HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Hizmet-İş Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan, Balyoz sanığı 3 generalin açığa alınmasının Türkiye'nin normalleşmeye doğru gidişinin işaretlerinden birisi olduğunu savundu.
Arslan, düzenlediği basın toplantısı bir soru üzerine yaptığı açıklamada, 3 generalin açığa alınmasının geç kalınmış ama önemli bir adım olduğunu söyledi. Söz konusu generallerin terfi ettirilme girişimlerinin yasal olmadığını belirten Arslan, "Yasa açık, yasaya göre haklarında dava açılan generallerin asker kişilerin terfisinin durdurulacağı söylenmesine rağmen Askeri Şura'nın bu generalleri terfi girişimleri bir defa orada bir yasaya aykırı tutum vardı. Siyasi iradeye bir müdahale söz konusuydu. O geçmeyince başka bir yol tercih edildi. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'ne (AYİM) bu generallerin terfisinin yapılması için açılan davada hem yürütmenin durdurulması kararı verilmesi, hem de davanın kabul edilmesi bile Türkiye'de nasıl çift başlı bir yargı sisteminin hangi belaları beraberinde getirdiğini de göstermiş oldu. Bence özellikle Balyoz davasında tahliye edilmesini sanki onlar beraat etmiş gibi gören Askeri Şura'ya karşı terfi ettirilmek istenen generallerin hepsinin ya emekli ettirilmesi veya açığa alınması gerekiyordu." dedi.
Açığa alma kararının Türkiye'nin alışık olmadığı ama olumlu bir uygulama olduğunun altını çizen Arslan, Cemal Temizöz'ün de müebbet hapisle uzun süre yargılandığı davalarda görev başında tutulduğuna değindi.
Aynı durumda sivil bir bürokrat ya da emniyet müdürü olduğunda hemen açığa alındığına dikkat çeken Arslan, askeri kişiler için de bunun yapılması gerektiğine değindi. Uygulamanın Türkiye'nin normalleşmesine gidişin işaretlerinden birisi olduğunu dile getiren Arslan, "İlk defa 30 Ağustos'ta Askeri Şura kararları asker kişilerin belirlediği çerçevede cereyan etmeyerek önemli bir adım atılmıştır, yeterli olmamakla beraber. Bu adım da bence geç kalmış ama önemli, olumlu bir adımdır. Türkiye normalleşiyor." diye konuştu.
"herkesin bu normalleşmeye destek vermesi gerekir"
Herkesin yasalardan kendisinde bir güç vehmetmemesi gerektiğine vurgu yapan Arslan, şöyle devam etti: "Ne yazık ki Türkiye'de sivil iktidarlar, parlamentolar hükumetler olmasına rağmen güç odakları Türkiye'yi yönetmeye alıştıkları için bu alışkanlıklardan vazgeçmek zor oluyor ama alışacaklar."
Herkesin bu normalleşmeye destek vermesi gerektiğini söyleyen Arslan, şu aşamada 3 generali suçlu ilan etme gibi haklarının da olmadığını belirtti. Arslan, şöyle konuştu: "Bizim o generalleri suçlu ilan etmek gibi bir durumumuz yok. Açığa alınmışlardır, mahkeme sonucunda beraat ederlerse görevlerine dönerler ama hüküm giyerlerse veya haklarında bir ceza verilirse herkesin olduğu gibi onlar için de bu kaçınılmaz olur."
"DEMOKRASİLERDE SİVİL DARBE OLMAZ"
Açığa alınma kararını 'sivil darbe' olarak gören siyasetçileri de eleştiren Arslan, bu konuda siyasetçilerin de üsluplarına daha dikkat etmesi gerektiğine dikkat çekti. Sivil darbe diye bir şeyin demokrasilerde olmayacağına işaret eden Arslan, "Demokrasilerde ancak demokratik kurallar işler. Eğer burada işleyişte bir arıza varsa yargı vardır yargı da buna müdahale eder. Ama bizim hep itiraz ettiğimiz dünyanın hiçbir demokratik hiçbir ülkesinde olmayan varsa bile sadece askeri veya kendi alanıyla sınırlı olan askeri mahkemelerin ne kadar Türk demokrasiyle, yargısıyla çeliştiğinin tipik örneğidir." dedi.
Yargıdaki çift başlılığa da dikkat çeken Arslan, "Bir taraftan sivil idamla yargılıyor, askeri mahkeme aynı suçtan dolayı bir yıllık ceza veriyor, onu da erteliyor. Böyle bir saçmalık olabilir mi? İkisinden birinde problem var. Askeri mahkemeye gidiyor beraat ediyor, sivil mahkemeye gidiyor ağır cezada yargılanıyor. Onun için bu çift başlı yargı sistemi mutlaka bu sorunundan çıkartılması lazım, bu sorun bir şekilde çözülmesi lazım. Bu yeni anayasa bunları da çözecek bir çözümü üretmeli, gerçekten toplumun da kafası karışıyor, o da yargı, yüksek idare mahkemesi, askeri mahkemeler, bir taraftan sivil mahkemeler, özel mahkemeler. Buna izin vermemek gerekiyor. Türkiye'nin normalleşmesi gerekiyor." görüşlerini dile getirdi.
Üç general için yapılan uygulamanın Askeri Şura'da terfi ettirilmek istenen Balyoz davasının bütün sanıklar için de geçerli olması gerektiğini savunan Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: "Doğrusu bunu yapmak gerekliydi ama en azından zararın neresinden dönersek kardır diye düşünüyoruz. Bence önemli bir adım ama yetersiz. Daha erken ve daha kapsamlı olması gerekiyordu."
CİHAN
|
