DOLAR 1.510 - EURO 1.965 - ALTIN 67.00 - IMKB 65350
TV REHBERİ-SIK KULLANILANLARA EKLE-SİTENE EKLE-RSS
Salı 30 KASIM 2010
İstanbul resmen 2012 Avrupa Spor Başkenti Beşiktaş - BC Goettingen maçı tekrar oynanacak Günay: Haydarpaşa Garı'nda ihmal var ABD, gemi satışını engellemeye çalışmış Fuhuş operasyonunda "Kaçmaz" ismi tutanakta Erdoğan: NATO'da alınan kararlar tatminkar Davutoğlu: Wikileaks dış politikamızı etkilemez Türk İntikam Birliği, Tayyar'ı tehdit etmiş İran ile nükleer görüşmeler 6 aralıkta KESK'ten Sami Evren'e suçlama habertaraf.com
 
 
 
ABD, Davutoğlu'ndan rahatsız
 
 
 
 
Ahmet ASLAN
Bölgesel güç: Türkiye
 
 
 
Okur Temsilcisi
Hırsızlığın yeni adı: Bir internet sitesi
 
 
 
 
WikiLeaks'ın kurucusu Julian Assange
 
 
 
 
 
Yeni Akit
Abdurrahman DİLİPAK
Wikileaks bombasını patlattı!
 
 
Hürriyet
Ahmet HAKAN
İmam-hatipliliğim mi tuttu
 
 
Bugün
Ali Atıf BİR
Wikileaks'i abartmayın!
 
 
Radikal
Cüneyt ÖZDEMİR
WikiLeaks yazışmalarının kalbinden bildiriyorum
 
 
Zaman
Ekrem DUMANLI
Wikileaks'e ne kadar güvenilir?
 
 
Sabah
Emre AKÖZ
Wikileaks belgeleri nasıl okunmalı?
 
 
Star
Ergun BABAHAN
Wikileaks ile ABD’nin sıkıntısı ve Türkiye
 
 
Yeni Şafak
Fehmi KORU
Pandora'nın kutusu açıldı
 
 
Yeni Şafak
Hakan ALBAYRAK
Hani Türkiye'nin Ortadoğu açılımları Amerikan projesiydi?
 
 
Vatan
Hasan Celal GÜZEL
PKK / BDP / Apo konusunda aldanmayalım
 
 
Yeni Şafak
İbrahim KARAGÜL
Wikileaks: Neden Türkiye? Bizden neden korkuyorlar?
 
 
Zaman
İhsan DAĞI
Muz cumhuriyetinin generalleri
 
 
Posta
Mehmet Ali BİRAND
Öcalan duruma hakim, ancak zorlanıyor...
 
 
Star
Mehmet ALTAN
Amerika mı, ona rağmen mi?
 
 
Millî Gazete
Mehmet Şevket EYGİ
Cemaat
 
 
Akşam
Nagehan ALÇI
Amerika çıplak!
 
 
Bugün
Nuh GÖNÜLTAŞ
Wikileaks magazini...
 
 
Radikal
Oral ÇALIŞLAR
WikiLeaks: Zorbalığa ve güce karşı bilgi
 
 
Vatan
Ruşen ÇAKIR
Bu taşlar çok baş yarabilir
 
 
Habertürk
Umur TALU
Bu mahkeme size miras bıraktı!
 
 
Hürriyet
Yılmaz ÖZDİL
‘Kül’tür başkenti
 
 
 
 
Reha RUHAVİOĞLU
 
Ahmet HAKAN
 
Hakan ALBAYRAK
 
İbrahim KARAGÜL
 
Adem Yavuz IRGATOĞLU
 
 
 
'Yusuf'un Rüyası'

Fatma BARBAROSOĞLU
 
 
Bazı olaylar zamanı ikiye böler.

"Ondan" önce ve "ondan" sonra olarak.

Semih Kaplanoğlu'nun Kusturica protestosu sanatın zamanını ikiye böldü.

Bundan sonra her sanatsal protesto Semih Kaplanoğlu adı anılarak tekrarlanacak.

Kaplanoğlu'nun duruşu ateşin içinde solmayan gül duruşu idi.

Etkisinin bu kadar büyük ve derin olmasının sebebi bu.

Lakin ateşin içindeki solmayan gül duruşunu, anlayanlar anlar.

Anlamayanlar; yersiz, lüzumsuz bulur.

Kraldan daha kralcı olurlar, savunmanın ayarını kaçırarak.

Böyledir dünyanın işleri.

Hepimiz her konuda anlaşıyor olsaydık, belki burası dünya değil cennet olacaktı.

Lakin dünyadayız.

Sanat-siyaset ilişkisi üzerinden tartışıldı mesele.

Doğrudur tam da burudan tartışılmalıdır.

Sanatçının dünyaya karşı aldığı bir tavır yoksa yaptığı "iş" piyasa tezgâhının düğümleriyle örülüdür. Bir kıymete sahip değildir. Etiketinin olması onun fiyatının olduğunu gösterir kıymetli olduğunu değil.

Hint kanı ve İngiliz onuruyla "seçkin"; Nobel ödülüyle "şöhretli" adam protesto edilirken bir kere daha hatırlandı Semih Kaplanoğlu.

Edebi kamunun kazanı kaynarken muhteşem bir şey oldu. TİMAŞ, Semih Kaplanoğlu'nun "Yusuf Üçlemesi Yumurta, Süt, Bal" ile birlikte; Uygar Şirin Semih Kaplanoğlu yapmış olduğu nehir söyleşiyi "Yusuf'un Rüyası" olarak çok şık bir ambalaj ile edebi kamuya armağan etti.

