DOLAR 1.572 - EURO 1.931 - ALTIN 62.22 - IMKB 56403
Perşembe 17 HAZİRAN 2010
Karadeniz'i sel aldı ABD, İran'a yaptırımları genişletti İki Bakanlıktan İsrail için ortak komisyon Fethiye'de orman yangını çıktı Kürt Yönetimi: Sınır ihlali yok Rusya'da çatışma: 14 ölü Borsa % 0,03 değer kaybetti Müslüman olmayan taksi şoförü aranıyor Erdoğan, Atambayev ile görüştü Kapanışta dolar 1,5700 lira habertaraf.com
 
 
 
Kırgızistan yanıyor, on binler yollarda perişan
 
 
 
 
Mustafa YOLCU
Çorum'un tandır kebabı
 
 
 
Okur Temsilcisi
Fethullah Gülen haberlerine tepkiler
 
 
 
 
Vefatının 31. yıldönümünde Ayhan Işık
 
 
 
 
 
Bugün
Adem Yavuz ARSLAN
'KCK devleti' ve rehin BDP'liler
 
 
Zaman
Bejan MATUR
Kadın farkı
 
 
Radikal
Cengiz ÇANDAR
Devlet, hükümet ve PKK'nın kör takipçilerine...
 
 
Milli Gazete
Ekrem KIZILTAŞ
On beş puanlık uzman sorusu...
 
 
Milliyet
Güneri CİVAOĞLU
Hilafet gelebilir mi?
 
 
Yeni Şafak
Hakan ALBAYRAK
"Türk'ün / Kürt'ün Gazze'de ne işi var?"
 
 
Sabah
Hıncal ULUÇ
Eksen kayarsa kayar..
 
 
Yeni Şafak
İbrahim KARAGÜL
Bu ne öfke böyle!
 
 
Posta
Mehmet Ali BİRAND
Gerçek eksen kayması öyle değil, böyle olur...
 
 
Star
Mehmet ALTAN
Sopa yiyen askerlere
 
 
Millî Gazete
Mehmet Şevket EYGİ
Gemideki Beyaz Elbiseli, Uzun Boylu Esrarengiz Askerler
 
 
Vatan
Mine Gökçe KIRIKKANAT
İran’a kaymak destek, bize kaypak eksen
 
 
Star
Mustafa AKYOL
Medyadaki MOSSAD ajanlarını açıklıyorum
 
 
Star
Şamil TAYYAR
MİT bu işin neresinde?
 
 
Hürriyet
Sedat ERGİN
Nazizmle Yahudiliğin sembolleri bir tutulabilir mi?
 
 
Radikal
Türker ALKAN
Herkes kendi işine baksaydı?
 
 
Hürriyet
Yılmaz ÖZDİL
85 saat aralıksız şarkı söyleme rekoru bize ait
 
 
 
 
Reha RUHAVİOĞLU
 
İsmail NERİMANOĞLU
 
Mehmet HÜSREVOĞLU
 
Adem Yavuz IRGATOĞLU
 
İsmail YAŞA
 
 
 
Eksen tartışması neden gündemde?

İhsan DAĞI
[email protected]
 
 
'AK Parti, Batı'yı da arkasına alarak Kemalist-militarist rejimi dönüştürdü, dönüştürüyor. Şimdi AK Parti'yi eksen kaymasıyla suçlayanların yapmak istedikleri bu süreci durdurmak.

Amaç, 'İslamcı AK Parti Doğu'ya döndü' söylemiyle Batı'yı korkutmak, AK Parti'den uzaklaştırmak ve de Batı'yı yeniden Kemalist-militaristlerin safına çekmek.

Unutmamakta fayda var; AK Parti'nin iktidar başarısının arkasında birçok faktörün yanında Batı ile kurduğu 'özel' ilişki de vardı. Batı, muhafazakar bir geçmişe yaslanan ama piyasa ekonomisini, demokratikleşmeyi ve AB üyeliğini gerçekleştirmek için çabalayan, bir yandan da medeniyetler çatışmasına anti-tezler üreten AK Parti iktidarından genel olarak rahatsızlık duymadı. Aksine, değişimci dindar/muhafazakar çevrelerin sözcülüğünü üstlenen AK Parti adeta 'model' bir parti idi. İslam'la demokrasinin, piyasa ekonomisinin ve hatta Batı'nın birlikte, bir arada olabileceğini ifade ediyordu; ve bu anlamda da tarihsel bir fırsat olarak görüldü Batı'da.

Bu arada AK Parti'nin alternatifi olan Kemalistler içe kapanmacı, ulusalcı ve hatta zenofobik bir tutum sergiliyordu. AB üyeliğine de demokratik reformlara da karşı çıkıyor, Batı karşıtlığını kimliğinin ana ekseni yapıyordu. Dindar/muhafazakarlar ise tam tersi, Türkiye'de değişimin, modernleşmenin ve hatta Avrupalılaşmanın taşıyıcısı haline gelmişlerdi.

Böylesine 'yeni' bir durumda Batı ile Kemalistler arasındaki 'tarihsel blok/ittifak' koptu. Kemalistler artık modernleştirici bir güç olarak görülmüyorlardı, çünkü artık 'modernlik' salt 'kültürel' tanımlanmıyor, 'yaşam biçimi'ne indirgenmiyordu; demokrasi, farklılıklara saygı, çoğulculuk demekti. Oysa Kemalistler Türkiye'nin 'çağdaşlaşmasının' önündeki bir 'engel'e dönüşmüştü. Bölgesel vizyonlarıyla da tehdit olarak algılanıyorlardı.

