DOLAR 1.502 - EURO 1.959 - ALTIN 61.89 - IMKB 63862
Cumartesi 18 EYLÜL 2010
Halterde bir bronz daha Cemal Gürsel isminin kaldırılması yerinde bir iş İşte cep telefonunu böyle çaldı "İstanbullular ucuz ete kavuşacak" Kılıçdaroğlu, Baykal'ın 30'unu 23'e düşürdü "Terörü uzlaşma ile bitirmek zorundayız" Fenerbahçe kaptanı Alex: Bu takıma güvenin Emre: Yenemeyeceğimiz takım yok Viko: Kriz Türkiye'yi teğet bile geçmedi Gazze yardım konvoyu Londra'dan yola çıktı habertaraf.com
 
 
 
ETA Ateşkesi Gerçekçi mi?
 
 
 
 
Sinan KARAKAŞ
Milletin fendi, statükoyu yendi
 
 
 
Okur Temsilcisi
Hırsızlığın yeni adı: Bir internet sitesi
 
 
 
 
Vefatının 17. yılında Nida Tüfekçi
 
 
 
 
 
Hürriyet
Ahmet HAKAN
İşte kutsal ittifak
 
 
Zaman
Ahmet Turan ALKAN
Bu söküğü ancak biz dikeriz
 
 
Vakit
Ali İhsan KARAHASANOĞLU
YARSAV, % 42’nin isteğini % 58’e dayatıyor!..
 
 
Milliyet
Can DÜNDAR
Kim bu Akil Adamlar?
 
 
Radikal
Cengiz ÇANDAR
Provokasyon tuzağında hükümet-BDP dansı
 
 
Sabah
Emre AKÖZ
Asker civelekleri karikatür çizerse
 
 
Sabah
Engin ARDIÇ
2012 yılında neler olacak?
 
 
Bugün
Erhan BAŞYURT
Provokasyon ve BDP'nin rolü
 
 
Bugün
Gülay GÖKTÜRK
Dünyanın başkentinde faşizmin ayak sesleri
 
 
Vatan
Güngör MENGİ
Turgut Özal zehirlendi mi?
 
 
Yeni Şafak
Hakan ALBAYRAK
Provokatörü muradına erdirmeyin!
 
 
Akşam
İsmail KÜÇÜKKAYA
Modern Kemalizm ve CHP
 
 
Posta
Mehmet Ali BİRAND
En büyük utancımız
 
 
Star
Mehmet ALTAN
Hükümet keşke BDP ile görüşseydi
 
 
Millî Gazete
Mehmet Şevket EYGİ
Müslümanlar ve sanat
 
 
Star
Mustafa KARAALİOĞLU
Kabir başında "o an"
 
 
Radikal
Oral ÇALIŞLAR
Hakkâri'deki mayın patlaması ve medyanın sorum(suz)luluğu
 
 
Hürriyet
Yılmaz ÖZDİL
Ayasofya
 
 
 
 
Ergin BOROBEY
 
Mustafa YILDIZ
 
Sami NOGAY
 
Ahmet HAKAN
 
Hakan TOPUZOĞLU
 
 
 
Üçe bölünme yok, 'akıl tutulması' var

Cengiz ÇANDAR
[email protected]
 
