 |
| |
|
|
|
Türkiye, İslam dünyasının yeni lideri
|
|
 |
| |
Ahmet ÇİÇEK
Dünyanın Türkiye ekseni
|
| |
 |
| |
|
|
|
Cahit Külebi'nin ölüm yıl dönümü
|
|
| |
|
| |
| Taraf |
|
Ahmet ALTAN
|
|
Dehşet ve ümit
|
| |
| |
| Hürriyet |
|
Ahmet HAKAN
|
|
Kabahat açılımda değil
|
| |
| |
| Bugün |
|
Ahmet TAŞGETİREN
|
|
Açılım ve terör kıskacı
|
| |
| |
| Radikal |
|
Akif BEKİ
|
|
Terörün kör enaniyeti
|
| |
| |
| Milliyet |
|
Can DÜNDAR
|
|
Önce babalar
|
| |
| |
| Akşam |
|
Deniz Ülke ARIBOĞAN
|
|
Çapulcularla değil, büyük güçlerle savaşıyoruz
|
| |
| |
| Sabah |
|
Emre AKÖZ
|
|
Solun ne mal olduğunu gördük, şimdi sıra sağda
|
| |
| |
| Radikal |
|
Eray AYTİMUR
|
|
Husursuz ruhlar için Peyote
|
| |
| |
| Star |
|
Ergun BABAHAN
|
|
PKK şiddeti, yargı krizi, askeri vesayet
|
| |
| |
| Vakit |
|
Hasan KARAKAYA
|
|
PKK’yı mı vuruyorlar, dağları-taşları mı?
|
| |
| |
| Yeni Şafak |
|
Kürşat BUMİN
|
|
10 delikanlı 'demokrasimiz' geliştiği için mi öldü?
|
| |
| |
| Star |
|
Mehmet ALTAN
|
|
Saldırıların Özal bağlantısı
|
| |
| |
| Posta |
|
Mesut YAR
|
|
Osman Can kurt adam mı?
|
| |
| |
| Zaman |
|
Mümtaz'er TÜRKÖNE
|
|
Yargıcın silahı, teröristin kalemi
|
| |
| |
| Milli Gazete |
|
Mustafa ÖZCAN
|
|
Ekran kardeşliğinden Doğan kardeşliğine
|
| |
| |
| Vatan |
|
Reha MUHTAR
|
|
Babama söylemek istediklerim...
|
| |
| |
| Hürriyet |
|
Yılmaz ÖZDİL
|
|
Yılmaz ÖZDİL
|
| |
|
| |
|
| |
|
Ayşe Büşra ERKEÇ
|
| |
|
NilgüN ŞAHSİ
|
| |
|
Ahmet HAKAN
|
| |
|
İsmail UĞUR
|
| |
|
Necmettin EVCİ
|
| |
|
|
|
 |
Eşekler, develer ve dangalozlar
Necmettin EVCİ
[email protected] |
|
|
Kervancının helallik öyküsünü biliyor musunuz?
Anlatayım: Kervancı çöllerde, yollarda, gurbette geçen zorlu, maceralı bir ömrün sonuna gelmiştir. Hastadır. Ölümün nefesini ensesinde hisseder. Herkesle helalleşir. Sonunda develeri aklına gelir. Evlatlarının da yardımıyla güç bela develerin yanına varır.
“Benim kıymetli dostlarım, arkadaşlarım” der, “Birlikte çok uzun yollar yürüdük, dağlar, çöller aştık. Birlikte çok zorluklar yaşadık. Bana çok yardımlarınız oldu. Bütün yükümü taşıdınız. Hepinizden Allah razı olsun. Artık ömrümün sonuna geldiğimi hissediyorum. Hakkınızı bana helal ediniz.”
Kervanın başına koşulan deve “Hayır” demiş, “Hayatta hakkımı helal etmem”
“Niçin?” diye sormuş kervancı.
“Çok yük yüklediğim için mi?”
“”Hayır” demiş deve. “Ben o yüklere alışığım. Sonra benim görevim uzun, zorlu yollarda yük taşımaktır. Ondan yana en ufak bir gönül koymuşluğum yoktur. Ancak bir ömür bizi bir eşeğin arkasında yürüttün. Sırf bunun için hakkımı helal etmiyorum.”
