|
|
|
|
|
|
|
Hürriyet |
Ahmet HAKAN
|
Ve Hilmi ve Orhan ve İsmet
|
|
|
Radikal |
Akif BEKİ
|
Beyazların sitesine AK Parti neden giremiyor?
|
|
|
Yeni Şafak |
Ali BAYRAMOĞLU
|
Türkiye nereye doğru gidiyor?
|
|
|
Zaman |
Ali BULAÇ
|
Hiç davet edilmemeliydi
|
|
|
Milliyet |
Aslı AYDINTAŞBAŞ
|
Naipaul cehaleti ve hassasiyet faşizmi
|
|
|
Radikal |
Cüneyt ÖZDEMİR
|
Biraz da emretme komutanım!
|
|
|
BUGÜN |
Doğu ERGİL
|
Başlarken
|
|
|
Sabah |
Emre AKÖZ
|
Âleme verir talkını, kendi yutar salkımı
|
|
|
Star |
Ergun BABAHAN
|
Asker, hizaya gel CHP sen de!
|
|
|
Posta |
Mehmet Ali BİRAND
|
Yahudi Lobisi sırt dönünce her şey değişti...
|
|
|
Star |
Mehmet ALTAN
|
İşte budur
|
|
|
Millî Gazete |
Mehmet Şevket EYGİ
|
Asıl kölelik şehevî çıplaklıktır
|
|
|
Zaman |
Mümtaz'er TÜRKÖNE
|
Generaller de insandır
|
|
|
Bugün |
Nuh GÖNÜLTAŞ
|
Ey siyasiler, Twitter tek yönlü iletişim ortamı değildir...
|
|
|
Akşam |
Oray EĞİN
|
Bir tecavüzcü olarak Hıncal Uluç
|
|
|
Yeni Şafak |
Osman ÖZSOY
|
Bir rica ve dilerim son defa...
|
|
|
Vatan |
Ruşen ÇAKIR
|
Erdoğan Lübnan’da niye bu kadar popüler?
|
|
|
Yeni Akit |
Serdar ARSEVEN
|
“Yandaş medya”dan korkuyor mu?..
|
|
|
|
|
|
Hacılar
Fevzi İZMİRLİ
|
|
Hacı adaylarımız, kafileler hâlinde kutsal beldelere gidiyor. Hz. İbrahim, Kubeys Dağı’na çıkarak bütün insanları, hac için Mekke’ye davet etmişti. “Hani biz İbrahim’e ev (Kâbe) in yerini belirtip hazırladığımız zaman (şöyle emretmiştik:) Bana hiçbir şeyi ortak koşma. Tavaf edenler, kıyam edenler, rükua ve secdeye varanlar için evimi tertemiz tut. İnsanlar için de haccı duyur. Gerek yaya gerekse uzak yollardan (derin vadilerden) yorgun düşmüş develer üstünde sana gelsinler.”
İlk insan, ilk peygamber Hz. Âdem’den bugüne, devam edip gelen ve insanı mükemmelleştiren bir ibadet olan hac, bizde hep meşakkatli, çileli, zor bir ibadet olarak algılanmıştır. İbadet etmekten başka amacı olmayan insanların henüz havaalanındayken başlayan çileli yolculuğu, maalesef otel odasına yerleşinceye kadar devam etmektedir. Hacıların her yıl hac mevsiminde yaşadıkları izdihamlar, sıkıntılar, çileler hatta bazen gruplar hâlinde ölümler neredeyse kanıksanır hâle gelmiştir.
Hacerülesved’e dokunmaya çalışan, Hıra Mağarası’nı veya Sevr Mağarası’nı ziyaret eden hacılarımız, büyük zorluklar ve sıkıntılarla karşılaşmaktadır. Hıra Mağarası’nı ziyaret amacıyla kayalık, sarp bir dağ olan Nur Dağı’na çıkmak hem çok zordur hem de çok zaman almaktadır. Üstelik hacı, o günkü namazlarını Kâbe’de kılamamaktadır. Nur Dağı’na, Sevr Dağı’na acilen ve mutlaka bir teleferik veya yürüyen merdiven yapılmalıdır. Böylece Hıra Mağarası’nı veya Sevr Mağarası’nı ziyaret etmek isteyen hacılar, sembolik bir ücret karşılığında kısa zamanda, kolaylıkla bu ziyaretlerini gerçekleştirebileceklerdir.
