DOLAR 1.545 - EURO 2.045 - ALTIN 68.31 - IMKB 63035
Cuma 17 ARALIK 2010
Karadağ AB'ye aday ülke oldu Dolar 5 ay sonra 1,5400 lirayı aştı DEMİRTAŞ: İKİ DİLLİ TALEBİMİZ YOK CHP'li vekil gözyaşları içinde itiraf etti "Beylikdüzü metrobüs hattı 2011'de bitiyor" Atalay: CHP zor durumda kaldı ve... Bahçeli'den Şeyh Said'in torununa tazminat GENELKURMAY'DAN "KÜRTÇE" AÇIKLAMASI DINAMO KIEV ÇOK ZOR BİR RAKİP Erdoğan: CHP aynaya baksın habertaraf.com
 
 
 
Türkiye'nin Çin'e ihracatı yine rekor kırdı
 
 
 
 
Ahmet ASLAN
AK Parti'nin küçük korkuları
 
 
 
Okur Temsilcisi
İlginç videolar
 
 
 
 
Münir Özkul yoğun bakımda
 
 
 
 
 
Star
Ahmet KEKEÇ
Hastayım size
 
 
Bugün
Ahmet TAŞGETİREN
Baykal ne diyor?
 
 
Bugün
Ali Atıf BİR
Baykal'a göre Twitçiler hasta!
 
 
Akşam
Çiğdem TOKER
Dolar üzerinden maaşa vergi incelemesi
 
 
Radikal
Cüneyt ÖZDEMİR
Marka konferansı çekmedi
 
 
Milli Gazete
Gökçen GÖKSAL
"Kıyamet Günü"
 
 
Zaman
İhsan DAĞI
CHP ile iktidara halk mı gelir devlet mi?
 
 
Posta
Mehmet Ali BİRAND
Balyoz davası, yeni bir dönemin başlangıcıdır
 
 
Star
Mehmet ALTAN
Balyoz’un anlamı
 
 
Yeni Akit
Merve KAVAKÇI İSLAM
Balyoz ETÖ’nün neresinde?
 
 
Radikal
Oral ÇALIŞLAR
'Gerçek Müslüman öğreti' dayatması
 
 
Akşam
Oray EĞİN
Deniz Baykal'a açık mektup
 
 
Milliyet
Rıza TÜRMEN
Silahlara veda
 
 
Vatan
Ruşen ÇAKIR
Gül: Özhaseki’ye sonuna kadar kefilim
 
 
Yeni Şafak
Salih TUNA
Kılıçdaroğlu'nun günahını aldık!
 
 
Star
Şamil TAYYAR
Bir korktum bir korktum
 
 
Milliyet
Taha AKYOL
CHP nereye?
 
 
 
 
Şamil TAYYAR
 
Mehmet HÜSREVOĞLU
 
Ahmet KEKEÇ
 
Ruşen ÇAKIR
 
Necmettin EVCİ
 
 
 
Gençlik muhalefet mi demektir?

Gülay GÖKTÜRK
[email protected]
 
 
Başlıktaki fikir Ümit Boyner'e ait özgün bir fikir değil.

O sadece, çok ama çok yaygın bir klişeyi tekrarladı. O yüzden, bu fikirle yapılacak polemiğin sadece tek kişiyle değil, dünya nüfusunun büyük çoğunluğu ile ters düşmek demek olduğunun farkında olmalıyız.

Bu da bu polemiği çok daha önemli hale getiriyor.

Ben kendi payıma, öteden beri, gençlik diye bir şeyin varlığından kuşku duyarım.

Tabii, bazı insanların bu dünyaya daha erken gelip daha çok kaldığı, bazılarının ise daha geç geldiği ve daha geç gideceği bir gerçek. Ama "gençlik"ten kastedilen bu olmasa gerek. Bir sosyal kategoriden, hayata bir başka bakıştan, bir farklı algılayış normundan ve bütün bunların ortak paydasında filizlenmiş bir yaşam tarzından söz ediliyor.

