DOLAR 1.505 - EURO 1.942 - ALTIN 60.52 - IMKB 59443
Pazartesi 6 EYLÜL 2010
Yurt dışından 10 kişiden 6'sı oy kullanamıyor Neriman Aydın'ın çapraz sorgusuna devam edildi Borsa güne alıcılı başladı Ağustos'ta TIR Karnesi sayısı yüzde 13,77 arttı Pakistan'da bombalı saldırı: 17 ölü Dolar güne 1,498 TL, euro 1,93 TL'den başladı Boyner'den Uslu'ya 'Konsomatris' yanıtı Söz bugün yüksek yargıda AK Parti’nin son referandum anketi MHP'nin kurucularından tarihî uyarı www.habertaraf.com
 
 
 
Rusya’nın önceliği ne terör ve ekonomi
 
 
 
 
Sinan KARAKAŞ
Kadir Gecesi
 
 
 
Okur Temsilcisi
Hırsızlığın yeni adı: Bir internet sitesi
 
 
 
 
Kanuni'nin vefat yıl dönümü
 
 
 
 
 
Hürriyet
Ahmet HAKAN
Rahibe afişine dair
 
 
Bugün
Ali Atıf BİR
Hayırcı Cephe delirtiyor!
 
 
Milliyet
Aslı AYDINTAŞBAŞ
Adil Gür: Referandum Cumhurbaşkanlığı provası
 
 
Zaman
Bejan MATUR
İndus Vadisi'nde merhamet yolculuğu
 
 
Akşam
Çiğdem TOKER
'Kumsallar Partisi' demek bölmektir
 
 
Bugün
Gülay GÖKTÜRK
Kürtler'in boykotla imtihanı
 
 
Yeni Şafak
Hakan ALBAYRAK
Kudüs Günü Katliamı
 
 
Yeni Şafak
Mehmet ŞEKER
Türkiye, dışarıdan bakınca bir dev
 
 
Sabah
Nazlı ILICAK
Evet mi, Hayır mı kazanacak?
 
 
Vakit
Nusret ÇİÇEK.
Kılıçdaroğlu! Başka ülkeden halk gelmedi ama sen geldin
 
 
Yeni Şafak
Salih TUNA
Ayıp değil mi Kılıçdaroğlu?
 
 
Millî Gazete
Sinan BURHAN
Hayır çıkarsa ne olur?
 
 
Radikal
Tarhan ERDEM
Bütün sermaye söylenti
 
 
Yeni Şafak
Teodora DONİ
Başörtülü diye...
 
 
 
 
Yaşar YAVUZ
 
Ali SEDAT
 
Ahmet HAKAN
 
Aliya RAHTE
 
Ali Atıf BİR
 
 
 
Nurettin Veren ve The Cemaat'te yeni bir ihanet!

Nazlı ILICAK
[email protected]
 
 
Ne zaman bir ihanet kokusu alsam, Nurettin Veren gelir aklıma. Yanlış anlaşılmasın, Hanefi Avcı'yı "cemaate ihanetle" filan suçlamıyorum. Çünkü, 2 çocuğunu Samanyolu okullarında, -muhtemelen burslu- okutmuş olmasına rağmen, o, "Hizmet" in adamı değildi; olsa olsa bir zamanlar sempatizanıydı. Kitabında zaten Fethullah Gülen'e karşı saygılı bir dil kullanıyor. 

İhanetin izini sürmemin sebebi, Polis Akademisi öğretim üyelerinden Önder Aytaç'ın, Samanyolu Haber'in internet sitesindeki bir yazısı. Daha doğrusu bu yazıdaki bazı cümleleri. Yazının başlığı, "Hanefi Avcı, Nurettin Veren mi?" Ama içeriğinde, buna dair bir iddia yok. Nurettin Veren başlığının atılmasının sebebi başka olsa gerek diye düşünürken, gözüme şu satırlar ilişti: "'The Cemaat' içindeki, makam / görev çekişmesi içinde olan, çok az sayıdaki, 3-5 esnaf / işadamı, 8-10 emniyetçi, 3-4 MİT'çi, 5-6 muvazzaf veya emekli subay, 2-3 çakma hocadan oluşmuş ve önceden Fethullahçıymış gibi gözüken, ama her zaman başka başka yerlerle irtibatlı olmuş küçücük bir kemale ermiş grubun, Avcı'yı ama inandırarak ama kandırarak, kendi amaçları doğrultusunda kullanmaları ve onun açıklamalarını, kendi söylediklerine payanda yapmaları söz konusu mu sorusunun yanıtını bulmaya çalışacağım... Fethullah Gülen'in, kendisiyle özdeşleştirilen bir hareketi, hayatta olduğu sürece içerden ve dışarıdan hiç kimseye yedirmeyeceği, onların kişisel çıkarları doğrultusunda kullandırmayacağı kanaatindeyim. Hanefi Avcı da bu bağlamda, 'The Cemaat' içinde, hiçbir müktesebatları olmamasına rağmen, daha fazla hak istemeye kendilerini layık gören bir kısım kişinin oyununa gelerek mi kitabı kaleme almıştır?"

