|
|
Sinan KARAKAŞ
Siverek il olmalı
|
|
|
|
|
Seçim ekonomisi ve büyük kriz ihtimali
Ayhan BİLGEN
[email protected] |
|
Kriz senaryoları ele alındığında “kriz mi istiyorsunuz ?” tepkisi vermek işin ciddiyetinden haberdar olmamaktır. Ekonomik göstergeler gerçekten çok iyi ise “kriz tellallığı (!)” dahil hiçbir söylem durumu kötüye çeviremez. Ama toplumdan saklanan bir tehlike var ise bunu enine boyuna masaya yatırmak aynı zamanda bir toplumsal sorumluluktur.
“Bakın kriz falan çıkmadı” tepkisini de göze alarak tüm ihtimaller değerlendirilmelidir. Dünyanın bir çok ülkesi paranın aşırı değerlenmesini ve sıcak para girişini engellemek için sıkı tedbirler geliştirmekte iken biz “çal çal oyna umurunda mı dünya” politikası uyguluyoruz. “Bize bir şey olmaz” rahatlığı ile hareket etmenin ötesinde yapılan genel uyarıları da dikkate almama eğilimi ağır basıyor.
Cari açık üzerinden yapılan tüm eleştiriler kulak ardı ediliyor.
Dahası erken başlayan seçim kampanyasını, seçim ekonomisi eksenli planlama eğilimi gittikçe güçleniyor. Bir yandan özelleştirme yapıp öbür yandan kamu eliyle istihdam projelerini seçmenin önüne koymak, birazcık tutarlı ve hesap sorulabilen demokrasilerde ciddi gündem konusu olur. Bu durumdan memnun gözüken ve bize de bir fırsat doğar mı beklentisi içine itilen kesimler elbette bu suçun asıl sorumluları değildir.
Asıl sorumluluk alanı ile siyasal zeminde aranmalıdır.
Büyük bir ekonomik krizin, Kürt sorunu dahil temel toplumsal ve güvenlik alanlarında önemli kırılmalar doğurma potansiyeli bu yazının kapsamını zorlar. Toplumsal linç ve çatışma riskinin ekonomik krizlerde tetiklenme ihtimali oldukça yüksektir. Basit hesaplarla yürütülen seçim planları bu vahamet sinyalleri görmeye imkan vermez.
Ekonomik çalkalanmanın sosyal, siyasal hatta insan güvenliği ve yaşama hakkı açısından ifade edebileceği etkileri tek tek somut senaryolarla tartışmaya açmak gerekir. Bu işi devletin bekasından çok toplumun geleceği açısından değerlendirmek, uluslar arası oyunları da dikkate almayı gerektirir.
Türkiye’den beklentisi istikrar olanlar pozisyonlarını değiştirdiğinde, çıkarları başka gelişmeleri gerektirdiğinde iş işten geçmiş olur. Bu noktaya gelip dayanmadan en olumsuz ihtimali bile konuşmak zorundayız.
Sonra şaşırmış numaraları yapmak en hafif ifade ile halkla dalga geçmektir. En azından muhalif çevrelerin bu hakareti kendilerine yakıştırmaması gerekir.
İktidar imkanları kaybedildikten sonra verilen akılların çok anlamı yoktur. Bir şey söylenecekse şimdi söylenmelidir. İşin ciddiyetine uygun güçte ve ses getirecek bir biçimde söylemek önemli bir zorunluluktur.
|
|
23 Kasım 2010 - 09:17:23 |
|
|
Dolar |
|
|
1.480
|
1.490
|
|
Euro |
|
|
1.961 |
1.976 |
|
Sterlin |
|
|
2.300 |
2.345 |
|
Altın |
|
|
64.47 |
65.13 |
|
IMKB |
|
|
66060 |
|
|
|
|
|
|
Star TV'de Çarkıfelek programını sunarken yaptığı gafla Alevileri kızdıran ardından da programı yayından kaldırılan ünlü sunucu Mehmet Ali Erbil, ekranlara dönüyor. Erbil, kanalın yetkilileriyle bu akşam yemekte buluştu. |
|
|
|
|
Türkiye’de Latin harfleriyle ilk Kürtçe tefsir olan 'Nûra Qelban' (Kalplerin Nuru) yayınlandı. |
|
|
|
|
|
|