Gençliğe atfedilen, hemen hiçbir kanıtı olmasa da kuşkusuzca kabullenilen bir tanım kümesi var: O atılımcıdır, cevvaldir, radikaldir, muhaliftir... Siyasetin kurtarıcısı, toplumsal değişimin dinamosudur.

Ne var ki, gençliğe atfedilen bu özellikler şimdiye kadar herhangi bir araştırma tarafından doğrulanmış değil. Tam tersine, şimdiye kadar gençliğin değer yargılarının, politik eğilimlerinin, ideolojik duruşunun, aileye, cinselliğe ve kadın erkek ilişkilerine bakışının sorgulandığı bütün araştırmalar (ki ben bunların önemli bölümünü okuyup yazı konusu yaptım) bu kesimin Türkiye'nin temel sorunlarını ele alışta; devlet kurumlarının niteliğine, darbeciliğe ve otoriteye bakışında; şiddete karşı tutumunda, hoşgörüsünde biz büyüklerden hiç de farkı olmadığını ortaya koyuyor. Mesela, toplumun geneli üzerinde yapılan araştırmalarda hayat pahalılığı ve enflasyon en önemli sorun sıralamasında birinci sırada çıkıyorsa, gençler arasında da öyle çıkıyor. "Kaderci", "reformist" ve "radikal" tutum alışlar yüzdeye vurulduğunda, gençler arasında reformculuk oranı Türkiye genelinde neyse aşağı yukarı aynı. Gençlerin en fazla güvendikleri kurumlar sorulduğunda bir kez daha "hık demiş burnumuzdan düşmüş" olduklarını görüyoruz. Darbelerin değerlendirilmesi, siyasi partilere güvensizlik gibi konularda çok benzer değerlendirmeler... Farklılıklara bakış, ötekileştirme eğilimleri, yabancı düşmanlığı deseniz, her yaş grubu aynı oranda zehirlenmiş. Aile kurumuna bakış, bekaret ve evlilik öncesi cinsellik konusundaki ahlaki değerlere baktığımızda yaşa bağlı bir farklılaşma çıkmıyor ortaya. Şiddet eğilimi de aynı ölçüde yaygın. Gençler de tıpkı genç olmayanlar gibi "belli durumlarda" şiddeti meşru görüyor. Ve belli durumlar birbirine çok benziyor!

Yani, yaratılan o "radikal, değişimci, muhalif gençlik" efsanesi herhangi bir somut veriye dayanmıyor.

Peki gençliğe yönelik bu yakıştırmaların, bu yüceltmelerin onlara bir faydası var mı?

Tam tersine... Gençlik dalkavukları, bir grup insanı, az yaşamış olmak gibi hiçbir bireysel çaba ya da yetenek gerektirmeyen bir özelliklerinden ötürü göklere çıkarırken, aslında en büyük kötülüğü de onlara yapıyorlar. Gençlik önce toplumun bütününden koparılıp ayrı bir tür haline dönüştürülüyor, ardından da taşıyamayacağı kadar büyük misyonlar yükleniyor omuzlarına: Temiz toplumu siz yaratacaksınız! Değişimin motoru siz olacaksınız. Politikadaki pislikleri temizleyeceksiniz, oraya yepyeni bir soluk getireceksiniz! Çevreye sahip çıkacak, dünyayı kurtaracak, savaşları durduracak, barışı kuracaksınız!

Kuşku duymadan söyleyebiliriz ki, bugünkü gençler üzerindeki en ağır hegemonik baskı, onları radikal ve özgürlükçü olmaya çağıran ideolojidir.

Kendilerine 68'li denmesinden çok hoşlanan (daha doğrusu kendilerine bu ismi takan) bir kesim, "Delidir, ne yapsa yeridir" tekerlemesini andıran bir tekerlemeyi tekrarlayıp duruyor: "Gençtir, öyleyse radikal olmalı, isyan etmelidir."

