileştirme iki alanı da benzeştirmektedir. Kırmızı ile yeşil renkler gri alanda buluşmaktadır. Dolayısıyla belki de grileştirme için söylenebilecek tek meziyet, kırmızıyı gri renge çevirmesidir. Lakin buna mukabil, büyük bir kayıp alan da vardır bu da yeşilin de grileştirilmesidir. Yeşil, kırmızının grileştirilmesi karşılığında kendi rengini kaybetmeyi göze alabilmekte ve kısmen kanıksamaktadır. Kırmızı da yeşilin grileştirilmesi karşısında aynı refleksi göstermektedir. Esasında iki tarafın da arzusu grileşme değil kırmızının yeşile ve yeşilin de kırmızıya bürünmesidir. Lakin iki tarafın beklentileri nedeniyle melez bir alan ve renk oluşmuştur. Bu melez renk üçüncü bir sosyal kitleyi oluşturuyor.
Grileşme ara renk ve ara dönemi temsil etmektedir. Lakin en büyük tehlike bu ara renk ve ara dönemin kalıcı hale gelmesidir. Bu ise kuralsızlığın kural mevkiini ihraz etmesi anlamına gelecektir. Yeşil kendi dönüşümünün ve altındaki zeminin kaymasını görememekte aksine kırmızının grileşmesiyle avunmaktadır. Renkler birbirine karışmıştır. Bu da iki tarafa da buruk bir tat vermektedir. Siyasi alanda olduğu gibi dini alanda da grileşme yaşanmaktadır. Bunun araçlarından birisi diyalogdur. Teknik olarak diyalog her seviyede reddedilmesi doğru olmayan bir kavramdır. Lakin almış olduğu mahiyet itibariyle izleri ve renkleri dönüştüren bir mahiyet kazanmaktadır. Diyalog su gibidir, bulunduğu kabın rengini alır. Zaten tartışma bu mahiyettedir. İtikadat ve hukuk alanında kuralları ve değerleri geçişli hale getirerek toplumsal bir velveleye neden olmaktadır. Kimileri buna armoni demektedir. Halbuki, bu bir armoni değil eklektisizmdir. Burada önemli olan diyalogun teknik bir alanda mı, yoksa dönüştürücü ideolojik bir alanda mı cereyan ve deveran ettiğidir. Dolayısıyla diyalog zemini de dini alanı grileştiren bir zemin haline gelmiştir. Tepkiler de buna matuftur.
Grileştirmenin toplumsal ve onun ötesinde dünya barışına hizmet ettiği söylenebilir. Bu ispata muhtaç bir kaziye ve değerlendirmedir. Dünyada barış çoğu kez sebepsiz nedenlerle bozulmaktadır. Bunu dine hamletmek doğru değildir ve karmaşık bir süreçtir. Dünyanın en büyük savaşları dinin hakim olmadığı dönemlerin ürünüdür. Diyalog özellikleri ortadan kaldıran bir tek tipleştirmedir. Kırmızıyla yeşilin gri tonda buluşmasıdır. Dolayısıyla asıl renklerin tabiatlarına yabancılaşmasıdır. Grileşme ontolojik boyuta da ulaşmış ve aile yapısını aşındırmaya başlamıştır. Aile düzeninde cinslerden birisine ait olmayan üçüncü tipe ve gri renge şavaz yani kuraldışılar denmekte idi. Lakin zamanla 'şevaz' taifesi yani kuraldışılar topluluk haline gelmiş ve ana karakter olan dişi ve erkeğin alanını tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Gayri tabilik, tabiliğin yerini almaktadır. Günümüzde kuraldışı kitle reddedilmeyen ve benimsenen bir kitle haline gelmiş ve normalleşmiştir. Dünya grileştikçe hayat alanı daralacak ve dünyanın da sonu gelecektir. Dolayısıyla bu her cepheden gelen ontolojik tehdide karşı yapılması gereken yeni bir hamle ile yeşil alanı yeniden artırmaktır. Dünyanın vakti de yok, başka çaresi de. Dünya grileştirme hamlesine karşı yeşillendirme hamlesini beklemektedir.
|
|
28 Kasım 2010 - 10:22:00 |
|
|
Dolar |
|
|
1.500
|
1.510
|
|
Euro |
|
|
1.963 |
1.978 |
|
Sterlin |
|
|
2.314 |
2.355 |
|
Altın |
|
|
65.35 |
65.73 |
|
IMKB |
|
|
64072 |
|
|