|
|
 |
Kendi yerimizde var olmak
Necmettin EVCİ
[email protected] |
|
Gerçekler bazen çok basit cümlelerle ifade edilir. Bu cümlelerin önem ve anlamı biraz da söyleyenine göre değişir. Geçenlerde Cumhurbaşkanı bu bağlamda net, yalın bir mesaj verdi. Yalın ama içerik olarak yoğun, köklü bir tespit içeriyordu mesaj: “Türkiye model ülke ve önemli bir güç olarak dünyaya damgasını vurmaya devam edecektir” Bu cümle kadar onu siyasal gerçekliğimizin en üst temsilcisinden duymak çok önemlidir. İnsanımız bu ifadenin taşıdığı anlam derinliğine sahip olunduğunu bilerek, derin bir şuur paylaşımı içindedir. Bir yeni, bir kesin dönemin geri dönüşsüz yoluna girdiğimiz artık gerçektir. Türkiye’nin yeni gerçekliğini, hayatımıza katılan son değişken ve dinamiklerle kavramak zorundayız.
Türkiye çevresine etki eden, olayların istikametini belirleyen bir ülke olmaktan çok; etkilenen, yönlendirilen bir ülke konumuna indirgenmişti. Gündem belirleyen değil, gündemi belirlenen bir ülke idi. Belki bu tarz siyaset, dönemin siyasi aktör ve idarecilerine rahatlık da sağlıyor olabilirdi. Ama ülkenin, bölgesel ve tarihsel iddialarından vazgeçmesi pahasına sağlanıyordu bu rahatlık! Yakın zamana kadar Türkiye “Geri kalmış”, “Kalkınmakta olan” veya “İkinci sınıf ülke” tanımlamaları ile ifade ediliyordu. Bölgedeki işlevi sadece sosyalist doğu bloğa karşı “cephe ülkesi” olmasıydı. Batılıların özellikle Amerika’nın “ileri karakolu” idik. Artık bu tür adlandırmaları duymaz olduk. Yaptığımız büyük sıçramalarla bu ifadeler tarihe karışmış oldu. Çünkü Türkiye kendini yeniden keşfetti. Bir büyük hipnozdan uyandı.
Şimdi yeni bir akıl, yeni bir siyaset inşa ediliyor. Varoluşumuzu besleyen ruhumuzun ana ve toplardamarları canlı bir şekilde harekete geçmiştir. Canlanma sadece kendi bünyemiz ve sınırlarımızla sınırlı değildir. Organik bağlantılarımız olan tüm çevremiz de bizimle beraber canlanmaktadır. Türkiye’nin kendine gelişi, ayağa kalkışı, ilerlemesi, bizimle beraber bütün bir bölgenin ayağa kalkması, ilerlemesi demektir. Biz hareketlenince bütün bölge hareketlenmekte, biz durunca bütün bölgemiz durmaktadır. Çünkü Türkiye önemli, çok önemli bir merkez ülkedir artık. Türkiye önemli bir güç ve çekim merkezidir.
Türkiye dünyanın ağırlık ve denge merkezlerinin en önemli ülkelerinden biridir. O nedenle Türkiye’nin olumlu veya olumsuz her durumu, bölgesini birebir etkileyecek niteliğe sahiptir. Türkiye coğrafi konumu ve o coğrafyanın üzerimize yüklediği siyasal, tarihsel sorumluluk sebebi ile asil, onurlu bir yol izlemek zorundadır. Hakkı ve hakikati üstün tutmak, kültür ve medeniyet değerlerimizin mecbur ettiği varoluşsal sorumluluğumuzdur. Kendi yerimizde olmak, üç kıtaya yayılacak huzurun ve güç birliğinin teminatıdır. Türkiye’nin ekstra bir çabaya gerek kalmaksızın kendi yerinde durması bile, büyük bir siyasi hamle etkisi yapmaktadır. Çünkü bölgede bir türlü doldurulamayan boşluk, Türkiye’nin kendi yerini ihmal etmesi ile oluşmuştu(r). Bütün karşı hamleler, Türkiye’yi kendi yerinden etmeyi amaçlamaktadır. Türkiye’nin kendi yerinde olması, hain emeller, planlar içeren hamleleri boşa çıkarır. Tarihte de böyle olmuştur. Adalet ve düzen adına sadece bölgenin değil, tüm dünyanın kendi bilincine varmış bir Türkiye’ye ihtiyacı vardır, ihtiyacı olacaktır.
Dünyada üç kıtanın tam ortasında, her kıtayı birleştiren veya ayrıştıran, birbirine geçişler, kolay ilişki imkânları sağlayan başka bir ülke yoktur. Yurdumuzun coğrafi konumu gerçekten bize Allahın bir lütufudur. Tek başına bu konum bile, bize, başta siyaset olmak üzere ekonomide, kültürde, her alanda avantajlar sağlamaktadır. Osmanlı tüm dünyaya barışı, refahı bu çekirdek coğrafyadan, bu bereketli topraklardan hareketle yaydı. Ancak; eğer bu ülkenin stratejik konumu iyi değerlendirilmez; uygun, cesur, onurlu adımlar atılamazsa, büyük sıkıntıların yaşanması da kaçınılmaz olur. Nitekim uzun asırlar bu türden sıkıntılarımız olmamış değildir.
|
|
29 Aralık 2010 - 00:09:00 |
|
|

Dolar |
|
|
1.538
|
1.548
|
|
Euro |
|
|
2.058 |
2.073 |
|
Sterlin |
|
|
2.385 |
2.430 |
|
Altın |
|
|
70.12 |
70.55 |
|
IMKB |
|
|
66004 |
|
|