 
Referandum sonucu, kendisini ‘yenilmiş’ ve ‘yanılmış’ sayan çevrelerde çoktandır var olan ‘akıl tutulması’nı derinleştirmişe benziyor. Kamuoyunu yönlendirmek ve ülkeye nizamat vermek için yıllardır ekranları ve özellikle ‘amiral gemisi’nin kaptan köşkü ile güvertesini kaplayan bu ‘Türkiye konusunda
sürekli yanılanlar ekibi’ birkaç gündür ‘sosyolog’ kesilerek Türkiye’nin üçe bölündüğünden dem vurmaya başladılar.
1. ‘Evet’lerin baskın çıktığı eğitimsiz Anadolu (kara) Türkiyesi;
2. ‘Hayır’ların baskın çıktığı eğitimli Ege-Akdeniz kıyı Türkiyesi;
3. Boykotun damgasını vurduğu Güneydoğu’nun Kürt Türkiyesi.
‘Yenilmişler-yanılmışlar ekibi’nin kerameti kendinden menkul ‘sosyolojik analizi’ kabaca böyle. Tabii, buradan kendilerince siyasi sonuçlar da üretiyorlar.
İlk kez yanılmış olsalar neyse. Her seçimde, Türkiye’nin her büyük dönemeç noktasında yanıldılar. Türkiye’nin 2007 cumhurbaşkanlık krizinde yanıldılar, 22 Temmuz 2007 seçimlerinde yanıldılar. Yine yanıldılar. Hep yanıldılar. Hep yanılacaklar.
Türkiye’nin değişimini göremedikleri, varoluş nedenlerini ne kadar itiraz ederlerse etsinler- ‘askeri vesayet rejimi’ne bağladıkları, çöken ve çatırdayan tam da bu rejim olduğu için yanıldılar. Televizyon ekranlarını bunlar kapsamaya devam etse de ‘zihniyet ekranları’nda Türkiye halkı bulunmadığı için yanıldılar. Gerçeklerle bağlarını tamir edilemeyecek şekilde kopardıkları, yaşam tarzları dedikleri zihinleri ve vicdanlarını kör eden alışkanlıklarından kurtulamayacak oldukları için yanılmaya devam edecekler.
Televizyon ekranlarını ve ‘amiral gemisi’ ile peşindeki filotillanın birinci mevkilerini bunların doldurmasında hiçbir sakınca yok. Çünkü bunları dinleyen, dediklerine uyan yok. Öyle olsaydı, yıllardır bunlar ne yöne gidiyorsa halk başka yöne gider miydi?

***

Türkiye’nin üçe bölündüğü falan yok. Dünyanın neresinde olursa olsun, ülkenin gidiş doğrultusunu belirleyecek, yaşamsal önemde bir halkoylaması yüzde 58-42’lik bir sonuç veriyorsa o ülkede tam tersine ‘birlik’ söz konusudur.
Tekrar edelim: ‘Evet’ ile ‘Hayır’ arasında kocaman bir 6 milyonluk fark var. 6 milyon, Türkiye’nin çevresindeki birçok ülkenin toplam nüfusundan daha fazla.
‘Hayır’ı neredeyse varoluş-yokoluş meselesine dönüştürerek yapılan ateşli kampanyaya rağmen, ortaya çıkan yüzde 58’lik net ve kuvvetli çoğunluğun içinde 42’ye katılacak olan yok ama 42’nin içinde 58’e katılacak olan çok var.
Bu halkoylaması seçim olsa ne olacaktı biliyor musunuz?
Referandum sonucunu neredeyse birebir kesin isabetle tutturmuş olan aynı kamuoyu araştırmalarında, CHP’nin oyunun tavanı yüzde 24’te, MHP ise baraj altında, yüzde 9.
Seçim çok uzakta değil. Referandum sonucunun ivmesiyle AK Parti akla gelmez hatalar yapmadığı takdirde, bu rakamlardan ters yönde dramatik bir fışkırma da beklenemez.
Bir ülke ‘statüko’ temsilcilerinin, düzenli ve sürekli bir gerileme gösterdiği; ülkede ‘değişim’ isteğinin diri kaldığı ve o yönde ilerlediği hiçbir durumda bölünmez. Tam tersine, referandum sonucu, Türkiye’nin üçe bölündüğüne değil, hep birlikte değişime doğru ilerlemek istediğine işaret ediyor.
Birkaç istisnası dışında, ‘hayır’ fazla çıkan illerde, ‘evet’ ile ‘hayır’ oyları birbirlerine pek yakın. ‘Evet’in fazla çıktığı birçok ilde, ‘hayır’ oyları ‘evet’ oranlarının yanına yaklaşamıyor.
Hal böyle olunca, ülke çapında ‘üçe bölünme’den söz edebilir miyiz?
Söz konusu olan, Türkiye’nin
‘üçe bölünmesi’ değil, ‘bizim mahalle’ sakinlerinin bir bölümünde söz konusu olan ‘akıl tutulması’nın bir kez daha depreşmiş olmasıdır.