Herkesin hayatında bu öykünün denk düştüğü bir olay mutlaka vardır. Maalesef kimi eşekler, kervanların en başına konulabiliyor. Burada suç eşekte değil, onu oraya getirende diyeceksiniz. Haklısınız. Çivisi kopan dünyada eşek eşek olalı bu kadar kıymete binmedi diyorsanız, yine haklısınız. Bu işin hayvanlar dünyasında bir sırrı vardır mutlaka. Ne var ki, sanattan siyasete beşeri ilişkiler içinde kimi eşeklerin öncü rolünde olmalarına ne demeli? Deve dişi gibi kimi adamların eşeklerin peşinden gitmesine, eşeklerin emrine ve gözetimine verilmesine az tanık olmamışsınızdır.
Aslanı fareye boğdururlar
İyi de dostlar, bu zulümde farenin şımartılması, fazlasıyla korunması kadar aslanın benliğini, ruhunu, kimliğini yitirmesinin, kendi gücünün farkında olmayışının/ olamayışının payı yok mudur? Vardır. Gerçekle korkular yer değiştirince fare kendini aslan, aslan da fare zannedebiliyor. Aslan’ın başından geçen çok feci, hazin yaşanmışlıklar vardır. O’nun benliğinin ve yaradılışının icaplarına uygun var olamayışının altında, türlü darbe, şiddet ve işkencelerle ruhunun sindirilmesi gizlidir. Bütün bunları terbiyecisine sormak lâzım. Ama bir kükreyebilse. Ah bir kükreyebilse. Bakınız siz o zaman, ortalıkta ne fareler, ne çakallar kalacak! Ancak dünyanın çivisi kopmuş dedik ya. Neylersin ki, koca kervanın önüne eşek koşulmaktadır. Koca bir kervan eşeğin ardından gitmektedir.
Ne mi söylemek istiyorum?
Örneğe atıf yapılacak konuyu sınırlamak istemem. Herkesin kendi dünyasına göre yorumlaması daha uygun olurdu.
Doğrusunu isterseniz, geçenlerde gazetelerde bir haber okuyunca anlattığım hikaye geldi aklıma. Haber ABD’de Temcilsiler Meclisi'nin Cumhuriyetçi grubunun 3 numarası Mike Pence’nin açıklaması idi. Bu zat, boyunu, boyutunu aşarak “Ankara'nın İsrail karşıtı çizgisini sürdürmesi durumunda ABD ile bağların zarar görebileceğini ve çatışma devam ederse bunun maliyeti olacağını” söylüyordu.
Genel anlamda Türkiye’nin Ortadoğu ve dünya siyaseti, ABD ile ilişkileri şimdilik bir yana. Bu ABD dış siyasetinde pek önemsiz biri olmayan adamın şu beyanatına bakınız Allah aşkına. Koca bir ülkenin koca bir ülkeyle ilişki koşulunu kıytırık, korsan bir ülke ile olan ilişkilere bağlaması nedir? Bu aptallık, bu akıl tutulması, bu dangalozluk değil de nedir?
Bir eşeğin ardından yürütüldükleri için develerin kervancı sahiplerine haklarını helal etmemelerini anlıyorum.
|
| |
| 19 Haziran 2010 - 00:16:33 |
| |
|
|
| Dolar |
|
|
1.553
|
1.563
|
| |
| Euro |
|
|
1.922 |
1.937 |
| |
| Sterlin |
|
|
2.285 |
2.330 |
| |
| Altın |
|
|
62.82 |
63.26 |
| |
| IMKB |
|
|
56403 |
|
 |
| |
|
|
Gazze olayına sıradışı bakış... |
|
|
|
Karadeniz türkülerinden sonra hayranlarının karşısına ‘Has arabesk’ adlı albümle çıkan Şevval Sam gündeme ilişkin sıradışı değerlendirmeler yaptı.
|
|
 |
| |
|
|
|
'Anadolu Selçuklu' mu kullanılmalı, 'Türkiye Selçuklu' mu? Doç. Dr, Sefer Solmaz, görüşlerini Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi'nin sohbet toplantısında açıkladı. |
|
|
|
|
| |
ADANA- Gediktepe Karakolu'nun yanındaki sınırın çizimini İngiliz kadın casus yapmış. |
|
|
|
|
|
|
