 |
| |
|
|
|
Türkiye'nin Çin'e ihracatı yine rekor kırdı
|
|
 |
| |
|
|
|
Münir Özkul yoğun bakımda
|
|
| |
|
| |
| Star |
|
Ahmet KEKEÇ
|
|
Hastayım size
|
| |
| |
| Bugün |
|
Ahmet TAŞGETİREN
|
|
Baykal ne diyor?
|
| |
| |
| Bugün |
|
Ali Atıf BİR
|
|
Baykal'a göre Twitçiler hasta!
|
| |
| |
| Akşam |
|
Çiğdem TOKER
|
|
Dolar üzerinden maaşa vergi incelemesi
|
| |
| |
| Radikal |
|
Cüneyt ÖZDEMİR
|
|
Marka konferansı çekmedi
|
| |
| |
| Milli Gazete |
|
Gökçen GÖKSAL
|
|
"Kıyamet Günü"
|
| |
| |
| Zaman |
|
İhsan DAĞI
|
|
CHP ile iktidara halk mı gelir devlet mi?
|
| |
| |
| Posta |
|
Mehmet Ali BİRAND
|
|
Balyoz davası, yeni bir dönemin başlangıcıdır
|
| |
| |
| Star |
|
Mehmet ALTAN
|
|
Balyoz’un anlamı
|
| |
| |
| Yeni Akit |
|
Merve KAVAKÇI İSLAM
|
|
Balyoz ETÖ’nün neresinde?
|
| |
| |
| Radikal |
|
Oral ÇALIŞLAR
|
|
'Gerçek Müslüman öğreti' dayatması
|
| |
| |
| Akşam |
|
Oray EĞİN
|
|
Deniz Baykal'a açık mektup
|
| |
| |
| Milliyet |
|
Rıza TÜRMEN
|
|
Silahlara veda
|
| |
| |
| Vatan |
|
Ruşen ÇAKIR
|
|
Gül: Özhaseki’ye sonuna kadar kefilim
|
| |
| |
| Yeni Şafak |
|
Salih TUNA
|
|
Kılıçdaroğlu'nun günahını aldık!
|
| |
| |
| Star |
|
Şamil TAYYAR
|
|
Bir korktum bir korktum
|
| |
| |
| Milliyet |
|
Taha AKYOL
|
|
CHP nereye?
|
| |
|
| |
|
| |
|
Şamil TAYYAR
|
| |
|
Mehmet HÜSREVOĞLU
|
| |
|
Ahmet KEKEÇ
|
| |
|
Ruşen ÇAKIR
|
| |
|
Necmettin EVCİ
|
| |
|
|
|
|
Ben polisimi ezdirmem!
Cüneyt ÖZDEMİR
|
|
|
Peki kim eziyor polisi? Nerede eziyor? Bildiğiniz bir görüntü, bizim atladığımız bir haber var mı?
Dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bütçe görüşmelerinde aynen bu cümleyi söyledi.
Nereden nereye geldik? Bir hafta içinde dayak yiyen öğrenciden, ezilen polise transfer olduk. Peki kim eziyor polisi? Nerede eziyor? Bildiğiniz bir görüntü, bizim atladığımız bir haber var mı?
Ankara Siyasal’da Büyük Amfi’de Burhan Kuzu’ya yumurta atılması ile polisin ezilmesini hangi mantık bir araya getirebilir? Bir olay bu kadar mı çarpıtılıp deforme edilir? Filmi geriye sarıp başa alıp, olayın en başladığı yere dönersek İstanbul polisi önce benzinlikte ortada hiçbir neden yokken öğrencileri feci şekilde dövdü. Ardından Dolmabahçe’de amatör davrandı, orantısız güç kullandı. Olayın özeti bu kadardır. Samimi bir özür ile geçiştirilecek bu olayın geldiği noktaya bakın: “Ben polisimi ezdirmem.” İyi o zaman polisini ezdirme, çık öğrencinin üzerine…
Polise koltuk atan öğrenci
Mülkiye’de öğrenciler Burhan Kuzu’ya yumurta attı. Bunu tartışabiliriz. Olumlu, olumsuz bulursunuz herkesin fikrine saygı duyarım. Yumurta olayının ardından okula girmek isteyen polise bir ‘öğrenci’ tuttu kocaman koltuğu fırlattı. Bakın ben bunu tartışmam. Hangi nedenle olursa olsun bana bunun ‘haklı’ bir hareket olduğunu söyletemezsiniz. Hatta bu koltuk fırlatmanın tam da diğer öğrencilerin itilmek istendiği yer için iyi bir malzeme olduğunu söylerim. Buna itiraz etmeyip, “Ama öğrenci dediğin yaşını başını almış bir adam, senin büyüğün, ne hakla böyle söylersin” derseniz, bana da “Farkında olmasanız da kafasını ‘söylenenlere’ değil ‘söyleyene’ takan bir Hakkı Devrim olmuşsunuz, büyük geçmiş olsun” demek düşer.
Sandalyesi omzunda görüntülenen öğrenciyi onaylamak mümkün değil.
