DOLAR 1.447 - EURO 1.976 - ALTIN 63.26 - IMKB 69998
Pazar 21 KASIM 2010
Suudi Kralı hastanede, gözler tahtında! GECE FUHUŞ BASKINI: 30 GÖZALTI Singh 39 milyar dolarlık yolsuzluğa kör mü kaldı? Kavgada yumruk yiyen görevliyi otobüs ezdi Hindistan'da "2 milyar dolarlık" yolsuzluk Türkiye ve Mısır son şekli verecek Köprü ve otoyollar yeniden ücretsiz Obama, 2014'ten sonrasını düşünüyor Nükleerde yeni start anlaşması NATO: Terör örgütü ayrımı yapılmamalı! habertaraf.com
 
 
 
‘Cellatlarına aşık bazı Aleviler var’
 
 
 
 
Nihat ALTAY
Yasakçılığa hayır
 
 
 
Okur Temsilcisi
Hırsızlığın yeni adı: Bir internet sitesi
 
 
 
 
Ölümünün 100. yılında Tolstoy anılıyor
 
 
 
 
 
Zaman
Abdülhamit BİLİCİ
Çantada keklik!
 
 
Hürriyet
Ahmet HAKAN
İslami açıdan Yılmaz Güney
 
 
Star
Ahmet KEKEÇ
Siz busunuz, mezar ziyaret edersiniz
 
 
Zaman
Ahmet Turan ALKAN
İnadına Mehmet, inadına Hatice...
 
 
Yeni Şafak
Ali BAYRAMOĞLU
Kürt sorununun siyasi-sosyal zemini...
 
 
Akşam
Burhan AYERİ
Kılıçdaroğlu okusun diye
 
 
Radikal
Cengiz ÇANDAR
'Türkiye'siz NATO yok'
 
 
Sabah
Engin ARDIÇ
Çöpe giden yıllar
 
 
Star
Ergun BABAHAN
Özdalga’nın türban fetvası
 
 
Hürriyet
Ertuğrul ÖZKÖK
Yukardan bakmanın hazzı
 
 
Bugün
Gülay GÖKTÜRK
Sevgi hormonu
 
 
Yeni Şafak
Hakan ALBAYRAK
"Buyrun eve gidek yav"
 
 
Millî Gazete
Mehmet Şevket EYGİ
Erkek Müslümanlarla Kadın Müslümanlar tokalaşabilir mi?
 
 
Star
Mustafa AKYOL
Kalkan değil savunma sistemi
 
 
Bugün
Nuh GÖNÜLTAŞ
Öldürdü öldürdü ama kendisi ölemiyor!
 
 
Hürriyet
Nuray MERT
‘Beyaz Türkler’ tartışması
 
 
Sabah
Savaş AY
Medine'de eğik minarenin sırrı
 
 
Milliyet
Taha AKYOL
Atatürk konuları
 
 
 
 
Samet DOĞAN
 
Necmettin EVCİ
 
Aliya RAHTE
 
 
 
Ahmet Kaya olayına dair iki şey

Ahmet HAKAN
[email protected]
 
 
“Sağlam Ahmet Kaya’cılardanımdır” ben, öyle sonradan olma değil.

Ta “Ağlama Bebeğim” dediğinde başlamıştır benim Ahmet Kaya tutkum...

“Acılara Tutunmak” ile devam etmiştir.
“Şafak Türküsü” ile ivme kazanmıştır.
“An Gelir” ile had safhaya ulaşmıştır.
En popüler olduğu dönemde de sevdim Ahmet Kaya’yı, en aşağılandığı dönemde de...
En küçümsendiği dönemde de sevdim Ahmet Kaya’yı, linç edildiği günlerde de...
Ne ederse etsin, hep bir anlayışlı tebessümle karşıladım Ahmet Kaya’yı.
“Bağlama böyle de çalınır” diye resitaller verdiği haylazlık döneminden, Paris’te son nefesini verdiği güne kadar...
Razı oldum kendisinden.
İşte böylesi bir yoldaşlığa yaslanan özgüven ve cesaretle...
Son günlerde yapılan Ahmet Kaya yorumlarına dair iki şey söyleyeceğim:
* * *
-  BİR: Bakmayın siz bugün “Ah Ahmet Kaya, vah Ahmet Kaya” diye ortalığın inletilmesine... Ahmet Kaya üzerinden delikanlılık yapanların sayıca fazlalığına... Ben yakinen şahidim: O meşhur “Ahmet Kaya’ya yönelik düşmanlıklar” sürecine girildiğinde ortalık delikanlı falan kaynamıyordu. Ahmet Kaya’ya vurmak neredeyse milli spor olmuştu. Vurmayanlar ise susuyordu.
-  İKİ: “Ahmet Kaya’yı aleyhinde yazıp çizenler öldürdü” demek ile “Türkan Saylan’ın ölümünü Ergenekon süreci hızlandırdı” demek arasında bir fark yoktur. Eğer “Ahmet Kaya’nın katilleri” diye bir laf edeceksek, “Türkan Saylan’ın katilleri” diye bir laf da edebiliriz. Ya da şöyle söyleyelim: Linç ederek, çile çektirerek, lince ses etmeyerek, çekilen çileye alkış tutarak çok kişinin kanına girilmiştir bu memlekette.

