 |
| |
|
|
|
|
| |
|
| |
| Hürriyet |
|
Ahmet HAKAN
|
|
Ve Hilmi ve Orhan ve İsmet
|
| |
| |
| Radikal |
|
Akif BEKİ
|
|
Beyazların sitesine AK Parti neden giremiyor?
|
| |
| |
| Yeni Şafak |
|
Ali BAYRAMOĞLU
|
|
Türkiye nereye doğru gidiyor?
|
| |
| |
| Zaman |
|
Ali BULAÇ
|
|
Hiç davet edilmemeliydi
|
| |
| |
| Milliyet |
|
Aslı AYDINTAŞBAŞ
|
|
Naipaul cehaleti ve hassasiyet faşizmi
|
| |
| |
| Radikal |
|
Cüneyt ÖZDEMİR
|
|
Biraz da emretme komutanım!
|
| |
| |
| BUGÜN |
|
Doğu ERGİL
|
|
Başlarken
|
| |
| |
| Sabah |
|
Emre AKÖZ
|
|
Âleme verir talkını, kendi yutar salkımı
|
| |
| |
| Star |
|
Ergun BABAHAN
|
|
Asker, hizaya gel CHP sen de!
|
| |
| |
| Posta |
|
Mehmet Ali BİRAND
|
|
Yahudi Lobisi sırt dönünce her şey değişti...
|
| |
| |
| Star |
|
Mehmet ALTAN
|
|
İşte budur
|
| |
| |
| Millî Gazete |
|
Mehmet Şevket EYGİ
|
|
Asıl kölelik şehevî çıplaklıktır
|
| |
| |
| Zaman |
|
Mümtaz'er TÜRKÖNE
|
|
Generaller de insandır
|
| |
| |
| Bugün |
|
Nuh GÖNÜLTAŞ
|
|
Ey siyasiler, Twitter tek yönlü iletişim ortamı değildir...
|
| |
| |
| Akşam |
|
Oray EĞİN
|
|
Bir tecavüzcü olarak Hıncal Uluç
|
| |
| |
| Yeni Şafak |
|
Osman ÖZSOY
|
|
Bir rica ve dilerim son defa...
|
| |
| |
| Vatan |
|
Ruşen ÇAKIR
|
|
Erdoğan Lübnan’da niye bu kadar popüler?
|
| |
| |
| Yeni Akit |
|
Serdar ARSEVEN
|
|
“Yandaş medya”dan korkuyor mu?..
|
| |
|
|
|
 |
10 yıl olmuş gözüm!
Kadir SARIKAYA
[email protected] |
|
|
Bizde bir deyim vardır, tükürdüğünü yalamak diye... Bu deyim, bazen sayfaların anlatamayacağı şeyleri tek başına özetleyebilecek mahiyettedir. Bilhassa bu ülke, tükürdüğünü yalayan çok adam görmüş, geçirmiştir. Sabah sekizden akşam altıya kadar mesai yapan bir memurun tükürdüğünü yalaması, ancak kendi çevresini ilgilendirir, kendi etrafına rezil rüsva olur, başkalarını bağlamaz ve kimse de basit bir memurun tükürdüğünü yalamasına kıymet vermez... Fakat, halka mâl olmuş, geniş kitleler tarafından tanınan, menşur bir şahsiyetin tükürdüğünü yalaması hayli yankı uyandırır. İnsanlar şöyle bir başını kaldırır ve kuşkulu gözlerle bir şarjör dolusu soru mermisi boşaltır meydana: Kim bu tükürdüğünü yalayan insan kılığına girmiş '' topaç '' ?
Tek bir isim vermem, veremem, zira buna, bu ülkenin tükürük hokkaları müsaade etmezler. O kadar çoklar ki, kemiyet hesabıyla abaküse vurulacak olsa, abaküsün topları yerlere inci tanesi gibi düşer de, bu inci taneleri belki koca bir okyanusu doldurur. Durum işte bu kadar vahim ! ve genellikle bu tükürük yalayıcıları unutulur gider de, onlara tükürüğünü yalatan adamlar bir abide gibi gökyüzüne yükselirler. Mesela, bir tanesi Ahmet Kaya' ydı... Ahmet Kaya bir tükürük yalayıcısı değil, tükürük yalatan bir adamdı. Yalattığı adam, Serdar Ortaç' ın ta kendisiydi. Ahmet Kaya, Şubat 99' da yapılan MGD Ödül Töreni' nde Kürtçe şarkı söyleyeceğini beyan ettiği için, şovenist ve ağzı salyalı bir güruh tarafından hem sözlü, hem de fiili saldırıya uğramış, ardından da son yıllarını yaşayacağı Avrupa' ya kaçmak(!) mecburiyetinde bırakılıp, ülkesinin hasretiyle orada ölmüş, değerli yazar Burhan Bozgeyik' in tabiriyle tıpkı Paris' li bir Collette misali, Hristiyan mezarlığa gömülmüştür. Şimdi 2010 senesindeyiz. Objektiflerimizi yakın tarihe çevirince ne görüyoruz ? Kürtçe şarkı söyleyeceğini ve bir de buna klip çekeceğini söyleyen Ahmet Kaya' ya çatal bıçak fırlatan, '' Bu bölücü pezevengi atın bu salondan '' diye haykıran tuzu kurular, magazin dünyasının biricik şöhret dilencileri, pavyon köşelerinde konsomatris dahi olamayacak kadar benliğini yitirmiş dramatis personalar, şimdi neredeler, ne yapıyorlar ? Ne yaptıklarını ben söyleyeyim;
TRT' nin Kürtçe yayına başlamasını alkışlıyorlar,
Yaptığı show programında Kürtçe şarkı söyleyen İbrahim Tatlıses' i alkışlıyorlar,
Söylenen Kürtçe şarkılara tempo tutuyorlar,
ve hatta Kürtçe bir şarkıda düet yapıyorlar,
Demokrasiyi savunuyorlar,
Türklerin ve Kürtlerin zaten ayrılmaz bir bütün olduğunu ve bunca yıldır bu yasağın hangi akla hizmet uygulandığını yetkilere soruyorlar, nerede bu devlet diyorlar !