* * *

Şimdi ben tahminlerimi söyleyeyim:

Fethullah Gülen, istihbarata önem verir. Çünkü, derin devletin hedefinde kendisinin ve arkadaşlarının olduğunu iyi bilmektedir. Emniyet bünyesinde, cemaatin bir örgütlenmesi olduğunu hiç tahmin etmiyorum. Ama mutlaka sempatizanları vardır. Sempatizanı olmasa dahi, Ergenekonvari yapılanmaların ülkeye zarar verdiği kanaatini taşıyanlar mevcuttur. Bu çizgideki polisler, bugüne kadar, "Söz gümüşse, sükût altındır" düşüncesiyle ve "Konuşursam başıma iş gelir" endişesiyle susmuştur. Ama artık, bir yandan yargı meselelerin üzerine gidiyor; bir kısım medya da, karanlıkların aydınlanması için gayret sarf ediyor ve en önemlisi siyasi iktidar bu işi çözmeye kararlı. İster "The Cemaat"çi olsun, ister sempatizan, ister ilgisiz ama demokrat kişiler... artık, istihbarata takılan bilgilerin, belgelerin üstü örtülmüyor.

Önder Aytaç'ın yazdıklarından ise şöyle bir sonuç çıkarıyorum: * Fethullah Gülen sonrası, cemaat içinde bir yerlere gelmeye çalışan bir ya da birkaç kişi, hareket halinde. "Yeni Nurettin Veren" derken, büyük ihtimalle, kastedilen kişi ya da kişiler onlar. Avcı'nın "Emniyet'in imamı" diye tanımladığı Osman Hilmi Özdil ise, Gülen'e yakın, ama polis memuru değil. Kendisine intikal eden bazı bilgileri Pensilvanya ile paylaşmış olabilir.

"Gülen istihbarata önem verir" derken, bilerek söylüyorum. 28 Şubat öncesi, Batı Çalışma Grubu'nun faaliyetlerinden, hem Tansu Çiller'i, hem Mesut Yılmaz'ı haberdar etmişti. Onların "Bu Hoca Efendi de niye bu gibi işlere burnunu sokuyor?" diye düşündüklerini bile duymuştum.

Referandum sonrası kitapla ilgili tartışmalar devam edecektir. Belki yeni bilgiler elde edebiliriz. Ama şimdilik kimse dikkatleri başka yönlere çekmek istemiyor. 12 Eylül sonrasında, işin iç yüzü daha iyi anlaşılacak gibi geliyor.

Gülen hedefte

28 Şubat sürecinde Fethullah Gülen'in bir ses kaydı ortalara dökülmüştü. Kayıtta Gülen, arkadaşlarına, kendilerini belli etmeden bir yerlere gelmelerini tavsiye ediyordu. Bundan dolayı, "terör örgütü lideri" olarak yargılandı. O davanın tek sanığı Gülen'di. Tek sanıklı terör örgütü acaba nasıl bir şeydi? Gülen, aftan yararlanıp cezasının ertelenmesini kabul etmedi; sonunda beraat etti.

Karalamaya memur edilen kişi sadece Nurettin Veren değildi. Çağdaş Eğitim Vakfı Başkanı Gülseven Yaşer'in de bu konuda faaliyetleri oldu. Bu hanımefendinin ismi, Ergenekon dosyalarında da yer alıyor. Gülseven Yaşer'in, o davaya Gülen aleyhinde şahitlik yapacak tanık bulmaya gayret ettiği yolunda bir belge, Ergenekon iddianamesine girdi. "Hayricanoz" rumuzlu şahsa gönderilen email 23.1.2002 tarihli. "...Fethullah davasıyla ilgili aleyhte yeni tanıklar bulmalıyız. Eyüp ve Serhat alçakları her an karşı tarafa dönebilir. MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılınç ile bu konuda görüşeceğiz. Şu PKK'lı Ramazan denilen çocuğa burs vermeye devam ediyorum ama resmi kayıtlarda göstermiyorum. İkna edebilirsek Fethullah aleyhine tanık yapalım."

Nisan 2009 tarihli İrtica ile Mücadele Eylem Planı'nda da, Işık Evleri'ne silâh ve belge konulmak suretiyle, söz konusu cemaat hakkında kara propaganda yapılması öngörülmüştü.

