 |
| |
|
|
|
Televizyon terörün oksijeni midir?
|
|
 |
| |
Bülent SÖNMEZ
“Yoksulluğumuz tek sermayemizdir!”
|
| |
|
|
 |
“Evet” her şeyi değiştirir mi?
Yaşar YAVUZ
[email protected] |
|
|
Geçen hafta Hakkâri’de Hacı Sait Camii imamı olan Aziz Tan, sabah camiden evine dönerken daha önce tehdit edildiği PKK tarafından şehit edildi.
Şehit olurken Aziz Tan’ın elinde silah yoktu.
Dağda herhangi bir çatışmaya girip bir veya birkaç PKK’lı militan’da öldürmemişti.
Bir iddiaya göre taş atan çocukları camiye çekip onlara Kuran dersi veriyor.
Bir başka iddiaya göre ise PKK’nın batıl ideolojisini eleştiriyordu.
Her örgüt gibi PKK’nın da sistemden beslenen bir örgüt olduğunu artık bilmeyen kaldı mı acaba.
Evet, PKK sistemden besleniyor ve tıpkı sistem gibi kendisine kendi ideolojisine yapılan en ufak bir eleştiriyi bile hazmedemiyor. Varlığını muhtaç olduğu zemini korumak ve karşıtlarını yok etmek için her yolu deniyor. Her yol meşru onlar için, her yol mubah.
Bu ahlaksızlığın da tümüyle sistemden alınmadığını kim söyleyebilir.
Sistem de yıllarca masum insanlara işkence yaptı. İnsanları ya cezaevlerine kapattı, ya sürgün etti. Yetmedi köylerini yaktı.
Yetmedi darağaçlarında idam etti. Sadece ve sadece kendi bekası uğruna, bir avuç imtiyazlı sınıfın saltanatı uğruna yaptı bunu.
Hepimiz biliyoruz ki, evrensel insani değerlere, ahlaka, toplumsal dayanışmaya yer vermeyen bir sistem de doğal olarak adalet de yok, ahlak da yok, güven de yok, merhamet de.
Peki, ne var? Sefalet var. Kölelik var. Şiddet var. Ölüm var. Adaletin olmadığı yerde zülüm var. İşte bu zülüm ve adaletsizlik kim ya da kimler tarafından yapılırsa yapılsın insanlığını kaybetmemiş olan herkes buna karşı çıkmakla mükelleftir.
Gerçek şu ki, bu halk yıllarca batıl ideolojilere kurban edildi. Darbelerle sindirildi, darbe anayasalarıyla yönetildi. Hem de küstahça ve vahşice.
Sadece Dersim’e yapılanları düşünmek bile acı olarak bir ömür boyu yetiyor insana.
Olan biteni düşündükçe bir yaşam boyu bu sisteme isyancı olarak kalmak istiyor insan.
Kendi halkının inanç ve kültürüne zıt bir anayasa ile halkına hükmeden bununla halkına zulmeden kaç sistem daha vardır acaba yeryüzünde.
Öyle zalim ki, öyle katil ki, öyle cani ki, öyle zorba ki, öyle adaletsiz ki yıkılmaya mahkûmdur artık bu sistem.
Öyle adaletsiz ki eğitimde bile Siirt Pervari ya da Diyarbakır Lice lisesinde okuyan bir öğrenci ile İstanbul Kabataş ya da Galatasaray Lisesinde okuyan bir öğrenciye aynı soruları sorabiliyor, aynı sınava tabi tutabiliyor.
Sonra da aklı kıt birileri çıkıp devlet doğuya bu kadar çok destek verdiği halde neden kalkınma sağlanmıyor, neden terör ortadan kalkmıyor deyip duruyor. Cevabı çok basit, çünkü bu sistemin temeli adaletsizlik üzerine kurulmuştur.
Dahası yıllardır her türlü pisliği yapanlar şimdi kendini temize çıkarmanın peşinde hem de masum rollerine bürünerek, geride bu kadar mağdur bırakarak.
Oysa sandıkları kadar kolay değil temize çıkmaları. Hem artık sisteme kurban edilen halkın, sisteme esaslı bir ceza vermesinin zamanı gelmedi mi? Buna anayasayı değiştirerek başlanabilir mi acaba.
Bilinmeli ki geçmişte halktan aldıkları güçle halkı dövmeye çalışan sistemlerin hepsinin mezar taşlarının üzerindeki yazılar çoktan silinmiştir.
Burada ise zalimler hala babalarını öldürdükleri çocukların başlarını okşuyorlar kanlı elleriyle ve halkın boynunda zulüm olarak duruşlarını bir nimet bir lütuf sayıyorlar halka.
Oysa içi boş bir teneke olarak duruyorlar ortada ve tüm mazlumlar adına birkaç yiğidin birer tekme atmasına bakıyor pestil gibi ezilmeleri ve binlerce acının hesabının birer birer sorulması.
Sorulmalı, yıllarca kendi vatandaşını önce suça teşvik etmenin daha sonrada demir parmaklıkların, rutubetli beton duvarların arkasına atmanın hesabı.
Sorulmalı, yıllarca her türlü melaneti işlemenin, her türlü zülüm ve kötülüğü yapmanın hesabı.
Sorulmalı, halkını yoksulluk, bilgisizlik ve çaresizlik içinde bırakmanın hesabı.
Sorulmalı, uçaklarla bomba yağdırmanın, köyleri ataşe vermenin hesabı.
Şimdi 12 Eylül’de yapılacak olan referandum, tüm bu hesapları sormanın ilk adımı olabilir mi? Anayasa değişiklik paketi yeterli görünmüyor, AK Parti bunun devamını getireceğinin sözünü halka verebilir mi? Bu durumda, halk yeterli gönül rahatlığıyla önümüzdeki anayasa değişikliğine evet diyebilir mi?
Bu “evet” her şeyi değiştirir mi? Böylece ülkeye adalet gelir mi? Hala babalarını öldürdükleri çocukların başlarını okşayan kanlı ellere artık cezaları verilir mi?
Yoksa kafamız daha da çok karışır ve zalimler daha da sapıtır, yeni Aziz Tan’lar şehit edilir, mazlumlar iyice delirir mi?
|
| |
| 30 Ağustos 2010 - 00:03:33 |
| |
|
|
| Dolar |
|
|
1.516
|
1.526
|
| |
| Euro |
|
|
1.940 |
1.955 |
| |
| Sterlin |
|
|
2.323 |
2.365 |
| |
| Altın |
|
|
60.96 |
61.51 |
| |
| IMKB |
|
|
59443 |
|
|
