DOLAR 1.548 - EURO 2.073 - ALTIN 70.55 - IMKB 66004
Cumartesi 1 OCAK 2011
Savcıların gecikmesinin Adalet'le ilgisi yok! TEB'den önemli "ilaç" uyarısı TYB'nin 2010 yılı ödülleri Yeni yılın ilk açıklaması Babacan'dan MARDİN'DE HASTANEDE ŞİDDETLİ PATLAMA Arjantin'de 6,9 şiddetinde deprem "KKTC'li liderler 12 Ocak'ta görüşecek" Erdoğan bir imza ile 28 Şubat'a son verdi ‘Türkiye bitmiştir, sadece darbe kurtarır’ Yunanistan Türkiye sınırına duvar örecek habertaraf.com
 
 
 
Türk ekonomisi çok iyi konumda
 
 
 
 
Mustafa YOLCU
Öğrenci olayları
 
 
 
Okur Temsilcisi
İlginç videolar
 
 
 
 
Devlet Bahçeli'nin doğum günü
 
 
 
 
 
Star
Ahmet KEKEÇ
Yeni yılda yapılacaklar listesi
 
 
Radikal
Akif BEKİ
Havaya, suya, toprağa dair
 
 
Bugün
Ali Atıf BİR
Cumhuriyet artık tehlikede değil...
 
 
Milliyet
Çetin ALTAN
2011, merhaba...
 
 
Zaman
Ekrem DUMANLI
Âlimlerin siyasetle imtihanı
 
 
Sabah
Engin ARDIÇ
Girme biçimleri
 
 
Star
Ergun BABAHAN
Tek tek
 
 
Bugün
Gültekin AVCI
İlelebet payidar kalacak mıyız?
 
 
Yeni Şafak
Hakan ALBAYRAK
"Osmanlı Uluslar Topluluğu" tabii ki olmaz
 
 
Akşam
İsmail KÜÇÜKKAYA
Değişim kendimizden başlar
 
 
Yeni Asya
Mehmet KARA
İnsanlık 2010 yılını kaybetti
 
 
Milli Gazete
Mustafa ÖZCAN
İngiliz kadınları
 
 
Radikal
Oral ÇALIŞLAR
Resmi dil Türkçedir Sersala we piroz be
 
 
Vatan
Ruşen ÇAKIR
‘Bağımsız düşünenlerle görüşmeyi tercih ettim’
 
 
Yeni Akit
Serdar ARSEVEN
Noeliniz mübarek olsun!..
 
 
 
 
Mehmet KARA
 
Lütfi BERGEN
 
Ahmet ÖZCAN
 
Alper GÜRKAN
 
Aliya RAHTE
 
 
 
Kendi yerimizde var olmak

Necmettin EVCİ
[email protected]
 
 
Gerçekler bazen çok basit cümlelerle ifade edilir. Bu cümlelerin önem ve anlamı biraz da söyleyenine göre değişir. Geçenlerde Cumhurbaşkanı bu bağlamda net, yalın bir mesaj verdi. Yalın ama içerik olarak yoğun, köklü bir tespit içeriyordu mesaj: “Türkiye model ülke ve önemli bir güç olarak dünyaya damgasını vurmaya devam edecektir” Bu cümle kadar onu siyasal gerçekliğimizin en üst temsilcisinden duymak çok önemlidir. İnsanımız bu ifadenin taşıdığı anlam derinliğine sahip olunduğunu bilerek, derin bir şuur paylaşımı içindedir. Bir yeni, bir kesin dönemin geri dönüşsüz yoluna girdiğimiz artık gerçektir. Türkiye’nin yeni gerçekliğini, hayatımıza katılan son değişken ve dinamiklerle kavramak zorundayız.

Türkiye çevresine etki eden, olayların istikametini belirleyen bir ülke olmaktan çok; etkilenen, yönlendirilen bir ülke konumuna indirgenmişti. Gündem belirleyen değil, gündemi belirlenen bir ülke idi. Belki bu tarz siyaset, dönemin siyasi aktör ve idarecilerine rahatlık da sağlıyor olabilirdi. Ama ülkenin, bölgesel ve tarihsel iddialarından vazgeçmesi pahasına sağlanıyordu bu rahatlık! Yakın zamana kadar Türkiye “Geri kalmış”, “Kalkınmakta olan” veya “İkinci sınıf ülke” tanımlamaları ile ifade ediliyordu. Bölgedeki işlevi sadece sosyalist doğu bloğa karşı “cephe ülkesi” olmasıydı. Batılıların özellikle Amerika’nın “ileri karakolu” idik. Artık bu tür adlandırmaları duymaz olduk. Yaptığımız büyük sıçramalarla bu ifadeler tarihe karışmış oldu. Çünkü Türkiye kendini yeniden keşfetti. Bir büyük hipnozdan uyandı.

