DOLAR 1.548 - EURO 2.073 - ALTIN 70.55 - IMKB 66004
Pazar 2 OCAK 2011
4 MİLYON KİŞİYE İŞ "GAP"ISI 2011'de 1 milyon personel alınacak Ev sahibi olmak için süper fırsat MB BAŞKANI YENİDEN ATANABİLİR Mİ? En çok İstanbul'u görmek istemişler Avcılar Bld. Başkanı'nın evine silahlı saldırı! Mısır'da Hıristiyanlar polisle çatıştı Kışla önünde şüpheli valiz Isparta ve Edirne'de soygun girişimi Sütçülerde ev yangını: 1 ölü habertaraf.com
 
 
 
Hindistan ve Pakistan nükleer bilgi paylaştı
 
 
 
 
Mustafa YOLCU
Öğrenci olayları
 
 
 
Okur Temsilcisi
İlginç videolar
 
 
 
 
Barış Manço'nun doğum günü
 
 
 
 
 
BUGÜN
Doğu ERGİL
Demokratik özerklikten korkmadan yararlanmak
 
 
Sabah
Emre AKÖZ
Narkotiğin operasyonu kaynak israfı değil mi?
 
 
Star
Ergun BABAHAN
2011’in (büyük ikramiye) hayali: CHP-MHP iktidarı
 
 
Bugün
Erhan AFYONCU
Noel putperest dönemden kalma bir gelenektir
 
 
Milliyet
Güneri CİVAOĞLU
Boğaz sularından veto
 
 
Radikal
Koray ÇALIŞKAN
Ahmet'e yandık Pınar'a yanmayalım
 
 
Milli Gazete
Mustafa ÖZCAN
Osmanlı karaltısından ürkmek!
 
 
Akşam
Özlem ÇELİK
Yolsuzluk dosyaları 9 metrekarelik bu odada
 
 
Sabah
Sevilay YÜKSELİR
Kılıçdaroğlu hangisini tercih eder? Aylin Kotil'i mi, Mustafa Sarıgül'ü mü?
 
 
 
 
Alper GÜRKAN
 
Necmettin EVCİ
 
Koray ÇALIŞKAN
 
Erhan AFYONCU
 
Doğu ERGİL
 
 
 
Gencecik yürekli babaannem

Adem Yavuz IRGATOĞLU
[email protected]
 
 
Vücudun yorulması, yaşlanması önemli değildir. Ancak yüreğin yorulması, yaşlanması çok daha kötüdür. Yürek yorulduğu zaman her şey bitmek üzeredir…

‘Mühim olanın çok yaşamak değil, dolu dolu yaşamak’ olduğunu söylüyordun her zaman. Hayli ilerlemiş yaşlarında, büyük başarılara imza atmış pek çok insan vardı geçmişte. Mesela Pablo Picasso, 91 yaşında ölünceye kadar resim yapmaya devam etmiş. Yine Mimar Sinan en önemli eserlerini yaşlandıktan sonra vermiştir. (Selimiye Camii 1575’te 80 yaşında inşa etti.)

Yaşadığı sürece belki bir cami yapamasa da bir kitap yazamasa da kendine ve çevresine olan faydası O’nun en büyük üretkenliğiydi. Ölümü görmezden gelmeyip, onun herkesin yakınında olduğunu bilerek; ne ilaçla ne iğneyle ne de boyayla örtmeye çalıştı ihtiyarlığını! Doğallığı severdi her zaman olduğu gibi.
Nasıl çürük meyve olgun gibi görünse de zararlı oluyor ve herkes ondan kaçıyorsa; güzelce yaşlanmamış, ancak yılları tüketmiş insanlar da çevrelerine sadece sıkıntı veriyor. “Ununu elemiş, eleğini duvara asacak yaşa gelmiş” babaannem, sen hiçbir zaman onlardan olmadın. Vücudun yaşlansa da yüreğin genceciktir babaanne. Ümit Yaşar Oğuzcan’ın “İstanbul Şiiri”ne uyarlayarak anlatmak gerekirse seni. Evimizin içinde bir oda, odada babaannem. Odanın içinde bir ayna, aynada babaannem. Yürüsek yürüyor, dursak duruyor, şaşırdık(!). Bir yanda O, bir yanda biz, orada babaannem.

Annemin dili, babamın dili, Irgatoğulları’nın hanım efendisi, can dilimizi konuşan canım babaannem. Ninnilerimizi söyleyen, masallarımızı anlatan dil, babaannem. Yaratılanı yaratandan ötürü sevmeyi öğreten bir kültürde bizleri büyüten babaannem… İsmimi, şehit Gazeteci Âdem Yavuz’u anımsayarak koymuştun. Ancak aynı meslekten olacağımız aklına bile gelmezdi. Bana hep “küçük” derdin. Belki de senin gözünde, evin küçük çocuğu olmamadan kaynaklanıyordu bu sıfat. Oysa çeyrek asırlık bir yaşta idim. Bir babanın-annenin gözünde evlatların her zaman çocuk olduğunu, senin bana “küçük” demenle anlamıştım.