Garipoğlu kız yurdu
Liseli Münevver Karabulut’un başını hunharca kesip öldüren Cem Garipoğlu’nun dedesi Kasım Garipoğlu Adana’da kız yurdu yaptırmak için protokol imzalamış. “Bu yaştaki bir kız okusun diye birine emanet edilmez. Kızları kimseye emanet edemiyoruz. Şimdi bu kız ilköğretimden sonra nasıl okuyacak? Ama devlete emanet edilir” demiş. Haksız mı? Bu devirde kızları önüne gelene emanet edince ‘başlarına’ geleni görmedik mi? Konuyu Kasım Garipoğlu açtığı için hepimizin zihninde beliren o soruyu soralım: “O yaştaki bir kız eğer birine emanet edildiyse ve o emanet edilen kişi bu kızı öldürdüyse aylarca polisten kaçırılmasına, saklanmasına bir aile nasıl göz yumabilir?” Karabulut cinayetinden Kasım Garipoğlu’nu sorumlu tutmak büyük haksızlık ancak yapılacak başka bir hayırseverlik kalmamış gibi Garipoğlu ailesi kız yurdu yaptırıyorsa bunun bir PR kampanyası mı, vicdan muhasebesi mi, iyilikseverlik mi olduğu sorusunu tartışmalıyız. Oysa törenden sonra Kasım Garipoğlu’nun elini öpen Adana Valisi İlhan Atış bu sorunun cevabını hepimizden önce bulmuş bile!
‘Her türlü fedakârlıkta bulunan’ fakir öğrenci
Vatana millete hayırlı olsun yeni bir Ergenekon kaçağımız var. Şanlı manşetlerle Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Çağdaş Eğitim Vakfı mahkûm edilirken başa onun adı yazılıyor. Türkân Saylan öldü kurtuldu, Gülseven Yaşer için macera yeni başlıyor. Bu süreci bilenler, yönlendirenler öğrencilerin dayaktan geçirilmesini boşverip Ergenekon’un yeni ‘kötü kadını’ ile uğraşmamızı tavsiye ediyorlar. Hadi uğraşalım. İddialar korkunç ötesi… Açık açık söylemeye utandıkları için iddianamede satır aralarında ÇYDD’den burs alan fakir kızların askeri öğrencilere ‘her türlü fedakârlıkta’ bulunmalarının tavsiye edildiği yazılıyor. Neyi ima ettiklerini utanarak anladık hepimiz değil mi? Gülseven Yaşer geçen yıl ABD’ye kaçtıktan sonra kendisi ile Washington’da bir canlı yayında görüşmüştüm. Beyaz Saray’ın önündeki CNN stüdyosuna geldiğinde oldukça tedirgindi. Belli ki Washington dışında kalıyordu, otobüsle gelmişti. “Tedavim devam ediyor” diyordu. Asıl ilginç olan canlı yayında anlattıklarıydı. Bugün iddianame manşetten manşete dolaştığı için kimsenin Gülseven Yaşer’in anlattıklarının arkasında yatanlarla ilgilendiği yok. Gülseven Yaşer’e 19.5 yıl istenen bu iddianamedeki belgelerin birçoğunun ele geçirilişinin hikâyesi film olacak kadar ilginç.
Hikayesini anlatırken
O gün canlı yayında Gülseven Yaşer bu hikâyeyi anlatırken başına gelenlere kendisi bile inanamıyordu. İddiasına göre, “Emniyetten bir polis kendilerine cemaatçiler hakkında bilgi vermek için gelmiş, aralarına girmiş ve sonra kendileri hakkındaki tüm bilgileri bu sefer gidip savcılara vermişti.” Bir eğitim gönüllüsünün bir cemaati hedef almasını mı tartışalım, bir polisin bir eğitim gönüllüsünü tuzağa düşürmesini mi? Daha tuhafı da var. 2002 yılında ÇEV’deki aramalarda Fethullah Gülen davasına bakan devrin şanlı DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel’in seks kasetleri ele geçirilmişti. Bir senarist olsanız böyle bir kurgu yapabilir misiniz? Düşünün kasetin bulunduğu yer cemaate karşı tutum aldığı iddia edilen ÇEV. İtiraf edelim şeytanın aklına gelmez!
Gülseven Yaşer’i ilk ve son görüşüm Washington’daydı. Kendisi hakkında söyleyecek çok fazla bir şeyim yok. Ama iddianamede geçen şu ‘Türkân Abla’ bölümleri öne çıkartılıp manşetlerde hâlâ Türkân Saylan ile uğraşıyorlar ya, yanarım da ona yanarım.
Bir de okumaktan başka bir derdi olmayan fakir kız çocuklarımızın düşürüldükleri ‘her türlü fedakârlıktan kaçınmayan kızlar’ durumu var ki, yazıklar olsun.
|
| |
| 15 Aralık 2010 - 11:28:45 |
| |
|
|
| Dolar |
|
|
1.532
|
1.545
|
| |
| Euro |
|
|
2.027 |
2.045 |
| |
| Sterlin |
|
|
2.365 |
2.420 |
| |
| Altın |
|
|
67.65 |
68.31 |
| |
| IMKB |
|
|
63035 |
|
 |
| |
|
|
Kuzu'nun biraz daha yumurta yemesi lazım... |
|
|
|
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural yumurtalı protestoları değerlendirdi: Öğrencilerin yasal zeminde tepkilerini ortaya koymalarını doğru buluyoruz ama gençlerin oyunlara kurban edilmemesi lazım
|
|
 |
| |
|
|
|
İSTANBUL- Medya Takip Merkezi'nin (MTM) 2010 yılında magazin dünyasının ünlülerine yönelik 'en medyatik' araştırmasında birinci belli oldu. Geçen yılın birincisi Hadise listede yer almazken, ikinciliğe Cem Yılmaz yerleşti. |
|
|
|
|
| |
EDİRNE- GSM operatörü, hiç mesaj atmayan müşteriye ücret faturası yolladı. |
|
|
|
|
|
|
