Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, Türkiye'de demokrasi standardının giderek yükseldiğini belirterek, "En azından halkımızın bu konudaki irade beyanı sevindiricidir." dedi.
Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, Fatih Üniversitesi Ankara Meslek Yüksek Okulu ve Sağlık Bilimleri Meslek Yüksek Okulu'nun 2010-2011 eğitim öğretim yılı açılış törenine katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Kavaf, ülkelerin, bilginin gücünü kullanarak sürdürülebilir bir büyüme ile daha çok üretim ve refahı hedeflediğine dikkat çekti. Kavaf, "Bu nedenle üniversitelerin önemi her geçen gün daha da artmaktadır." dedi.
Üniversitelerin, dünyanın hemen her ülkesinde toplumsal değişim ve dönüşümün lokomotifi konumunda olduğunu kaydeden Kavaf, "Bu kurumlar toplumların beyni, kalkınmanın itici gücüdür." diye konuştu.
Üniversitelerin toplumu aydınlatmak ve toplumun sesinin duyulmasına öncülük etmek gibi başka misyonları da bulunduğunu aktaran Kavaf, "Üniversiteler bunu yaparken, tek yönlü bir bakış açısının değil, çoğulculuğun-demokrasinin aklın ve bilimin temsilcisi olmalıdır. Memnuniyetle ifade ediyorum ki ülkemizde demokrasinin standartları giderek yükselmektedir. En azından halkımızın bu konudaki iradesi ve irade beyanı sevindiricidir." dedi.
Bu anlamda Türkiye demokrasisinin de dünyadaki gelişmiş demokrasilerin standardına ulaşacağından endişe duymadığını dile getiren Kavaf, "Demokrasi alanındaki ilerlemeler hayatın her alanında, tabi ki eğitimde ve üniversitelerimizde de olumlu yansımasını bulacaktır. Üniversitelerimiz demokrasinin, çoğulculuğun, aklın ve bilimin rehberliğinde, toplumumuzun ortak paydada buluşturulmasında ve sorunların aşılmasında en önemli katkıyı sağlayacaktır." şeklinde konuştu.
Vakıf üniversitelerinin Türk eğitim sistemine büyük katkısı olduğunu söyleyen Kavaf, şöyle devam etti: "15 yıl önce İstanbul merkezli olarak kurulan Fatih Üniversitesi 1997'de Ankara'da meslek yüksek okullarını da açarak kısa sürede akademik camiada önemli ve saygın bir yer edinmiştir. Fatih Üniversitemizin mezunları, hayatın her alanında kendisini gösteren, başarılı kişiler olarak ülkemize katkılarını, üretmiş oldukları yüksek katma değer ile sunmaktadırlar. Bu okullarda öğrenci olmak büyük bir ayrıcalıktır. Ayrıca, meslek eğitimi, ülkemizin en çok ihtiyaç duyduğu alanlara doğrudan nitelikli elemanlar yetiştirmesi nedeniyle son derece önemlidir."
Salondaki öğrencilere, "Hayatınızda yepyeni bir dönem başlıyor." diyerek seslenen Kavaf, "Muhakkak zorluklarla da karşılaşacaksınız. Ancak sorunlarla baş ederken bu okulda almış olduğunuz eğitim, hocalarınızın size aktarmış olduğu tecrübeler sizin en büyük rehberiniz olacaktır." dedi.
Kavaf, "Hepinizin istihdam sürecinde yer alacağınıza inanıyorum. Çünkü hepinize ihtiyacımız var. Fakültemiz, Türkiye'nin ihtiyaçlarına yönelik saha ve klinik çalışmalarıyla çok zengin ve iyi bir eğitim veriyor. Sizler mezun olduğunuzda, doğrudan meslek sahibi olarak hayata atılacaksınız. Çıktığınız yolda hepinize başarılar diliyorum." diye konuştu.
YURTLARDA MAÇ YAYINI
Öte yandan, Bakan Kavaf girişte gazetecilerin sorularını da yanıtladı. "Gençler kahvehanelere gitmesin diye maç yayınlarının bundan sonra yurtlarda da verileceği yönünde haberler yer aldı. Değerlendirmeniz nedir?" sorusu üzerine Kavaf, yurtların bir kısmında bu uygulamanın zaten bulunduğunu aktardı.
Kurumlara gittiğinde çocukların maçları evlerde ya da yurtlarda izlemesi için talimat verdiğini söyleyen Kavaf, "Bu imkanın olmadığı iller için bunu hızla yaygınlaştıracağız. Çocuklarımızı daha kontrolsüz, onlar için zararlı olabilecek mekanlardan uzak tutmak bizim vazifemiz." dedi.