Belgeler, bir bir ortaya çıkıyor. Çıkmasında Gülen sempatizanı polislerin rolü varsa, şahsen hepsini kutlar, bu yolda cesaretle yürümelerini tavsiye ederim.

Evet mi, hayır mı?

Bilmiyorum sadece İstanbul'da mı gözüme hiç "Hayır" pankartı ilişmiyor? Yer gök "Evet" afişleriyle donatılmış. Nedir bunun sebebleri? "Hayır"cılar iyi çalışmıyor mu? Yoksa önlerinde bir engel mi var? Ya da para pul mu bulamıyorlar? Ama ilk izlenim çok kötü. Demokratik bir ülkede, üstelik referandumda neredeyse "evet" ve "hayır"lar başa baş giderken, niçin çevrede "hayır"ın izine rastlanmıyor?
"Evet"in tahakküm edici havası, beni bile rahatsız etmeye başladı. Sandıkta "evet" diyeceğim ama dengeyi sağlayabilmek amacıyla, İstanbul'un bazı yerlerine "hayır" afişi yapıştırırsam hiç şaşırmayın.


 
3 Eylül 2010 - 09:07:54
 
 
Paylaş    
 
 
 
Yorumlar
 
 
 
 
 
 
 
Ali SEDAT
Ölçme ve değerlendirme gecemiz (Kadir) mübarek olsun
 
 
Mansur Tuncay TAŞÇI
Sana şoförsün dediler, demokrasiyi çok gördüler…
 
 
Mehmet HÜSREVOĞLU
Mamak'ta C-3 Blok (2)
 
 
Necmettin EVCİ
Söz ve namus
 
 
Yaşar YAVUZ
Biz kendimize de yabancıyız
 
 
 
Bostancı dünya starlığına yaklaştı..
 
Rusya’nın önceliği ne terör ve ekonomi..
 
Eski belediye başkanı şiiriyle 'evet' dedi..
 
Cumayeri'nde 'sepette pide' uygulaması..
 
Rusya, Endonezya'ya jetleri bu ay teslim ediyor..
 
 
 
Bir sızma da açık öğretimde
 
Kılıçdaroğlu’na ağır suçlamalar
 
MHP'nin kurucularından tarihî uyarı
 
İsrail tüm dünyayı dinleyebiliyor
 
AK Parti’nin son referandum anketi
 
 
 
 
 
"Size en az vaatte bulunana oy verin."

(Spinoza)
 
 
 
 
Havadurumu
 

 
 Dolar
 
1.495
1.505
 
 Euro
1.927 1.942
 
 Sterlin
2.295 2.340
 
 Altın
60.08 60.52
 
 IMKB
59443  
 
 
Öcalan'a af mı çıkarılacak?...
 
Hukuk Profesörü ve tarihçi yazar Ahmet Akgündüz, referandum sürecine ilişkin çok sert konuştu: Referandumu siyasi bir mesele olarak görmek ahmaklıktır.
 
 
 
 
  Kuruçeşme’deki Les Ottomans Hotel’in sahibi Ahu Aysal’ın, butik otellerde yabancı işçi çalıştırmayı yasaklayan yeni uygulamayla ilgili görüştüğü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer’e telefonda “canım” diye hitap etmesi Bakan Dinçer’i kızdırdı  
 
 
 
  Araştırmacı Adil Gür’e göre referandum bıçak sırtında. Gür, “12 Eylül aynı zamanda 2012’de Tayyip Bey’in Çankaya seçiminin provası olacak. Evet çıkarsa Gül’ün görev süresi tartışması başlar” diyor.    
 
 
 
 
Kılıçdaroğlu'nun referandum sürecindeki performansını nasıl buldunuz?
 
Başarılıydı. Tam bir lider olduğunu ispatladı.
 
Başarılı olup olmadığı 13 Eylül'de anlaşılır.
 
Başarısız. Sözünün arkasında durmuyor. Sürekli geri adım atıyor.
 
Kılıçdaroğlu'ndan lider olmaz. Yakında partiyi yine Baykal'a kaptırır.
 
Anket Sonuçları
 
 
 
 
 
 





 
 
       
Kategoriler   HaBerTaraf HaBertaraf Yayın Hizmetleri
Sahibi ve Genel Müdürü Rıfat YÖRÜK
Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt PEKER (Kurucu)

www.habertaraf.com'da yayınlanan tüm materyalin her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.


  
 
 
Gündem Sağlık-Çevre Hakkımızda
Yazarlar Eğitim Künye
Güncel Bilim-Teknik İletişim
Siyaset Kültür-Sanat Yayın İlkeleri
Dünya Mizah Yorum Kriterleri
Yurt Yaşam
Ekonomi-İş Medya  
Spor Magazin  
"));