Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankası'nın Türkiye'de meselelerin önünde gidemediğini, arkada kaldığını söyledi. Çağlayan, Para Politikası Kurulu'nun bu ürkek davranışı nedeniyle Türkiye'ye yabancı sermayenin faizden kazanmak için geldiğini kaydetti.
Bakan Çağlayan, Bursa'da Uludağ İhracatçı Birlikleri tarafından Almira Otel'de düzenlenen iftar yemeğine katıldı. Başbakan'ın krizin Türkiye'yi teğet geçeceği yönündeki açıklamasını eleştirenlerin mahcup olduğuna dikkat çeken Çağlayan, Türkiye'nin bu dönemde tüm baskılara rağmen IMF ile anlaşmadığını hatırlattı. IMF'ye 7 milyar dolar borç bulunduğunu aktaran Çağalayan, Türkiye'nin bunu hemen ödeyebilecek durumda olduğunu ancak, anlaşma şartları gereği ödenmediğini ifade etti.
Bakan Çağlayan, 2009 krizi ile Türkiye'nin çok iyi bir testten geçtiğini belirterek, ilk çeyrekteki yüzde 11 küsürlük büyümenin rekor olduğunu kaydetti. İkinci çeyrekte Türkiye'nin yüzde 10'un üzerinde büyüyeceğine işaret eden Çağlayan, büyüme rakamlarından rahatsız olanları ağır şekilde eleştirdi.
Bakan Çağlayan, şöyle konuştu: "Biz yüzde 3 gibi bir büyüme hedefi koymuşken, başta IMF gibi kuruluşlar Türkiye'nin 2010 yılındaki büyümesinin yüzde 5-6 olacağını ifade ettiler? Maalesef Türkiye'nin büyüme rakamlarını inkar edenler, hatta daha büyük krizlere maruz kalmasından belki de davul zurna çalacaklar var. Onları maalesef üzdük. Bu çevreye verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz. Ama iyi ki verdik. Benim şimdi onlara bir tavsiyem var. Ya çıkın şuradan Kapıkule'ye gidin, oradan bir Türkiye'ye bakın. Yada onu yapamıyorsanız, Allah aşkına bir göz doktoruna görünün."
"ABD MERKEZ BANKASI FAİZLERİ DÜŞÜRÜRKEN, BİZİMKİ ARTIRDI"
Merkez Bankası'nın para politikasını da eleştiren Bakan Çağlayan, 100 bin euroluk bir arabaya yıl başında 250 bin lira ödenirken, bugün 190 bin lira ödendiğini söyledi. Bunun da almak istemeyeni bile tahrik ettiğine işaret eden Çağlayan, Avrupa'nın durduk yerde ihracatçı konumuna geldiğini dile getirdi. Bunun için Çin'e euroları değerlendirmesi için baskı yapıldığını vurgulayan Çağlayan, Türkiye'nin kendisinin edip kendisinin bulduğunu belirti.
Bunu Türkiye Merkez Bankası'nın yaptığını ifade eden Çağlayan, şunları dile getirdi: "Amerikan Merkez Bankası, küresel krizle beraber faizleri süratle aşağı indirirken, bizim Merkez Bankası bunun tam tersini yaptı, 916'ya çıkardı. Niye bu duruma geldik. Derdimiz ne, niye bu kadar sıkıntı yaşıyoruz. Ben hiçbir Türk sanayicisi verimli çalışmıyor deme hakkına sahip değil. Alnını karışlarım. Şimdi siz oturun, çalışın, her türlü tedbiri alın. Elde ettiğiniz verimlilik yüzde 10'dur. Sabah kalkıyorsun, euro bir değer düşüyor, senin verimliliğini aldı gitti."
"MERKEZ BANKASI BEN SÖYLEDİM DİYE FAZİLERİ DÜŞÜRMEMİŞ"
"Burada Para Politikası Kurulu, maalesef Türkiye'de meselelerin önünde gidememiştir, arkada kalmıştır." diyen Bakan Çağlayan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ürkek kaldığı için bugün Türkiye'ye yüksek faiz kazanmak için yabancı sermaye gelmiştir. Ülkemiz o hale geldi. Faiz yükseldiği zaman, yada verilen kredilerin faizlerin yetersiz olduğu zaman muhalefet hükümeti eleştiriyor, niye faize müdahale etmiyorsun. Ben bu defa 'ya para politikası kurulu, düşür şu faizleri' dediğimde 'hayır burası bağımsız kurul, buraya müdahale edemezsiniz.' Hatta tarihin birinde, kısa bir süre önce Merkez Bankası Başkanı bana, 'biz bir gün faizleri düşürecektik, siz o gün 'faizler düşmeli' dediniz. Biz de onun üzerine faizleri düşürmedik. Çünkü düşürseydik bizim bağımsızlığımıza helal gelecekti' dedi. Arkadaşlar ben bunun takdirini size bırakıyorum."
"TÜRK ŞİRKETLERİ, AVRUPALI ŞİRKETLERİ SATIN ALACAK"
Yeni bir çalışma içerisinde oldukları müjdesini de veren Bakan Çağlayan, AB Komisyonunun yaptığı çalışmaya göre, 2016 yılına kadar Avrupa'daki tüm mevcut şirketlerin 3'te birinin bırakacakları üçüncü nesil insanları olmadığı için ya kapanacaklarını yada devredileceklerini kaydetti. Çağlayan, "Bu rakam Fransa'da 650 bin, Almanya'da 350 bin, İtalya'da da benzer. Türkiye için büyük bir fırsat doğdu. Bunu daha önce 2001 krizinde ve öncesinde bizim ülkemizde çok yaptılar. Çok şirketimizi gelip satın aldılar. Şimdi yaptığımız çalışma ile bu tür durumdaki şirketlerle Türk firmalarının ortaklık kurması yada satın almaları için çok önemli bir çalışma yapıyoruz. Bu firmaların dünyadaki dağıtım ve ihracat kanalları elimize geçmiş olacak. Bununla ilgili çalışmalar devam ediyor." şeklinde konuştu.
12 Eylül referandumuna da değinen Çağlayan, işadamlarına ve her kesimden insana büyük avantajlar getiren yasa değişikliklerinin işadamları ve diğer çevrelerden 'evet' oyu olacağına inandığını sözlerine ekledi.
CİHAN
|