|
|
|
|
|
|
|
Hürriyet |
Ahmet HAKAN
|
Ve Hilmi ve Orhan ve İsmet
|
|
|
Radikal |
Akif BEKİ
|
Beyazların sitesine AK Parti neden giremiyor?
|
|
|
Yeni Şafak |
Ali BAYRAMOĞLU
|
Türkiye nereye doğru gidiyor?
|
|
|
Zaman |
Ali BULAÇ
|
Hiç davet edilmemeliydi
|
|
|
Milliyet |
Aslı AYDINTAŞBAŞ
|
Naipaul cehaleti ve hassasiyet faşizmi
|
|
|
Radikal |
Cüneyt ÖZDEMİR
|
Biraz da emretme komutanım!
|
|
|
BUGÜN |
Doğu ERGİL
|
Başlarken
|
|
|
Sabah |
Emre AKÖZ
|
Âleme verir talkını, kendi yutar salkımı
|
|
|
Star |
Ergun BABAHAN
|
Asker, hizaya gel CHP sen de!
|
|
|
Posta |
Mehmet Ali BİRAND
|
Yahudi Lobisi sırt dönünce her şey değişti...
|
|
|
Star |
Mehmet ALTAN
|
İşte budur
|
|
|
Millî Gazete |
Mehmet Şevket EYGİ
|
Asıl kölelik şehevî çıplaklıktır
|
|
|
Zaman |
Mümtaz'er TÜRKÖNE
|
Generaller de insandır
|
|
|
Bugün |
Nuh GÖNÜLTAŞ
|
Ey siyasiler, Twitter tek yönlü iletişim ortamı değildir...
|
|
|
Akşam |
Oray EĞİN
|
Bir tecavüzcü olarak Hıncal Uluç
|
|
|
Yeni Şafak |
Osman ÖZSOY
|
Bir rica ve dilerim son defa...
|
|
|
Vatan |
Ruşen ÇAKIR
|
Erdoğan Lübnan’da niye bu kadar popüler?
|
|
|
Yeni Akit |
Serdar ARSEVEN
|
“Yandaş medya”dan korkuyor mu?..
|
|
|
|
|
|
Bu ihtiyar çok samimi…
Taha KURUTLU
[email protected] |
|
Eski İstanbul külhanlarının “cehennemliklerinden” çıkan külhanbeyleri okumuş yazmış takımına mensup değillerdi belki. Ancak kıraathanelerin en bıçkın müdavimleriydi onlar. Eskiye dair zihnimizde canlanan hasret mekânlarında seçkin bir yerleri vardı. Külhan denilince akla dostluk kardeşlik gelirdi. Kavgaya beraber girmenin, arkadaşının sevdiği kızı kaçırmanın ve arkadaş uğruna dayak yemenin tarifsiz zevkini duyanlar hayatın tam ortasında yaşayanlardı. Her şeyden evvel iri ve diri olabilmenin dostluktan, muhabbetten geçtiği sırrını bilmekten geliyordu sarsılmaz güçleri...
Gün geldi bir bir yıkıldı külhanlar. Cehennemliklerden savrulan ateş toplarının sağa sola saçtığı bıçkın delikanlılar kıraathanelerde toplanmaya başladı. Dostluk, kardeşlik mefkûresi üzerine bina edilmiş bir hayatı kim kolay kolay ezip geçebilirdi? Mevlananın hikâyesi ile büyümüştü hepsi. Mevlana bir mecliste otururken bir adam çıkagelmiş ve “Sana Şems’ten haber getirdim.”demiş. Mevlana Rumi üzerindeki hırkayı çıkarıp adama verince meclisten birisi “Neden verdin hırkanı ya üstad! Bu adam belli ki yalancının tekidir. Nereden görecek ki Şems’i?”demiş. Mevlana tebessüm ederek o adama demiş ki: “Dosttan gelen yalan habere hırkamızı veriyorsak dost için neler vermeyiz sen düşün.”. Dostlukları ayakta tutan buluşma yerini kıraathaneler ve muhabbet meclisleri almıştı artık. Kıraathanelerde anlatılır olmuştu artık Mevlana hikâyeleri. Hep birlikte can kulağıyla dinlenirdi raviyan-ı ahbar. “Duhhan” denilen dumanın altında yudumlanan enfes “çay” kokusu ağır ağır ortamı doldururken, bardak şıngırtıları selâtin camilerinin minarelerinden okunan ezan seslerine karışırdı. Güzel insanlar, güzel bir gelenek bıraktılar.
Zaman mefhumu değişmiş olsa da bizim mutad-ı kadimimiz değişmedi. Değişemezdi de… Redd-i miras ucuzluğuna giremeyiz birileri gibi. Biz mertliği, doğruluğu, adam gibi adam olmayı, müezzinzadelerin okuduğu ince ezan seslerini miras aldık. Biz mekânları miras aldık. Olması gereken muhabbet ortamlarını… Süregelen kültürü, doğunun davetkâr kültürünü miras aldık. Dostlarımızı davet etmek ve birbirimizle hemhal olabilmek için külhanlarımız olmasa da mekânlarımız, muhabbet meclislerimiz olmalıydı. Batının, evlerine hapsolmuş hodbin hilkat garibeleri gibi olamayız biz. Beraber olursak sevaplarımızı da görürüz günahlarımızı da. Hayatın anlamıdır muhabbet. Öldükten sonra yok olacağına inandığı için yürüyen merdivenleri bile koşarak giden ve hayatın her anını anlamsız hesaplarla değerlendirmeye çalışanların aksine biz iki bardak çay yudumlayıp söğüt gölgelerinde dostlarla dinlenmeyi hayal ederiz.
Artık bir mekânımız var. “Vadi”nin (Ercan Şen’in) mirasını devam ettirecek, bir arada olmamıza vesile olacak bizim takımı “kitap”, “çay” ve “muhabbet” ekseninde buluşturacak bir mekân. “İhtiyar Kafe” hayırlı olsun… (İhtiyar Kafe, Kızılay Ataç Sokakta. Israrla arayın.)
Geldim o dost ilinden, koka koka gülünden
Niyazi’nin dilinden, çağırırım dost dost…
Niyazi MISRİ
|
|
26 Ekim 2010 - 08:24:24 |
|
|
Dolar |
|
|
1.465
|
1.475
|
|
Euro |
|
|
1.959 |
1.974 |
|
Sterlin |
|
|
2.306 |
2.350 |
|
Altın |
|
|
64.69 |
65.24 |
|
IMKB |
|
|
67148 |
|
|