Aslında, devletten yükselen "Siz Türk gencisiniz, kendinizi bu vatana feda etmelisiniz" talebiyle, geleneksel kesimden yükselen "gençsiniz, öyleyse itaat etmelisiniz" emri ya da solcu büyüklerden yükselen "Gençsiniz, öyleyse özgür ve asi olmalısınız" emri arasında özde bir fark yok. Çünkü her üçü de gençlere nasıl olmaları gerektiğini dikte ediyor, her üçü de bu beklentiyle gençler üzerinde bir baskı oluşturuyor.

"Böylesiniz, öyleyse..." diye başlayan her yargı ne şekilde devam ederse etsin; ister zehir zemberek bir emir kipiyle bitsin, ister cana yakın ve yumuşacık bir önermeyle, sonuçta muhatabını kişisel varoluşu ile içine tıkıldığı kategorinin tanımı arasında bir ikileme sokuyor. Ve bu iki varoluşun arasında şaşırıp kalmasına yol açıyor. "Genç" kategorisi içine alıp aynileştirdiği gençlerin her birinin özgün birer birey olduğunu inkar etmiş oluyor.

Bu bakımdan, bizim devlet de hâlâ geçmişte yaşayan 68'liler de, gençleri geleneklerin basit birer taşıyıcısı olarak gören tutucular da insanın kendisi gibi olmasının düşmanlarıdır. Çünkü insan hem kendisi gibi hem de ait olduğu iddia edilen grubun gerektirdiği gibi olamaz.

Çağrı istediği kadar özgürlük yüklü olsun bu sonuç değişmez.

 
15 Aralık 2010 - 10:39:21
 
 
Havadurumu
 

 
 Dolar
 
1.532
1.545
 
 Euro
2.027 2.045
 
 Sterlin
2.365 2.420
 
 Altın
67.65 68.31
 
 IMKB
63035  
 
 
Kuzu'nun biraz daha yumurta yemesi lazım...
 
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural yumurtalı protestoları değerlendirdi: Öğrencilerin yasal zeminde tepkilerini ortaya koymalarını doğru buluyoruz ama gençlerin oyunlara kurban edilmemesi lazım
 
 
 
 
  İSTANBUL- Medya Takip Merkezi'nin (MTM) 2010 yılında magazin dünyasının ünlülerine yönelik 'en medyatik' araştırmasında birinci belli oldu. Geçen yılın birincisi Hadise listede yer almazken, ikinciliğe Cem Yılmaz yerleşti.  
 
 
 
  EDİRNE- GSM operatörü, hiç mesaj atmayan müşteriye ücret faturası yolladı.    
 
 
 
 
Dünyanın gündemine oturan WikiLeaks hakkındaki kanaatiniz nedir?
 
Örnek bir gazetecilik yapan, korkusuz bir site.
 
WikiLeaks, ABD, İngiltere ve İsrail'in yürüttüğü yıldırma stratejisine alet oluyor.
 
Dünyada artık hiçbir şey gizli kalmıyor. Herkes şeffaf olmalı. WikiLeaks bu açıdan iyi bir iş başardı.
 
Bu belgeler İslam coğrafyasını birbirine düşürüp parçalamak için yayınlanıyor.
 
 
 
 
 
 
 
 


mospet

mostbet

Mostbet AZ
 
 
       
Kategoriler   HaBerTaraf HaBertaraf Yayın Hizmetleri
Sahibi ve Genel Müdürü Rıfat YÖRÜK
Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt (Kurucu)

habertaraf.com'da yayınlanan tüm materyalin her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.


mostbet login  mostbet
 
 
Gündem Sağlık-Çevre Hakkımızda
Yazarlar Eğitim Künye
Güncel Bilim-Teknik
Siyaset Kültür-Sanat Yayın İlkeleri
Dünya Mizah Yorum Kriterleri
Yurt Yaşam
Ekonomi-İş Medya  
Spor Magazin