Dünyada yalnızlaşan Kemalistler AK Parti'yi 'ılımlı İslam'cılıkla da suçladılar, BOP eşbaşkanlığıyla da. Kapatma davasının iddianamesine bile soktular bu saçmalıkları. Şimdi ise kaybettikleri 'müttefikleri'ni İsrail lobisinin ve 'neo-con'ların yardımıyla geri kazanmak istiyorlar.

İşte 'eksen kayması'nın bu denli gündeme gelmesinin arkasındaki nedenlerden biri Kemalistler ile Batı'nın barıştırılmak istenmesi. Taşeronlar ise İsrail lobisi ve bir medya grubu. Bunu gerçekleştirmenin yolu olarak da AK Parti'nin 'İslamcı' bir parti olarak 'Doğu'ya döndüğü iddiasını ortaya atıyorlar.

İçte ve dışta böyle bir çaba sergilenirken hâlâ 'milli görüş' veya 'radikal İslam' çizgisinde duranlar, 'evet AK Parti Batı'yı bıraktı Doğu'ya döndü, çünkü hâlâ kimliği İslamcı' demek aculluğuna düşüyor.

Bunları okudukça ve dinledikçe Bernard Lewis gibi oryantalistler ile radikal İslamcıların fikir ikizliği aklıma geliyor. Orayantalistler için İslam sadece bir din değildir, ideolojidir; radikaller için de. Oryantalistler gibi İslamcılar da katılır İslam ile demokrasinin uzlaşmaz olduğuna. Oryantalistler 'medeniyetler çatışması' der, radikaller onaylar...

Teslim edelim; son dönemde 'Gazze' meselesi üzerinden AK Parti'yi 'İslamcılaşmak'la suçlayıp Batı'dan koparmaya çalışanlar olduğu kadar; bu meseleyi AK Parti'yi 'İslamcılaştırmak' için fırsat olarak gören 'eski tüfekler' de var.

Bunlara sorum şu: İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman neden 'AK Parti Türkiye'yi İran olmaya doğru götürüyor' diyor? Neden AK Parti'nin 'İslamcı kaygılarla' Türkiye'nin eksenini kaydırdığı iddia ediliyor? Çünkü 'İslamcı' kimliğe indirgenen bir AK Parti'nin siyaseten etkisizleşeceği, yalnızlaşacağı ve zayıf düşeceği bekleniyor da ondan. Üstelik bu doğru bir öngörü. Sorun, bu hesabı görmeyip, Gazze duyarlığını partiyi İslamcı kimliğe çekmek için fırsat görenlerde...

AK Parti, Batı ile Kemalistler arasına girerek 'tarihsel blok'un çökmesine neden olmuş ve böylece iktidar alanını genişletmişti. Eksen tartışmalarını gündeme getirenler Batı ile Kemalistler arasındaki 'tarihsel ittifak'ı yeniden kurmaya çalışıyorlar. AK Parti hem kendi saflarından hem de Batı'dan gelen seslerle tahrik olup 'aradan' çıkarsa muhaliflerine çok geniş bir alan açmış olur. Sonuç da 'Kemalizm'in yeniden dirilişi'dir ki o zaman kimse Batı'yı suçlamasın.


 
15 Haziran 2010 - 07:56:18
 
 
Havadurumu
 

 
 Dolar
 
1.562
1.572
 
 Euro
1.916 1.931
 
 Sterlin
2.285 2.330
 
 Altın
61.73 62.22
 
 IMKB
56403  
 
 
Mavi Marmara'nın kaptanı konuştu...
 
İsrail’in kanlı saldırılarına maruz kalan Mavi Marmara gemisinin genç kaptanı Mahmut Tural konuştu. Tural, İsrail’in saldırmadan önce kendilerini uyarmadığını söyledi. Yol boyunca İsrail’in belirlediği kara sularına girmediklerini ifade eden Tural, “Ancak İsrail bizi suçlu göstermek için kendi sularına girmeye zorladı. Ancak ben rotayı değiştirerek buna izin vermedim” dedi.
 
 
 
 
  Çin ile birlikte YouTube sitesine erişimi yasaklayan Türkiye'de internet erişimi engellenen sayfa sayısı 6 bini geçti. Ayda ortalama 200 site de yasaklanıyor. Yasakçı zihniyet, bir-iki videoyu beğenmediği için halkın bilgiye ulaşma ve haber alma hakkını hiçe sayarak binlerce internet sitesine erişimi engelledi.  
 
 
 
  Bürokrasinin halka yaşattığı sıkıntılar tersine dönerse bürokrasinin köylüye yaptığını köylü bürokrasiye yapsa... İşte böyle olur.    
 
 
 
 
Yardım gemilerinin İsrail'in terör saldırısına uğramasıyla başlayan süreçte Türkiye'nin tavrını nasıl buldunuz?
 
Saldırı olmadan önce önlem alınmalıydı.
 
Yerinde ve etkin bir müdahale oldu.
 
Müdahale yerinde ama Türkiye-İsrail ilişkileri daha sıkı gözden geçirilmeli.
 
 
 
 
 
 
 
 



 
 
     
Kategoriler   HaBerTaraf
HaBertaraf Yayın Hizmetleri
Sahibi ve Genel Müdürü Rıfat YÖRÜK
Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt (Kurucu)
 
 
 
Gündem Sağlık-Çevre Hakkımızda
HaBertaraf Anadolu Ajansı ve Cihan Haber Ajansı abonesidir.
 
Yazarlar Eğitim Künye
Güncel Bilim-Teknik
Siyaset Kültür-Sanat Yayın İlkeleri
habertaraf.com'da yayınlanan tüm materyalin her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

Dünya Mizah Yorum Kriterleri
Yurt Yaşam
Ekonomi-İş Medya  
Spor Magazin