|
|
 |
Kemal Kılıçdaroğlu – Aykut Kocaman - 1
Ercan AKSOY
[email protected] |
|
Daha önce bu köşede Deniz Baykal’la Aziz Yıldırım arasında bir bağlantı kurmuş ve bu iki başarısız şahsiyetten birisinin ancak bir skandaldan sonra istifa etmesini ya da baskılar sonucu mecburen görevinden ayrılmasını, diğerinin ise kötü gidişattan kendisini sorumlu tutmayarak sarı lacivert koltuğunda oturmaya devam edişini eleştirmiştik.
Galiba Fenerbahçe ile CHP’nin bu konuda bir kader ortaklığı söz konusu; başarı gösteremeyen ya da başarı göstermesi için yeteri kadar zaman tanınmayan yöneticilerinin görevde kalıp kalmamaları hususunda. Çünkü bu kez de Baykal’dan sonra onun yerine geçen Kemal Kılıçdaroğlu’yla Fenerbahçe teknik direktörlüğüne getirilen Aykut Kocaman arasında oldukça güçlü benzerlikler ortaya çıkmış durumda.
Fenerbahçe’nin geçtiğimiz yıl şampiyonluğu kıl payı kaçırmasının ardından ısrarla tüm sorumluluğu daha önce takımı iki kez şampiyon yapan ve ikinci kez takımın başına getirdiği Daum’un üzerine yükleyen “Ebedî Başkan” Aziz Yıldırım, Alman teknik adamı zar zor kulüpten uzaklaştırıp yerine eski yıldız futbolculardan birini, Aykut Kocaman’ı getirdi. Bu değişiklik çok eleştirildi; olumsuz olanların haklılık oranları da oldukça yüksekti.
Teknik direktörlük kariyeri henüz oluşmayan bir “teknik direktör adayı”nın sırf yerli malı yurdun malıdır, yerli hocaya güvenelim mantığıyla Türkiye ve dünya kupalarında şampiyonluk hedefleyen ülkenin en zengin kulübünün başına getirilmesi bir hataydı denilirse açıkçası bu görüşü çürütmeye yönelik elde avuçta Aykut Kocaman lehine herhangi bir kanıt yok. Aykut Hoca’nın Fenerbahçe’de teknik adamlığa getirilmesiyle ortaya çıkan düşünceler arasında yalnızca onu deneyimsiz olarak görenlerin itirazları yok elbette. Olaya daha soğukkanlı bakan diğer bir kesim de -biraz da haklı olarak- futbol kulüplerinin ve sporseverlerin özellikle teknik adam konusunda sergiledikleri sabırsızlığa dikkat çekiyor.
Aziz Yıldırım’ın Aykut Kocaman seçimine hata görüşüyle yaklaşanlar şu ana kadarki gelişmeler doğrultusunda pek de yanılıyor gibi durmuyorlar. Zira ligin 5. haftasına girilirken koca Fenerbahçe iki galibiyet ve iki mağlubiyet aldı. Yenilgilerin biri ise Kayserispor’a karşıydı. Gelin gerisini siz düşünün. Hele Avrupa kupaları, heyhat! Acıları deşmemek için lafı oralara hiç getirmemek gerekir esasında ama ucundan değinmeden de olmuyor. Takımın başına gelen ve Kaf dağlarında gezinen her başkanın ısrarla dünyanın en büyük takımı olduğu iddiasında bulunduğu bir kulüp önce şampiyonlar ligine bismillah dedi ve 3. ön eleme turunda İsviçre’nin genç oğlanlarına yenilerek bir eyvallah çekti. Ardından da Avrupa hayallerine UEFA Avrupa Ligi’nde devam ederken bu kez Yunanistan’ın PAOK takımına kötü bir futbolla yenilerek elendi; bir eyvallah da buraya çekerek Avrupa defterini kapattı. Allah taraftarlarına sabırlar versin!
Fenerbahçe’deki tüm bu başarısızlıklara karşı Aykut Kocaman’a yönetim kurulu tam destek vermeye devam ediyor. Aykut Hoca göreve yeni geldiği için takımı toplaması gerekiyor, futbol mantalitesini öğrencilerine aktarabilmesi için zamana ihtiyacı var… gibilerinden sözler dolanıyor spor camiasının teneffüs ettiği havada. Ama futbol meraklılarının özellikle de Fenerbahçelilerin kafalarında sanki hamamböcekleri dolanıyor. Ne olacak bu Fenerbahçe’nin hali sorularına bir de ne olacak bu Aykut Kocaman’ın hali soruları eklendi şimdilerde. Bir taraf Aykut Hoca’ya güvenelim daha yolun başındayız derken bir taraf zaman kaybetmenin hata olduğu ve yeni bir teknik direktör arayışının başlaması gerektiği görüşünde. Yani anlayacağınız Aykut Kocaman’ın hali tıpkı referandumdan sonra tartışılmaya başlanan ve Allah’ın her günü hakkında kalsın mı gitsin mi şeklinde tartışmalar yapılan Kemal Kılıçdaroğlu’nun durumu gibi…
|
|
18 Eylül 2010 - 00:00:45 |
|
|

Dolar |
|
|
1.492
|
1.502
|
|
Euro |
|
|
1.944 |
1.959 |
|
Sterlin |
|
|
2.316 |
2.360 |
|
Altın |
|
|
61.45 |
61.89 |
|
IMKB |
|
|
63862 |
|
|