At martini Debreli Tarık

TARIK Akan önce bir güzel sallıyor.
Diyor ki:
“Bir Alman, Atatürk’e bir ses kayıt cihazı getiriyor. Mustafa Kemal de bunu çok seviyor. Akşamları şarkı söylüyor. Dinliyor, sonra da kırıyor. Kimsenin eline geçmiyor bu kayıtlar. Sonra birisinin eline geçiyor bu plak. Plağın orijinali Avrupa’da yaşayan bir tarih araştırmacısının elinde... Adını açıklayamam”. Sonra?
Sonra bu sesin bir kameramana ait olduğu, 1998 yılında kaydedildiği falan ortaya çıkıyor. Tarık Akan bu sefer şöyle diyor: “Ben zaten Atatürk’ün sesi demedim. Bana da internetten geldi”.
* * *
“Drama Köprüsü” türküsünde, “At martini debreli Hasan dağlar inlesin” diye bir dize geçer.
Eğer Drama Köprüsü, Selanik yakınlarındaysa... Ben de Tarık Akan’a, “At martini Debreli Tarık...” diye seslenmek isterim.

Korktuğum tipler geldi aklıma

-  Günah dedektifliği yaparak mücahit olacağını sanan ahlak yoksunlarından korkarım.
-  AK Parti, BDP ile temas kurduğunda sesini çıkarmayıp, CHP, BDP ile temas kurduğunda ortalığı inleten gözü dönmüşlerden korkarım.
-  Rezil olmak gibi bir kaygı duymayanlardan korkarım.
-  İktidar hakkında bir çift laf edemeyip her gün Kemal Kılıçdaroğlu ile alay edenlerden korkarım.
-  Partilerine misafir gelen insanların arkalarından konuşan partililerden korkarım.
-  “Korkutan Başbakan olur mu?” demeyip, “Başbakan’dan korkuyorum” diyenle dalga geçen adamlardan korkarım.
-  Kendi adamlarının haklarında dava açılmasına bile isyan edip, başkalarının adamlarının haklarında dava açılmadan tutuklanmalarına çanak tutanlardan korkarım.
-  Tarafgirliğini gizleme gereği duymayacak denli arsızlaşanlardan korkarım.
-  Yaptıkları ahlaksızlık ve utanmazlıklara dinden kılıf bulanlardan korkarım.

Gelin anlaşalım

Gelen mesajlardan anlıyorum ki...
“Etoburların Tutarsızlıkları” meselesini iyi anlatamamışım.
“Gayret bizden/Tevfik Allah’tan” diyerek... Bir deneme daha yapıyorum:
* * *
-  Kaçan boğa görüntülerinden ben de nefret ediyorum.
-  Sokakların kan gölüne çevrilmesi olayından ben de iğreniyorum.
-  Zavallı hayvancıkların acemi kasapların elinde heder olmasına ben de üzülüyorum.
-  Ama sanırım “Şu kurban işi doğru dürüst yapılsın” demek ile “Kurban olayına karşıyım kardeş” demek arasında mahiyet farkı var.
-  Hem kurban olayına kökten karşı çıkacaksın, hem de iştahlı bir etobur olacaksın... İşte bu tutarsızlıktır.
-  “Kurban olayına kökten karşıyım” diyen adam, eğer kendini nebatata vurmuş biri ise en azından tutarlılık sorunu yoktur.
-  Ama pirzola gördüğünde dayanamayan adamın, sadece ve sadece “daha düzgün, daha tertipli bir kesim” talep etme hakkı vardır.
-  Yani benim sözüm, hem etobur olup hem kurban olayına kökten karşı çıkanların tutarsızlıklarınadır.