Bir mercek gibisin bizlere dünyanın binlerce yıllık mirasını dualarında toplayan… Bir dünya kadar kocaman, bir su damlası kadar ufak, bir rüzgâr gibi saf, narin ve bir çocuk gibi kırılgansın… Gözyaşlarını mücevher gibi saklıyorsun herkesten. Yüreğin dağ gibi, vakurla bakıyorsun etrafına. Sait Faik’in dediği gibi: “İhtiyar ve orta yaşlılar o günkü gibi soğuk, vakur ve ciddîydiler.” Tıpkı dün gibi ciddi ve yarınlar gibi ağırbaşlısın babaanne.
O nurlu yüzünle kutsal topraklara giderek daha da nurlandın, adın gibi güzel Cemile ninem. Giderken ellerini açtın Mevla’ya, artık hiç çevirmiyorsun semadan. Tatlı ve kısık sesinle her daim ediyorsun duanı. Yaşın olsa da 95, sen yine gencecik ruhunla ibadetlerini aksatmıyorsun. Gözlerinin içiyle gülüp, gönülden kucak açıyorsun herkese. Tıpkı Trabzon Havalimanı’nda bizlere sarıldığın gibi. Gittiğin kutsal mekânlarda sadece evlatların değildi seni sırtında taşıyan. Sen öyle bir hacı oldun ki, oradaki “eller” bile duana talip olmuştu. Oğullarının, kızlarının, gelinlerinin hatta sahip olduğun torunlarının bile isimlerini Kâbe’de sayarak, herkesi kendine hayran etmiştin. Yol arkadaşların böyle anlattılar seni bizlere.

95 yıllık ömrünün en şerefli günlerine tanık ettin bizleri. Tıpkı eskisi gibi başımızı okşayıp, sırtımızı sıvazladın ve en içten duanda ismimizi zikrettin. Hacı Musa babanın, Medine’den getirdiği tespihle 77 yıl boyunca zikredip, tespih tanelerini parmaklarınla erittin. Sen ki değer veriyordun değer verdiklerine. Anlatmaya çalıştık her zaman fikirlerimizi. Fikirlerimiz ‘doğru’, belki takdimimiz ‘yanlıştı.’ Zeminlerde arızalar beliriyordu her daim nakış nakış. İyi saklanan şeyler hep göz önündedir aslında. Gerçekleşmeseydi de isteklerin korkmuyordun; çünkü iyi niyetliydin ve kaybetmiyordun.

Çocukluğunu ve çocukluğumuzu emanet ettiğimiz büyülü bir yuvadasın sen hâlâ. Her şey değişiyordu; hava, su, toprak… Belki de en çok değişen insanlardı. Ancak sen hiç değişmedin; olduğun gibi görünüp, göründüğün gibi oldun hep. Huzur, güven ve macera bahşeden bir perspektifti senin mekânın. Sandığının üzerinde duruyordu dedemin radyosu. Bohçalarının arasında saklıydı Reşat Efendi’nin resimleri.

Kahve kokusu eksik olmazdı o haneden. Çaydanlıklar fokur fokur kaynardı. Dostluğun, vefanın kokusunu da köz (küçük kor parçası) üzerinde demlenen çayların tadını da yine orada öğrendik bizler… Unutmadıklarımızı unutmamak üzere son veriyorum satırlarıma. Bizlerin unutmadığını sizlere de hatırlatarak sevgiyle kalın diyorum. Gönüllerin her zaman genç ve huzurlu, yüreklerinse asla yorulmadan çarpmasını diliyorum.



 
30 Aralık 2010 - 00:08:44
 
 
Havadurumu
 

 
 Dolar
 
1.538
1.548
 
 Euro
2.058 2.073
 
 Sterlin
2.385 2.430
 
 Altın
70.12 70.55
 
 IMKB
66004  
 
 
Abdüllatif Şener'in son bombası...
 
Türkiye Partisi Başkanı Abdüllatif Şener, Başbakan Erdoğan ve AK Parti hakkında inanılmaz açıklamalar yaptı.
 
 
 
 
  12 Haziran seçimlerinin yaklaşması ile birlikte milletvekili adaylığı yarışı başladı. İl başkanları 15 Ocak’a kadar istifa edecek.  
 
 
 
  Ünlü sanatçı Özcan Deniz'e, piyasayı 2 milyon lira dolandırmaktan dava açılmış!    
 
 
 
 
CHP lideri Kılıçdaroğlu kurultaydaki konuşmasında birçok vaadde bulundu. Siz bu vaadleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
Hoşuma gitti. Destekliyor, iktidara gelirse yapacağına inanıyorum.
 
Bu kadar vaade ülkenin bütçesi yetmez. Hayalci buluyorum.
 
"YÖK'ün ve harçların kaldırılması" gibi güzel vaadlerde bulundu. Yapamasa da söylenmesi bile güzel.
 
Boş vaadlere karnımız tok. Kılıçdaroğlu iktidara gelemeyeceğini bildiği için bol keseden atıyor.
 
 
 
 
 
 
 
 

mospet

mostbet

Mostbet AZ
 
 
       
Kategoriler   HaBerTaraf HaBertaraf Yayın Hizmetleri
Sahibi ve Genel Müdürü Rıfat YÖRÜK
Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt https://www.krufarhiv.com/ (Kurucu)

habertaraf.com'da yayınlanan tüm materyalin her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.


mostbet login  mostbet
 
 
Gündem Sağlık-Çevre Hakkımızda
Yazarlar Eğitim Künye
Güncel Bilim-Teknik Betwinner
Siyaset Kültür-Sanat Yayın İlkeleri
Dünya Mizah Yorum Kriterleri
Yurt Yaşam
Ekonomi-İş Medya  
Spor Magazin