Say ibadeti için Safa ile Merve arasında (yedi defa gidilip gelinerek) yaklaşık üç buçuk kilometre yürümek gerekmektedir. Safa-Merve arasına, alternatif olarak yürüyen bir bant konulmalı; yaşlı veya rahatsız olanların (istedikleri takdirde) “say” ibadetlerini bu bant üzerinde yapabilmeleri sağlanmalıdır.
Arife Günü’nü Arafat’ta geçiren beş milyona yakın hacı adayı, bayram akşamı, Müzdelife’ye kara yoluyla sevk edilmektedir. Trafikteki yoğunluk sebebiyle birçok hacı, ilerlemiş yaşına rağmen kilometrelerce yolu yürümek zorunda kalmaktadır. Arafat-Müzdelife arasında mutlaka bir metro yapılmalıdır. Ring şeklinde seferler yapacak olan hızlı trenlerle hacılar, daha kısa sürede ve rahat bir şekilde taşınmalıdır. Aynı şekilde şehir içi ulaşımı için de mutlaka metro gereklidir. Teknolojinin nimetlerinden hacılar da azami ölçüde yararlandırılmalıdır.
Mekke-Medine, Mekke-Cidde arasındaki transferler de maalesef kara yoluyla yapılmakta ve bu yolculuklar çöl ortamında hacılar için tam bir çileye dönüşmektedir. Hızlı tren hattıyla bu problemlerin çözüleceğine inanıyoruz.
Kutsal beldelerde Müslümanların yaşadığı bir diğer ilginç ve önemli problem de “sahabe kabirlerinin ziyareti”dir. Kabir ziyareti, mezhep farklılığından dolayı Suudilerce pek hoş karşılanmamaktadır. Suudiler, kabirlere ilgi gösterilmesinden hatta Peygamberimizin kabrinin ziyaret edilmesinden rahatsızlık duymakta; mezara ilgi göstermeyi “Allah’a şirk koşmak” olarak yorumlamaktadırlar. Mekke’de Cennetülmualla’da; Medine’de Cennetülbaki’de, Peygamberimizin yakınlarını, sahabe mezarlarını ziyaret etmek isteyenler, Suudi polislerinin engellemeleriyle karşılaşmaktadır. Bayanlara zaten yasak olan kabir ziyareti, erkekler için belirli saatlerde, kısa sürelerle mümkün olabilmektedir. Kabir ziyaretini çok önemseyen, özellikle Hz. Fatma’nın mezarında, Hz. Ali’nin çocuklarının, on iki imamın mezarları başında mersiyeler söylemek, dua etmek isteyen Şiilere, güvenlik görevlilerince engel olunmakta, bu yüzden zaman zaman gerginlikler yaşanmaktadır.
Günümüzde hac ile ilgili çalışmalar, organizasyonlar Suudi Arabistan kraliyet yönetimi tarafından yürütülmektedir. ABD’nin Orta Doğu projesi gerçekleşseydi Mekke, Medine ve Cidde şehirlerinden oluşan bir “Kutsal İslam Cumhuriyeti” kurulacaktı. Çok şükür ki BOP hayal oldu.
Suudi kralının tekelinde olan Mekke ve Medine’nin yönetimi, İslam ülkelerinin temsilcilerinden oluşan bir komisyona devredilmelidir. O beldeler, bütün İslam âleminin ortak değerlerinin bulunduğu beldelerdir. Yönetimi de ortak olmalı, ibadetlerle ilgili kararlar istişare ile alınmalı, hacıların gelişen modern teknolojinin nimetlerinden, kolaylıklarından azami ölçüde yararlanmaları mutlaka sağlanmalıdır.
|
|
7 Kasım 2010 - 00:13:40 |
|
|
Dolar |
|
|
1.465
|
1.475
|
|
Euro |
|
|
1.959 |
1.974 |
|
Sterlin |
|
|
2.306 |
2.350 |
|
Altın |
|
|
64.69 |
65.24 |
|
IMKB |
|
|
67148 |
|
|