Bu bayramın geyikleri

-  Angus ve laiklik geyiği...
-  “Kurban bayramı çok vahşi” geyiği...
-  “Bayramda İstanbul boş” geyiği...
-  Parti yöneticilerinin bayramlaşma geyiği...
-  “Dizi senaristleri psikopat” geyiği...

Necip Fazıl atlanmaz

EROL Göka, sağlam bir entelektüel, iyi bir psikiyatri profesörüdür. Türklerin psikolojisini iyi çözmüştür.
Erol Göka, şimdi Numan Kurtulmuş’un HAS Parti’sinde...
Akşam Gazetesi’nde kendisiyle yapılan bir röportajda şöyle demiş:
“Son yirmi yıldır Türkiye’yi Erbakan Hoca’nın rahle-i tedrisinden geçmiş liderler yönetiyor”.
El hak doğru demiş. Ama eksik söylemiş.
Bir de Necip Fazıl’ın rahle-i tedrisi söz konusudur.
İddia ediyorum:
Dışarıdan dahil olan birkaç ismi dışarıda tutarsak...
Bugünkü AK Parti kadroları içinde...
“Çile”yi okumamış, “Sakarya Türküsü”nü ezberlememiş, “Bir Adam Yaratmak”ı izlememiş çok az kişi bulunur.

Bir acemi birliği olarak CHP

CHP, tabii ki en azından AK Parti kadar Kürt sorununa ilgi göstermelidir.
CHP, tabii ki en azından AK Parti kadar BDP ile temas kurmalıdır.
CHP, tabii ki en azından Kürt sorunu konusunda bir çözüm önerisi sunmalıdır.
Bunların hepsi tamam, tamam olmasına ama...
Daha doğru dürüst bir temas bile kurmadan...
Daha doğru dürüst bir çift kelam bile etmemişken...
Şu “CHP-BDP seçim ittifakı” lafının çıkmasına ne demeli?
Yeni Genel Sekreter Süheyl Batum’un acemiliği mi diyeceğiz?
Eğer öyle diyeceksek...
“Acemi Genel Başkan” olayından sonra...
Şimdi de “Acemi Genel Sekreter” olayıyla karşı karşıya kalındığını söyleyemez miyiz?

 
19 Kasım 2010 - 09:41:50
 
 
Havadurumu
 

 
 Dolar
 
1.437
1.447
 
 Euro
1.961 1.976
 
 Sterlin
2.280 2.320
 
 Altın
62.71 63.26
 
 IMKB
69998  
 
 
Eskişehir'in şair nikah memuruna rağbet büyük!...
 
Cevat Akkanat, Eskişehir Odunpazarı’nda yaşayan şair evlendirme memuru Tayyib Atmaca ile şiir, aşk ve evlilik üzerine bir söyleşi gerçekleştirdi. Eskişehir'li gelin-damat adayları; sizler de nikahınızı bir şairin kıymasını istiyorsanız Odunpazarı Belediyesinin yolunu tutun!
 
 
 
 
  İtalya'da bazı doktorlar, Facebook gibi sosyal paylaşım sitelerinin stres kaynağı olabileceğini ve astım krizini tetikleyebileceği uyarısında bulundu  
 
 
 
  Yeşilçam'da yaklaşık 400 filme imza atan ünlü sanatçı Cüneyt Arkın ilginç vasiyetini açıkladı.    
 
 
 
 
Kurban Bayramını nasıl değerlendireceksiniz?
 
Memleketimde ailemle, akrabalarımla ve dostlarımla geçireceğim.
 
Bir tatil beldesinde eğlenerek, dinlenerek...
 
İmkanlarım kısıtlı. Oturduğum şehirden ayrılamayacağım.
 
Kararsızım
 
 
 
 
 
 
 
 




Mostbet AZ

 
 
       
Kategoriler   HaBerTaraf HaBertaraf Yayın Hizmetleri
Sahibi ve Genel Müdürü Rıfat YÖRÜK
Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt (Kurucu)

habertaraf.com'da yayınlanan tüm materyalin her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.


mostbet login  mostbet
 
 
Gündem Sağlık-Çevre Hakkımızda
Yazarlar Eğitim Künye
Güncel Bilim-Teknik
Siyaset Kültür-Sanat Yayın İlkeleri
Dünya Mizah Yorum Kriterleri
Yurt Yaşam
Ekonomi-İş Medya  
Spor Magazin