***
Peki, Güneydoğu’da BDP boykotunun tutmasına ne demeli?
Boykotun yüzde 50’nin üzerine tırmandığı iller, Kürt çoğunluğunun yaşadığı illerin yarısından fazla değil. Bununla birlikte, BDP’nin seçmen tabanı üzerinde esaslı bir disiplin sağladığı ve ‘temsil gücü’nü ortaya koyduğu da bir gerçek.
Ancak, bizim gibiler, BDP’nin ‘temsil gücü’nü hep vurguladılar, ‘çözüme katkı yapacak görüşme tarafı’ kılınması için iktidar partisine çağrıda bulunmakla kalmadılar, iktidar partisinin bu konuda ayak sürümesini hep eleştirdiler.
BDP’nin ‘boykot’ ile ortaya koyduğu güç, bu konuda zaten sahip bulunduğumuz görüşleri değiştirmedi. Teyit etmiş oldu.
Bununla birlikte, BDP’nin ‘boykot’ tavrının 6 milyonluk bir ‘evet’ farkı ortaya çıkaran referanduma etkisinin hiç olmadığı da bir başka gerçek.
Kürt sağduyusunun namuslu ve yürekli sesi olarak son döneme damgasını vuran Orhan Miroğlu ‘Referandumun gösterdiği’ başlıklı yazısında bakın bu konuda ne yazdı:
“... Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi iklimi hesaba kattığınızda, Kürt seçmenin boykot yönünde davranmış olması, Kürt siyasetine bir şey kazandırmamıştır.
BDP’nin 12 Eylül Anayasası’nın oylandığı ve aslında Kürt sorununda kalıcı çözümün de belirleyici oranda bu sonuca göre gündeme geleceği bir süreçte; siyasi gücünü ispata yarayan bir politika izlemesi, BDP’nin Türkiye’ye dönük yüzünü güçlendirmemiş, tersine zayıflatmıştır.”
BDP’nin “Türkiye’ye dönük yüzünü” güçlendirmesi için 20 Eylül’de süresi dolacak olan PKK ateşkesinin süresiz, kalıcı hale dönüşmesi için aksi yönde ortaya çıkacak her bahaneye rağmen- açık bir tavır geliştirmesi gerekli.
Operasyonlar, evet durmalı. Ama devam ediyorsa, bunun adı operasyondan ziyade provokasyondur. BDP, bu tuzağa niçin düşsün ki?
Türkiye’nin değişim yönünde birlikte yürüyüşünü tehdit eden ve bu arada Kürt sorununun çözüm girişimlerinin önüne dikilecek olan tek şey, 21 Eylül’den itibaren çatışmaların başlatılması ve oluk gibi kan dökülmesi ihtimalidir.
Bunu önlemek için ne yapılmalı? Yarına...

 
17 Eylül 2010 - 10:21:32
 
 
Havadurumu
 

 
 Dolar
 
1.492
1.502
 
 Euro
1.944 1.959
 
 Sterlin
2.316 2.360
 
 Altın
61.45 61.89
 
 IMKB
63862  
 
 
Haşmet Babaoğlu ile A'dan Z'ye......
 
Sabah gazetesi yazarı Haşmet Babaoğlu, Aziz Nesin'in 'Türk halkının yüzde 60'ı aptaldır' sözüne karşılık verdi.
 
 
 
 
  Hürriyet gazetesi yazarı Şükrü Küçükşahin’in “Kemal’in Gelişi” adlı yeni kitabında, eski CHP Lideri Deniz Baykal’a ait olduğu iddia edilen görüntülerle ilgili çarpıcı bilgiler yer alıyor.  
 
 
 
  LONDRA- Fransa'nın first lady'si, ABD'nin first lady'sine sorar: Başkan eşi olmak nasıl bir duygu? Yanıt: Cehennem gibi! Carla Bruni biyografisi böyle diyor, Obama ve Bruni'nin sözcüleriyse yalanlıyor...    
 
 
 
 
Referandum sonucunu nasıl buldunuz?
 
Evet oranını daha yüksek bekliyordum
 
Hayır oranını daha yüksek bekliyordum
 
Evetçiler iktidar gücünü kullandı
 
CHP ve MHP yanlış politika izledi
 
 
 
 
 
 
 



Mostbet AZ

 
 
       
Kategoriler   HaBerTaraf HaBertaraf Yayın Hizmetleri
Sahibi ve Genel Müdürü Rıfat YÖRÜK
Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt https://www.krufarhiv.com/ (Kurucu)

habertaraf.com'da yayınlanan tüm materyalin her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.


  mostbet
 
 
Gündem Sağlık-Çevre Hakkımızda
Yazarlar Eğitim Künye
Güncel Bilim-Teknik Betwinner
Siyaset Kültür-Sanat Yayın İlkeleri
Dünya Mizah Yorum Kriterleri
Yurt Yaşam
Ekonomi-İş Medya  
Spor Magazin