Filmlerin güzelliği çok konuşuldu. Dilerim Semih Kaplanoğlu'nun "Yusuf'un Rüyası"ndan gençler nasibini alır.

Sinematografik bir zamanı yaşıyoruz. Yönetmenlerle yapılan söyleşileri çok önemli buluyorum. Dileğim ülkemizin Sosyoloji ve Felsefe bölümleri; sadece ve sadece Durkheim'e tutkallanmış ve tutuklanmış hallerinden artık kurtulurlar da bir an önce günümüzün sosyolojisini yapabilmek için gençlere sinema üzerinden "görme" yi temrin ettirirler.

Sosyoloji sadece kitaplardan yapılabilecek bir şey değildir. Bakınız Sennet, Zanaatkâr adlı kitabında öğrenme biçimlerini yemek kitapları üzerinden anlatıyor. Yemek kitabı mı? Evet, yemek kitabı.

Sosyolog adaylarına tavsiyem: Önce Sennet'in Zenaatkar isimli kitabının 239–253'üncü sayfalarını okuyunuz. Daha sonra 2009'da vizyona girmiş olan başrollerini Mery Streep ve Amy Adams'un paylaşmış olduğu Julie&Julia isimli filmi seyredin. Daha sonra tekrar Sennet'in Julia Child'in yemek yapışını analiz ettiği bölümü okuyunuz.

Okuduktan sonra "sosyolojik düşünme"nin nasıl bir şey olduğunu kavrayıp heyecanlanacaksınız. Siz de Sennet gibi bir şey yazmak isteyeceksiniz. Ama durun. Acele etmeyin. Siz ancak onun yaptığına benzer bir şey yapabilirsiniz. Ve bu "benzer" şeyi yapmak sizin için çok önemlidir. İşte o benzer şeyi yapmak için Semih Kaplanoğlu'nun üçlemesini seyredin önce. Sonra "Yusuf'un Rüyası"nı okuyun. Ve tekrar filmleri seyredin. Eğer bu tavsiyemi yerine getirirseniz inanın bana muhteşem bir "görme" temrini yapmış olacaksınız.

Haşmet Babaoğlu "Yusuf Üçlemesi" için insanın temel varoluş sorunlarını deştiğini söylemişti. Deşmek kelimesini Semih Kaplanoğlu'nun vizyonu için kullanmak çok yerinde. Haşmet Babaoğlu'nun onca gerilimine karşın "sevecen ve hüzünlü bir okşayış olarak" gördüğü filmlerin Türk seyircisine tuttuğu aynaya düşen görüntüleri ise ayrıca tartışma konusu yapmak gerekiyor.

Yani sosyologlar iş başına!

 
29 Kasım 2010 - 08:07:37
 
 
Havadurumu
 

 
 Dolar
 
1.500
1.510
 
 Euro
1.950 1.965
 
 Sterlin
2.314 2.355
 
 Altın
66.33 67.00
 
 IMKB
65350  
 
 
SETA’dan çarpıcı Türkiye tespiti...
 
Türk dış politikasına yön veren merkezlerden SETA'nın Genel Koordinatörü Taha Özhan, yeni dünya düzenini anlattı.
 
 
 
 
  BAKANLARIN açığa aldığı 3 generale emsal oluşturan kararın 4 yıl önce Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) tarafından alındığı ortaya çıktı.  
 
 
 
  Terfi sıkıntısı yaşamak istemeyen bazı generallerin kalp hastalığı gibi görevlerini aksatacak önemli rahatsızlıkların tedavisi için GATA yerine özel hastaneleri tercih ettikleri belirlendi. Ağustos YAŞ'ında Orgeneralliğe terfi eden Ege Ordu Komutanı Nusret Taşdeler'in de koroner by-passs ameliyatı için 2004 ve 2007'de GATA'yı tercih etmediği ortaya çıktı. Taşdeler'in Fırat Tıp Merkezi'ndeki laboratuar sonuç belgesine adı farklı yazılırken, yaşı ise 106 olarak gösterildi.    
 
 
 
 
NATO'nun Türkiye'ye yerleştirmek istediği füze kalkanını nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
- Türkiye, İran ve İslam ülkelerinin aleyhine bir proje. Kabul edersek tarihi bir hata olur.
 
- Zaten NATO üyesiyiz. Alınan kararlara uymamız gerekir. Yerleştirilmesini olumlu buluyorum.
 
- Oldukça önemli bir konu. Hükümet, referandumla halka danışmadan karar vermemeli.
 
- Amerikan-İsrail emperyalizminin oyununa daha fazla gelmeden hemen NATO'dan çıkmalıyız.
 
Anket Sonuçları
 
 
 
 
 
 
 


slottyway





 
 
       
Kategoriler   HaBerTaraf HaBertaraf Yayın Hizmetleri
Sahibi ve Genel Müdürü Rıfat YÖRÜK
Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt PEKER (Kurucu)

habertaraf.com'da yayınlanan tüm materyalin slottica her hakkı saklıdır. Kaynak Betwinner gösterilmeden kullanılamaz.


  mostbet
 
 
Gündem Sağlık-Çevre Hakkımızda
Yazarlar Eğitim Künye
Güncel Bilim-Teknik İletişim
Siyaset Kültür-Sanat Yayın İlkeleri
Dünya Mizah Yorum Kriterleri
Yurt Yaşam
Ekonomi-İş Medya  
Spor Magazin