Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem Sözcüsü Ömer Şan, yaptığı yazılı açıklamada, bir firmanın Rize'nin Çayeli ilçesine bağlı Senoz Vadisi'nde yapılan Uzundere Regülatörü ve HES projeleriyle ilgili üretim lisansı aldığını, Rize İdare Mahkemesinin, daha önce ''ÇED Gerekli Değildir'' kararı için önce ''yürütmeyi durdurma'' ardından ''iptal'' kararı verdiğini hatırlattı.
Şirketin bu kararlara karşın Rize Valiliğinden aldığı ''Çevre Düzenlemesi'' izni ile HES projesi çalışmalarını sürdürmeye devam ettiğini iddia eden Şan, şunları kaydetti:
''HES projesinde yasa dışı çalışma yapıldığı şikayetleri üzerine Rize Valiliği inceleme başlatmış, Çevre ve Orman Müdürlüğü çalışmaları durdurmuştu. Bu tarihten sonra da HES inşaatında yasal olmayan, yargı kararlarını dinlemeyen kaçak çalışmalar yapıldığı yönünde yöre halkının başvuruları yanıtsız kalmıştı. 20 Mayıs 2010 tarihinde, Enerji Bakanlığı tarafından HES santralinden yüksek gerilim hatlarına 154 bin voltluk yüksek gerilim verileceği açıklanmış, ancak geçici kabul işlemleri tamamlanamadığı için enerji verilememişti.''
Çevre ve Orman Bakanlığının proje için Nisan ayında ''ÇED Olumlu'' raporu verdiğini hatırlatan Şan, şöyle devam etti:
''Bunun üzerine Senoz Yöresi Derneği ve halkı, yürütmesi durdurulmuş olmasına karşın bugün yapımı tamamlanan ve üretim aşamasına gelen HES için verilen bu ''ÇED Olumlu'' raporu için de Rize İdare Mahkemesinde ''yürütmeyi durdurma ve iptal'' davası açmıştı. Rize İdare Mahkemesi bir kez daha Uzundere-1 HES projesi için yürütmeyi durdurma kararı verdi. Dere ve vadi katliamının yanında yargı kararlarının yok sayılarak hukukun da katledildiği Senoz'da yeni bir hukuk zaferi daha kazanıldı. Senoz Vadisi'nin geleceği açısından büyük önem verdiğimiz bu karar aynı zamanda bölgemiz ve ülkemizin bütün vadilerinde verilen demokratik ve hukuksal mücadelelerin ne kadar haklı olduğunu bir kez daha kanıtladı.''
Şan, HES inşaatları için açılan 65 davadan sonuçlanan 29'unda ''Yürütmeyi durdurma ve iptal'' kararı verildiğini, diğer davaların devam ettiğini, HES inşaatları ile mücadelenin hukuksal bir zemine oturduğunu kaydetti.
AA
|