Şimdi yeni bir akıl, yeni bir siyaset inşa ediliyor. Varoluşumuzu besleyen ruhumuzun ana ve toplardamarları canlı bir şekilde harekete geçmiştir. Canlanma sadece kendi bünyemiz ve sınırlarımızla sınırlı değildir. Organik bağlantılarımız olan tüm çevremiz de bizimle beraber canlanmaktadır. Türkiye’nin kendine gelişi, ayağa kalkışı, ilerlemesi, bizimle beraber bütün bir bölgenin ayağa kalkması, ilerlemesi demektir. Biz hareketlenince bütün bölge hareketlenmekte, biz durunca bütün bölgemiz durmaktadır. Çünkü Türkiye önemli, çok önemli bir merkez ülkedir artık. Türkiye önemli bir güç ve çekim merkezidir.

Türkiye dünyanın ağırlık ve denge merkezlerinin en önemli ülkelerinden biridir. O nedenle Türkiye’nin olumlu veya olumsuz her durumu, bölgesini birebir etkileyecek niteliğe sahiptir. Türkiye coğrafi konumu ve o coğrafyanın üzerimize yüklediği siyasal, tarihsel sorumluluk sebebi ile asil, onurlu bir yol izlemek zorundadır. Hakkı ve hakikati üstün tutmak, kültür ve medeniyet değerlerimizin mecbur ettiği varoluşsal sorumluluğumuzdur. Kendi yerimizde olmak, üç kıtaya yayılacak huzurun ve güç birliğinin teminatıdır. Türkiye’nin ekstra bir çabaya gerek kalmaksızın kendi yerinde durması bile, büyük bir siyasi hamle etkisi yapmaktadır. Çünkü bölgede bir türlü doldurulamayan boşluk, Türkiye’nin kendi yerini ihmal etmesi ile oluşmuştu(r). Bütün karşı hamleler, Türkiye’yi kendi yerinden etmeyi amaçlamaktadır. Türkiye’nin kendi yerinde olması, hain emeller, planlar içeren hamleleri boşa çıkarır. Tarihte de böyle olmuştur. Adalet ve düzen adına sadece bölgenin değil, tüm dünyanın kendi bilincine varmış bir Türkiye’ye ihtiyacı vardır, ihtiyacı olacaktır.

Dünyada üç kıtanın tam ortasında, her kıtayı birleştiren veya ayrıştıran, birbirine geçişler, kolay ilişki imkânları sağlayan başka bir ülke yoktur. Yurdumuzun coğrafi konumu gerçekten bize Allahın bir lütufudur. Tek başına bu konum bile, bize, başta siyaset olmak üzere ekonomide, kültürde, her alanda avantajlar sağlamaktadır. Osmanlı tüm dünyaya barışı, refahı bu çekirdek coğrafyadan, bu bereketli topraklardan hareketle yaydı. Ancak; eğer bu ülkenin stratejik konumu iyi değerlendirilmez; uygun, cesur, onurlu adımlar atılamazsa, büyük sıkıntıların yaşanması da kaçınılmaz olur. Nitekim uzun asırlar bu türden sıkıntılarımız olmamış değildir.


 
29 Aralık 2010 - 00:09:00
 
 
Havadurumu
 

 
 Dolar
 
1.538
1.548
 
 Euro
2.058 2.073
 
 Sterlin
2.385 2.430
 
 Altın
70.12 70.55
 
 IMKB
66004  
 
 
AKP çalışıyor, CHP 'çalışacağız' diyor...
 
Prof. Dr. Fuat Keyman, AK Parti'nin seçimleri bütün Anadolu'ya ulaşarak kazandığını söyledi: Kılıçdaroğlu, kurultayda 'CHP'li bir iktidar Türkiye'deki ekonomik istikrarı bozmayacaktır' demeliydi. Eğer bunu demezse tüm Anadolu sermayesi AKP'ye gider
 
 
 
 
  RTÜK başkanı, televizyonlarda yayınlanan izdivaç programlarıyla ilgili yeni bir düzenlemeye gideceklerini açıkladı...  
 
 
 
  Doğan Grubu'nda şok gelişme! CNNTÜRK'ün Genel Yayın Yönetmenliği'ni yürüten Mehmet Ali Birand'ın görevine son verildi.    
 
 
 
 
CHP lideri Kılıçdaroğlu kurultaydaki konuşmasında birçok vaadde bulundu. Siz bu vaadleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
Hoşuma gitti. Destekliyor, iktidara gelirse yapacağına inanıyorum.
 
Bu kadar vaade ülkenin bütçesi yetmez. Hayalci buluyorum.
 
"YÖK'ün ve harçların kaldırılması" gibi güzel vaadlerde bulundu. Yapamasa da söylenmesi bile güzel.
 
Boş vaadlere karnımız tok. Kılıçdaroğlu iktidara gelemeyeceğini bildiği için bol keseden atıyor.
 
 
 
 
 
 
 
 

mospet

mostbet

Mostbet AZ
 
 
       
Kategoriler   HaBerTaraf HaBertaraf Yayın Hizmetleri
Sahibi ve Genel Müdürü Rıfat YÖRÜK
Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt (Kurucu)

habertaraf.com'da yayınlanan tüm materyalin her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.


mostbet login  mostbet
 
 
Gündem Sağlık-Çevre Hakkımızda
Yazarlar Eğitim Künye
Güncel Bilim-Teknik
Siyaset Kültür-Sanat Yayın İlkeleri
Dünya Mizah Yorum Kriterleri
Yurt Yaşam
Ekonomi-İş Medya  
Spor Magazin