Bir numaralı demokrası aşığı kesildiler başımıza ! Fakat şovenizm denince en önde gelen bu yaratıklar, vatanlarını sevmekten ve müdafaa etmekten çok, aksine, bir balçık mahiyetinde olan fikirlerini toplumun üzerine kusup bir de bu kusmuklarıyla övünüyorlar, akabinde o kusmukları tekrar mideye indirip '' Oh, ne de güzelmiş kızılcık şerbeti ! '' diyorlar... 99 senesindeki MGD ödül töreninde, sanki Hitler' in hayatını korumakla mükellef SS subayları gibi sahneye fırlayan, Serdar Ortaç, Sibel Turnagöl ( bazıları ne yazık ki bugün unutulmuştur, hatta kimileri televizyonları arayıp '' ben aç kaldım, beni ana haber bülteninize çıkarın '' diyebilecek kadar yüzsüzdür ) gibi şarkıcılar, ( böyleleri ancak şarkıcı olabilir, kendilerine sanatçı denemez ) Onuncu Yıl Marşı' nı gırtlaklarını yırtarcasına söylediler... Hatta Sibel Can' ın şarkısını değiştirerek okuyan Serdar Ortaç, Ahmet Kaya' nın masasına bakarak '' Atatürk yolunda tüm Türkiye '' demiş kinayeli bir gülümseyişle de ne kadar '' vatanperver '' olduğunu ispatlamıştır... Tabi bu Ortaç soyadlı topaç, yıllar sonra Ahmet Kaya' dan özür dileyecek, Ahmet Kaya' nın ileri görüşlü bir adam olduğunu suratını hüzünlü bir ifadeye büründürerek beyan edecektir...
Tabi ki, yıllar önce, Ahmet Kaya' nın sunduğu '' Ahmet Abi' nin Vapuru '' programına çıktığını ve Ahmet Kaya' nın kendisini '' genç yetenek '' olarak lanse ettiğini unutacaktır, bundan bahsetmeyecektir. Ne var ki kendisi büyük bir milliyetçidir ve hatta o kadar büyüktür ki, askerliğini bedelli yapacak kadar !
Gelgelelim, yazımızın başında da beyan ettiğimiz üzre, insanın tükürdüğünü yalaması hakikaten acıdır, biraz yüzü olanın suratı kızarır da, suratını çoktan foseptik çukurundaki gaitalarla mübadele etmiş ve ağızlarından irin akan televizyon maymunlarının böyle insani bir utançları olamaz ! Merhamet, yüreğinde bir nebze Allah korkusu olanın yüreğini bulut gibi sarar da, sonra nedamet gözyaşları akıtır gözler... Fakat bunların gözlerinden merhamet değil, pislik yağıyor, kan yağıyor, ceriham yağıyor, iltihap yağıyor ve biz de bu iltihaplara bakarak bu zavallıların kişilik tomografilerini çekiyoruz: popülizme hizmet ettiğiniz sürece, tükürdüklerinizi öyle bir iştahla yalayacaksınız ki, bu hızınıza el yapımı bir Aston Martin dahi yetişemeyecek...
Ne demiş, ünlü beste fabrikatörü Serdar Ortaç;
'' Kafayı yormam, sonuna bakmam, ben adam olmam... ''
Doğru söze ne denir ?
|
| |
| 16 Kasım 2010 - 00:01:06 |
| |
|
|
| Dolar |
|
|
1.465
|
1.475
|
| |
| Euro |
|
|
1.959 |
1.974 |
| |
| Sterlin |
|
|
2.306 |
2.350 |
| |
| Altın |
|
|
64.69 |
65.24 |
| |
| IMKB |
|
|
67148 |
|
|