"ÖĞRENCİLERİMİZİN HEM AKLININ HEM DE VİCDANININ AYDINLANMASINA ÖNEM VERİYORUZ"
Fatih Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Yiğitoğlu da törende yaptığı konuşmada, 70'in üzerinde ülkeden 700'ün üzerinde öğrencileri bulunduğunu belirtti. Yiğitoğlu, "Bu, Türkiye'deki en çok yabancı ülkeyi barındıran vakıf üniversitesi anlamına geliyor." dedi.
Türkiye'den iş adamlarının da çeşitli ülkelerde üniversiteler açtığını ifade eden Yiğitoğlu, şöyle devam etti: "Nijerya'da üniversite açıldı. Şimdi Kamboçya'da üniversite açılacak. Yani dünya ile artık bütünleşmişiz. O yüzden dünya üniversitesi olmanın gereği çok kaliteli eğitim vermek. Öğretim üyelerimiz, seçme öğretim üyeleridir. Kendisini ispatlamış, bilimsel yönü güçlü hocalardır. O yüzden burada eğitim görmek de öğrenciler açısından büyük bir şanstır."
Hem aklın hem de vicdanların aydınlatılmasına önem verdiklerini kaydeden Yiğitoğlu, "Mezun olan öğrencilerimizin aklı pozitif bilimlerle aydınlanırken, vicdanı da aydın olarak buradan ayrılmalı. Yani vicdanı da merhamet, sevgi, şefkat, ülke sevgisiyle, ülke bütünlüğüne saygılı olmakla yetişmiş olmalarına gayret sarf ediyoruz." diye konuştu.
Fatih Üniversitesi'nin çok köklü bir üniversite olduğunu belirten Yiğitoğlu, bu sene en yüksek puanla öğrenci alımında tıp fakültesinin birinci olduğunu dile getirdi. Yiğitoğlu, "Bu sene ilk defa Hacettepe geçildi. O yüzden zirvelere talip olmuş, işi yüreğinden tutan öğretim üyeleri ile çalışan bir üniversitede okumanın büyük bir şans olduğuna inanıyorum." diye ifade etti.
"GEÇEN YIL 108 ÖĞRENCİMİZ 4 YILLIK FAKÜLTEYE GEÇME İMKANI ELDE ETTİ"
Fatih Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Yüksel Nizamoğlu ise okulun 1997 yılında 29 öğrenci ile eğitim öğretim hayatına başladığını hatırlatarak, "29 öğrenciyle başlayan bu süreç 50 akademisyen, bin 500 öğrenciye kadar ulaştı." diye konuştu.
Üniversitelerin en önemli misyonunu, sanayi ile işbirliği olduğunu vurgulayan Nizamoğlu, öğrencilerin, iş dünyasının ihtiyacını karşılayacak bir donanım ile mezun edilmesinin önemine işaret etti. Nizamoğlu, şöyle devam etti:
"İşte bu kampüsün böyle bir avantajı da var. Bu kampüs OSTİM içinde yer alıyor, sanayi ile işbirliği içinde bulunuyor. Attığımız adımlar da bunu daha iyi bir noktaya getirmeye yönelik. İş dünyasının temsilcilerinden kurduğumuz danışma kurullarımız faaliyet gösteriyor. Her program bazında, iş dünyasın temsilcilerini bir araya getirdiğimiz danışma komitelerimiz var. Bu kurul ve komitelerde programlarımızı, iş dünyasının ihtiyaçlarını masaya yatırıyor, o şekilde geliştirmeye çalışıyoruz."
Nizamoğlu, öğrencilerinin yıl sonundaki birer aylık stajlarla iş dünyasına girme fırsatı elde ettiğine de dikkat çekti. Mesleğe yönelik eğitimlerin birinci öncelikleri olduğunun altını çizen Nizamoğlu, "Diğer taraftan, bu kampüsün öne çıkan bir diğer yanı da dikey geçiş sınavları. Geçen yıl itibariyle 108 öğrencimiz 4 yıllık fakültelere geçme imkanı elde etti." şeklinde konuştu.
Törende, Dikey Geçiş Sınavı ile ODTÜ Elektrik Elektronik Bölümü'ne kayıt yaptıran Doğan Çiftçi ile okuldan mezun olduktan sonra bir firmada işe başlayan Ayşe Öztürk isimli eski mezunlar da birer konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından Kavaf, geçen yıl program birincisi olan öğrencilere ödüllerini verdi. Sahneye çıkanlar arasında kız öğrencilerin çok olması Bakan Kavaf'ın dikkatini çekti. Kavaf, bu durumdan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Toplu fotoğraf çekimin ardından, tören sona erdi.
CİHAN
|
